ancak ve ancak aşkı hiç tatmayan ya da daha doğru ifade edecek olursak aşkı tatdığını zanneden kişilerin düşüncesi olabilecek cümle. neden mi? çünkü gerçekten aşık olan kişi, cinsiyeti ne olursa olsun, o kadar iyi bilir ki aşkın karşıdaki insanla hiçbir alakası olmadığını. evet, evet aşkın kesinlikle bir ilgisi yoktur aşık olunanla. tam tersine aşk, insanın en kişisel duygusudur. tüm kadınlar ve tüm erkekler kendi yalnızlıklarına bir ortak aradıkları için aşık olurlar özünde ya da sığınacak bir liman aradıklarında aynı şekilde. aşk, yeryüzündeki en bencil duygudur biz her ne kadar inadına aşk fedakarlık etmektir desekde. hal böyle olunca kimin neyi hak edip etmediğini ayırt etmek oldukça zorlaşıyor değil mi? kaldıki hiçbir aşık olunan böylesine bir bencilliği hak etmiyor aslında..
haklı bir tespit. siz bir kadının sadece size davrandığından ibaret olduğunu düşünüyorsunuz. kadın iki yüzlüdür! size başka davranır öbürüne başka. eminim çıkacak bir kaç cengaver öyle değil diyip basacak eksileri. veya bunu kabullenmek istemeyen bir kaç bayan yazar eksi yağmuruna tutacak. tek dediğim şu: umrumda değilsiniz.
hiç duymadınız mı 'her kadının içinde bir or.spu yatar.' derler. bu gün aşık olan seni seven kadın yarın başkasıyla nasıl beraber olabilir? bunuda geçelm hadi, bir kız nasıl seni seviyorum dediği oğlanı 'sen üniversite okumamışsın! Bu şekilde senle beraber olamam!' diyebilir?
Hiç biri hak etmiyor arkadaşlar... Hak etmiyor dediysek gösterdiğimiz sevginin büyüklüğünü hak etmiyor. Kaptırmayın kendinizi fazla onlara. siz onlara deyin ki 'sen lise mezunusun. bu şartlarda olmaz!'
loş bir ışık vardı benden uçtuğun o gece. bakışlarında pişmanlığı aradım durdum, dört bir yanı boştu; bulamadım.
tuhaf şey sevmek. ben seni sevdiğimde geceydi. üzerinde en güzel entarin vardı. kalbimin senin için bir ömür atacak olması hissi dudaklarımdaydı; bir mektup gibi bıraktım dudaklarına... ve mehtap vardı, ilk tartışmamıza şahit. aramıza girmek istemedi belli. uzaktan seyretti çocukluğunu. ben haklıydım kabul et. nereden bilebilirdim ki? seni götürdüğüm bir et lokantasında öğrendim, vejeteryan olduğunu. loş bir ışık vardı benden uçtuğun o gece. ardından düşündüm durdum. her yaşanan gün boştu; gerçek mi? işte o hiç yoktu.
Hiçbir insan aşık olunmaması gerekiyor,aşık olmak farklı bir dünya algısına neden oluyor ve pek çok şeyi göremiyor,toplumdan,dostlarından soyutluyor ve tek birine bağımlı olarak yaşamaya başlıyorsun,bu bağımlılık güzel bir şekilde giderse evlilik adını veriyoruz,sonra sıkılmayalım diye bir de çocuk yapma zamanı,çocuk büyür,sünnetidir,ergenliğidir,gelişimidir derken hayat zaten bitiyor,olan senin aşık olduğunu sandığın ve şu aralar aldatmayı düşündüğün kişi yüzünden olmuş oluyor.Ortalamanın yorumu oldu bu.
doğru bir önermedir. şöyle ki, her kadın fazla ilgiden şımarır. bu ilginin kıymetini bilmez. bilmediğinden de üzer. bu sebepten haketmemektedir. kadının aşık olanı iyidir.
