genelde dövüş içerir bu fantaziler. laikler, ateistler döverler falan bi güzel. arada illaki mini etekli kıza laf gider o bi kesin. bazen de çok ciddi bi hastalığa yakalanır o anlarda nefesimizi tutarak okuruz, böledir işte. ha bide mod olma fantezisi vardır ki o apayrı.
El işi dersinde tutkal mıncıklamak, altını ıslatınca parmak kaldırıp "ürtminim" diye sessiz ve çaktırmadan seslenmek. 6 yaşına eşit zekayla başka ne fantazi kurulabilir ki?
"laik doktor, sağ meme ucumu mıncıklarken, sol meme ucumda da dilini gezdiriyordu. bense, bu utanç verici durumumdan ötürü recep'imin yüzüne nasıl bakacağımı düşünüyor ve *üzülüyordum." tarzı fantezilerdir. "iğrençsin inbe" diyenlere sorarım, kimin daha iğrenç olduğunu.
bugune kadar hatunlarla arasının soğuk olması sebebiyle yazılarından sapıklık akan elin karısının orasına burasını hayal eden biridir. sözlüğün hüseyin üzmez i olmaya adaydır.
mahallenin ağır, ak partili abisiydi. gençlik kollarında çalışıyordu ama bu kola tezat pek de öyle genç görünmüyordu. torpilli miydi? kimbilir belki... evinin duvarları nur yüzlü başbabakan'ın posterleriyle doluydu. partili arkadaşlarının ona hac dönüşü hediye ettikleri zemzem takımları ve uzun saçaklı halı şeklindeki seccadelerden geçilmiyordu. bekar evinin boşluğundan olsa gerek, bunları kullanımlı hale getirdi. saçaklarını kesip bunlardan 5'ni takım yapıp evin salonunda halı niyetine kullanıyordu.
bir cumartesi akşamı, eve, iştişarede bulunmak için kadın kolları başkanı geldi. bir hayli güzel bir hatundu bu hanımceğiz. modern görünümlü, toplumun nabzını ölçebilen, şerbetcigillerden, muhafazakar düşüncelere sahip tam bir halk kadınıydı. yaşı da hani daha taş çatlasın 35 idi...
seçim anketlerini konuşurlarken zemzem içtiler karşılıklı. yoksa bu zemzem dura dura fermante mi olmuştu şekerle karışıp? kafaları güzel oldu. sonra yalnızlık ve aşka geldi laf dönüp dolaşıp. yeşil, halılaştırılmış seccadenin üstünde birbirlerine dolanıverdiler. ufak bir parti aşkı sembolü yetmişti kıvılcıma. duvarda başbakanın'ın afişlerdeki sırıtan ifadesiyle tam da hicbiseyebosunaiclenmeyenadam ile karşı karşıyaydı artık. orgazmları da ulusa seksleniş gibi oldu.
kendisiyle konuştum. seviyeli bir sohbetimiz var, öyle ki konuşma esnasında birbirimizin gözlerine dahi bakmıyoruz, öylece başımız önümüzde karşılıklı fikir teatisi yapıyoruz.
tanıdığım ve bana anlatmış oldukları kadarıyla söyleyebilirim ki bu başlık altına iddia edilmiş ve edilecek olan cinsel, politik, dövüş sporları vb. meselelerle ilgili ciddi bir hevesi yok.
kendisinin yegane fantezisi demeyelim de ülküsü şudur; pek çoğunuz bilirsiniz minik dualar grubu vardır. hani şu teşekkür ederim allahım isimli ilahi benzeri yapıtla sempatimizi kazanmış olan yavrucekler. işte hicbiseyebosunaiclenmeyenadam' ın en büyük arzusu o ilahi grubunun şefi, amiri olmakmış. yavrucağızlere yeni ilahiler öğretecek, gruba yeni neferler kazandıracak ve pek tabi akp' nin onuncu kuruluş yıldönümü olan 14 ağustos 2011 tarihine hem başbakanı hem de partiyi öven, yücelten harikulade ilahi-şiir arası bir eser hazırlayacakmış. böylece akp ye ve başbakana olan sevgi, aşk ve muhabbetini gösterebileceğine inanıyormuş. ben böyle işittim, yanlışım var ise affola.
çok düşüncelidir kendisi, çok...
belediye otobüsünde 9 yaşında kız çocuğunun hafifçe açılan bacağının otobüsteki mümin kardeşlerimizin abdestinin bozulmasına sebep olabileceğini bile düşünüp kızın anasına köpeklenir.