*
vazgeçilmez diye tabir ettiğiniz bir insan tarafından yediğiniz bir kazık sonucu veya terkedilmeniz sonucu anlayacağınız hödö.
edit: hede diye bi kelime olmadığı için düzeltilmiştir.
kendinden vazgeçebildiğin sürece diye devam etmeli söz. çok sevdiğine verdiklerin onunla beraber gittiğinde senden kopan parçalardan da vazgeçmişsindir. zaman acıları azaltır ama, yaraları iyileştirmez...
çok zordur vazgeçmek. vazgeçmek zorunda kalınan kişinin sizi tamamlayabilme kapasitesinin büyüklüğüyle doğru orantılıdır. giden ne kadar çok ve derin boşluk bırakmışsa ya da bırakacağına inanılıyorsa o boşlukları doldurmak o derece zor, acı ve zaman alıcıdır ya da olacaktır. boşlukların doldurulamama ihtimali de vardır. o doldurulamayan boşluklar o kişinin vazgeçilmez olduğuna inandırır vazgeçmeye çalışanı. halbuki vazgeçmek zorunda olmak gibi bir durum da vuku bulabilir. dolayısıyla "hiçkimse vazgeçilmez değildir" yanlış bir genellemedir ama "hiçkimse unutulamaz değildir" tartışmaya açıktır.
zaman her ne kadar her şeyi silmese de çoğu şeyi alıp götürür. bize kalanlar da alınan şeylerin * aslı değil bizdeki yansımalarıdır; sonuç olarak, doğruluğuna kesinlikle inanılması gereken önermedir.
insanlar sürekli değişim içerisinde oldukları için onları tam olarak tanımak oldukça zordur. her an her saniye farklı bir yönünü öğrenmekteyiz çevremizdeki insanların, arkadaşlarımızın, eşimizin, dostumuzun. hal böyle olunca bir şekilde birgün onların bize batan, bize dokunan bir hareketi ya da bir lafı olabilir. o yüzden büyük konuşup kimseye ben senden vazgeçemem demeyin derseniz bile buna kendiniz bile inanmadan söyleyin evet kötü bir şey ama kendinizi kandırın bunu birine söylerken.
