ben yazarım okunmasa da basarım* anlayışından doğan bir eylemdir. Yenileri basılmadan önce, eskileri bir okunup ortalık temizlense, daha bir iyi olur sanki. Zira o kadar çok kitap var ki, hangi birini okuyup bu kitap da okunulası mı,okunulamaması mı ( inş. böyle yazılıyodur) karar vermek zor azizim !
aslında yapılması gereken iştir. çünkü bizim halkımız hep aşk-meşk konulu kitapları satın almaktadır. ancak düşünsel, kültürel yönü olan kitaplara tenezzül etmemektedir. mesela ali şeriati, mevdudi, seyyid kutub gibi yazdıklarının bedelini kanlarıyla ödeyebilen yazarlar pek satılmamaktadır. zaten bunların çoğu da o özgülükçü, demokratik, laik dediğiniz mevcut statüko tarafından yasaklanmış yazarlardır. yasaklanmasa da pek satılmamaktadır. zira düşünen, düşünmek isteyen, doğrunun, adaletin peşinde olanların sayısı çok az olduğundan bunları satın alan da azdır. ancak yine de basılması gerekir.
+sevgili üstat, ben bir kitap yazmaya karar verdim ama çok satsın istiyorum ne yapmalıyım der.
-bak oğlum, türkiye de tutan dört şey vardır. birincisi seks, ikincisi asalet, üçüncüsü din, sonuncusu da gizem. sen kitaba bunları içeren bir başlık koyarsan kitabın en az on bin satar.