yurt disinda ozellikle amerikada matematik ve fizik derslerinde getirilmesi zorunlu arac ve sanildiginin aksine bir cok islemi uzerinde yapilabilinmektedir ama ulkemizde inatla bu makinanin nasil calistiginin ogretilmemesinden dolayi bircok kisi sadece uzerinde carpma toplama cikarma bolme yapmaktadir. (bkz: texas instruments)(ti) in ti-84 plus silver edition bir cok hesap makinasinin haricinde bir kac texas instruments hesap makinalarinda oldugu gibi paraboller, matrix hesaplamalari,logaritma hesaplamalari,ln ve e hesaplamalari ve butun grafik cizimlerini vb. islemleri yapabilmektedir. ve degerleri ister kesirli sekilde veya tam sekilde gosterebilmektedir.
amerikada bir hocamin "neden amerikada hesap makinasi kullaniyorsunuz?" soruma karsilik
"eger ilerde cok iyi bir muhendis veya bir mimar olur ve aklina cok guvenip hata yaparsan ve proje sarpa sararsa hesabini kime vericen?" cevabina karsi tamamiyle ikna oldugum konu.
ne kadar değerli olduğunu bugün itibariyle anladım.
bugünkü sınava kendisini götürmeyi unutmuşum. tam sınav başladığında "oha getirmedim mi lan makineyi!" şeklinde bi iç ses oluştu bende. tabi ki iç ses bu değildi. böyle bi anda içten ama gerçekten içten gelen sesi bi düşünün. sonrasında, okulumuza 50 metre uzakta 3 yıldır alışveriş yaptığım kanki kırtasiyeme gidip yeni bi hesap makinası almama hocam izin verdi. bi koşu kırtasiyedeyim. panik içinde sınav sürem gözlerimin önünde erirken ben 50 metre dünya rekorunu kımışım bile. sonrasında şöyle bi diyalog...
-abi merhaba benim çok acil hesap makinasına ihtiyacım var bi tane casio hesap makinası alabilir miyim?
+cevo ver ordan bi tane...
cevo denilen şahıs kaplumbağa adımlarla hesap makinasının olduğu tarafa ilerlerken
-abi benim acelem var bak lütfen hızlı...
hesap makinasını verir. hiç sevmediğim, hayatım boyunca kullanmadığım, rasyonel sayıları yazamadığımız ve iki saat parantezlarle uğraştıracak olan casio fx-ms modelini çıkarır.
-abi fx-82 es yok mu? buna alışık değilim ben hem o daha iyi.(ki bunu bana 3 yıl önce fx-82es yi satarken kendisi söylemişti.)
+yok abicim ondan kalmadı.
-peki ne kadar bu abi.
+17 lira.
cüzdanıma bakıp sadece 10 lira kaldığını görmemle kredi kartıma sarılırım...
-abi kredi kartıyla alabiliyo muyum?
+yok. şurda bankamatik var istersen ordan çek.
-abi zamanım yok o kadar.
aha işte adamın suratında, daha önce sözlüğe geyiğini yaptığım "biz seneye de burdayız abicim" ifadesi.
neyse cepler kontrol edilir, 5 tl daha çıkar. ulan bunu da kabul etmezse şimdi beklentisi içerisinde adamla 2 tl si daha sonra getirilmek üzere anlaşılır ve sınava koşulur.
normalde yapılabilecek 4 sorudan 3 ü zar zor yetiştirilir, ki sınavın başından sonuna hesap makinasına sövülmüştür. aklımdaysa kankimin ihaneti kalır.
ilk zamanlar dört işlemi yapabilen, daha sonraları geliştirilerek her türlü sayısal işlemi yapar duruma getirilen elektronik veya mekanik bir araçtır.
ilk hesap makineleri abaküsler idi. 1623 yılında Wilhelm Schickard ilk kez dört işlemi bir arada yapabilen hesap makinesini Almanyadaki Heidelberg Üniversitesinde geliştirdi. Schickard geliştirmiş olduğu araç ile astronomi, matematik, alan ölçümleri, yüz ölçümü hesaplama ve haritacılık işlemlerinde kullanmıştır. Geliştirmiş olduğu cihaz oldukça karmaşık ve herkesin kolaylıkla kullanamayacağı bir çalışma sistemine sahipti.
Yirmi yıl kadar sonra, 1645 yılında Fransız filozof Blaise Pascal, vergi tahsildarı olan babasına yardımcı olmak için bir hesap makinesi tasarladı. 1799 yılına kadar kullanılan bu mekanik aygıt, kadranlarla girilen sayıları toplayıp çıkarıyordu. Gottfried Wilhelm Leibniz 1671 yılında toplama ve dört işlemi yapabilen mekanik bir aygıt geliştirdi. Ancak bu aygıtlar, çok yaygın olarak kullanılmamıştır. Bunlardan yaklaşık bir asır kadar sonra Charles Xavier Thomas;ın bulduğu dört işlemi ve karekök alma işlemini yapabilen Aritmometre, 1970;lere kadar kullanılmış olan mekanik hesap makinelerinin atası olmuştur.
Daha sonra üretilen bu hesap makineleri, ara sonuçları toplayan, eski sonuçların saklanıp gerektiğinde kullanılabilmesini sağlayan, trigonometrik, istatistiksel ve ileri matematik işlevleri içeren ve yazılımlanabilme özellikleri ile daha çok bilgisayarlara benzeyen çok karmaşık elektronik cihazlar hale gelmiştir.
ilk olarak sadece dört işlem için tasarlanan ve mekanik şekilde çalışan bu icat daha sonra geliştirerek elektronik bir devre haline gelmiş ve bugün günümüzde bir çok matematiksel işlem ve formül'ü islemekte kullanılabilmektedir.
ilk türü abaküsler olarak kabul edilir, 1623 yılında ilk dört işlem yapan türü almanya'da bir üniversitede geliştirildi ,
genel olarak üç tür olarak kabul edilirler ;
sınavlarda yasak olmasına rağmen öğretmene olan gıcıklıktan dolayı sınava onunla girilen ve nedense öğretmenin sınav kağıdını alma ihtimalini göz önünde bulundurulamadığı için okkalı bir ceza alınmasına sebep olandır
mühendislik fakültesi talebelerini birçok beladan kurtaran günümüz bilgisayarlarının atasıdır. ilk bilgisayarlar aslında birer hesap makinası işlemi görmekten ibaret oda büyüklüğünde mekanizmalardı.
gelişmiş modellerin efektif özellikleri vardır, lakin detaylarının nasıl kullanıldığını bilen öğrenci sayısı çok azdır. hesap makinasının bütün özellikleri iyi algılanırsa hafızasına her türlü sabit değer ve formül kaydedilir. exe tuşuna bastığınız anda bütün değişkenler "c?" şeklinde girmeniz için size sorulur, sizde sorudaki değerleri girersiniz, pi sayısı ya da konu ile alakalı diğer sabitlerle de sizi uğraştırmadan direk sonucu verir.
ayrıca şahane bir kopya aracıdır. yaptığınız bütün işlemleri basamak basamak hafızaya alırsınız, sınıftan çıkarken sırada bırakırsınız. siz gittiğinizde arkadaşınız "benimkisi kafayı yedi hocam" gibi bir bahane ile sırada boş duran hesap makinasını alır ve aynen aktarır bütün cevapları.
bu makinayı kullanmayı deve ile hendek atlatmak olarak gören öğrenciler üzerine yazarak kopya çekmeye çalışır. lakin sıraya kopya yazmaktan daha kötüdür, araştırma görevlisi delil olarak el koyup hakkınızda işlem başlatabilir.
