hak savunuculuğunu sadece o gruba mensup kişilerin yapabileceğini zannedenlerin zoruna gitmiştir.
insan haklarından yana olmak kendi mensup olduğun topluluğun haklarından ibaret olan bir şey değildir. o çıkarını savunmaktır. esas insan haklarından yana olmak kendinden olmayanların haklarını savunmaktan geçer.
kendi yaşamadığı bir şeyi savunmamalıdır diyorsan, o zaman yaşadığı şehrin takımını tutmayıp, gidip 3 büyük takımları tutanlar örneği de verebiliriz.
heteroseksüel biriyim, fakat bırakın şu siktiri boktan üç kuruşluk dünyada, herkes istediği duyguları yaşasın. tercihse tercih, doğuştansa doğuştan, her zaman desteklediğim insanlardır.
ben bunu destekleyip entel görünsem ne olacak, nasa'dan teklif mi gelecek başkan mı olacağım, camdbrige'den kraliyet ailesine davet edilip, sir ünvanı mı alacağım ne olacak amk.
o mantıkla gidersek biz hayvan da değiliz, çocuk da değiliz, kadın da değiliz, yaşlı da değiliz, işçi de değiliz. hiçbir hakkı savunamayız çünkü onların hakları olamaz.
biz insanız ve insan haklarını savunuyoruz. hayvan haklarını da insan olduğumuz için savunuyoruz, hayvanlar gidip kendini savunacak konumda değil.
+napıyorsun olum sen?
-kadın haklarını savunuyorum abi, gene gece dışarı çıktığı için bir kıza tecavüz etmişler.
+ee sen kadın değilsin ki, yoksa kendini elit göstermeye mi çalışıyorsun hı hı?
-zihniyetini de alıp gider misin mustafa.
savunmak zorunda bırakılıyoruz çünkü bu ülkede linç ediliyorlar hatta sadece bu ülkede bile değil. eğer heteroseksueller linç edilseydi aynı şeyi onlar yapardı.
yadırgasamda saygı duyduğum durum. karşı cinsten hoşlanıp kendi hemcinslerini birbirleri ile oyalarsan kız düşürma şansının artacağı göz önünde bulundurulursa: yaşasın gay 'top'luluk.
