Evet efendim...
Geçen gün elimde külliyat, okuyarak gidiyorum. Öyle dalmışım ki 18'li yaşlarda nur yüzlü, nurcu bıyıklı bir kardeşimle çarpışıverdim. Hemen özür diledim, o da benden özür diledi. Fark ettim ki o da dini kitap okuyordu. Yolda bir süre birlikte ilerledik, ona sen hangi günler derslere gidiyorsun diye sordum. Cuma günü dedi. Bende cumartesi günü gidiyorum kardeşim dedim ve bir anda kardeş olmuştuk, dünyada ki tüm insanlar gibi...
Muhabbet ilerledikçe birbirimize kanımız ısındı ve konu dönüp dolaşıp sözlüğe geldi. Evet çarpıştığım kişi, hicbiseyebosunaiclenmeyenadam'dı. Sözlükte entrylerini takip ettiğim, kimi zaman kızdığım kimi zaman (+) oy verdiğim şahsiyet karşımdaydı. Biraz sözlükte ki ateistler hakkında da konuştuktan sonra onu cemaat evine bıraktım ve yoluma devam ettim. Anladım ki bir insanı tanımadan yargılamamak gerekir.
Ertesi gün evime bir güvercin geldi. Boynunda bir kağıt parçası vardı. Aldım, okudum ve şu sözler yazıyordu;
"Sevgili kardeşim a master of thoughts beni evime bıraktıktan sonra Ak Parti gençlik kollarına gittim. Sayın başkanımız ile senin hakkında konuştum. Sana sormadan böyle birşey yaptığım için özür dilerim ama senin gibi yetenekli bir kardeşimizi yanımızda görmek isteriz. Siyasetten korkma, muhalefet bizden korkuyor..."
Uzun uzun düşündükten sonra onu bıraktığım eve gittim ve teklifini kabul ettiğimi söyledim. Artık benim içinde yeni bir devir açılmıştı...
