yüzde yüz haklı görüştür. herkes üniversiteye gitmemelidir ara eleman ihtiyacı giderilmelidir. elbette cahilliği alacak eğitim şart fakat ara eleman denen kısımda doldurulmalıdır. işin aslı şu her işi yapana hakkını saygınlığını adam gibi verirsen dert kalmaz. doktor diye çok saygı gösterip atıyorum fırıncı diye ezersen bu ülkede bir şey olmaz. avrupa'da öğretmenim dersen yüzüne bakmazlar ama su tesisatçısıyım dersen zanaatkar olduğun için saygı görürsün. asıl mesele burada.
Kendim üniversite mezunu değilim ama dışarıya baktığım zaman nice üniversite mezunu genç böyle işlerde calışıp, parası var diye kendini fasülye gibi nimetten sayan çomarlara hizmet ediyor.
Bence insanlar ne iş yaparsa yapsın iyi bir eğitim almış olmalıdır.
işinin ehli üniversite mezunu bir tesisatçı olmak tercihim olurdu herhalde.
Her meslek grubuna saygı duyarsanız insanlar kompleksi için eğitim almayı bırakıp gerçekten üretmek ve çalışmak eğitim almaya çalışacaklardır.
ilber usta yine dokturmustur. Kesinlikle katiliyorum dediklerine. Hatta bir keresinde okulumuz degisim programinda gelen bir ogrenciye ne olmak istiyorsun diye sordugumuz da marangoz cevabini vermesi bizi sasirtmisti ama sasirmamamiz gerektigini ilber usta cok guzel aciklamistir.
sohbette hoca'nın köylülük ve kasabalılık ayrımı beni daha çok etkiledi. diyor ki: köylülük yok bu memlekette üretmeyen devamlı tüketen kasaba zihniyeti var. herkes memur olmak istiyor. kimse zanaatkar olmak istemiyor.
Yerinde tespit. Kimileri ilber ortayliya tuzu kuru demiş. Tuzu kuru olmayan, sırf üniversite adı altında dokuz eylulun imyosuna kendini itelemis biri olarak katılıyorum.
Benim dile yeteneğim vardı. Bu kadar kasıp yıllarca sene kaybettim. Noldu universiteliyiz. Ama bu kadar sene dil ogrenseydim su anki halimden cok daha vasifli olacaktım. Ben de farkındayım ama her yer *üniversite mezunu aranıyor* dedikçe biz özverili davranamayiz. Aileler de.
ilber ortayli tarafindan yapilmis yerinde tespit. ayrica anatema içerisinde fasist bir tavir asla içermemektedir. kendisi ne kadar elitist bir tarihçi olsa da, sezarin hakki sezara. herkesin üniversite okumaya çalismasi ve sonrasinda kendi alaninda is bulma çabasi toplum dinamiklerini kökünden sarsiyor. bir örnekle açiklayayim. bir arkadasim X üniversitesinde türkiyede çok fazla is alani olmayan bir bölüm okudu. her sene sadece 2-5 arasi kadro açilan bir bölüm. ve bu bölüm her sene yaklasik 500 kadar mezun veriyor türkiye çapinda. mezun oldu 2 sene önce KPSS ye girdi kendisi, çünkü mantik devlete kapagi atip hayatini garantilemek. eyvallah diyecegim bir sey yok, her koyun kendi bacagindan. ama sorun surdaki, KPSS den iyi bir puan almis olmasina ragmen atanamadigi için çok sinirli sisteme. ama haksiz, sebep? çünkü senin amacin eger devletten kadro almaksa, devletin en çok kadro açtigi ve kolay atanabilecegin bir bölümden mezun olacaksin. 250 kisiden 1 kisinin kadro alabildigi bir bölüm okursan o is zor. ha akademik devam eder, sirket kurar, özel sektör dener o ayri mesele amenna. ama bir sey yapacaksan amaçlarinla yöntemlerin çelismemeli. yoksa kaybedersin. aynisi üniversite okumakla da alakali. üniversiteyi sadece aileni tatmin etmek diploma sergilemek için okuyacaksan yapma. bosu bosuna kontenjan kaplamis insanlarin ve kendinin zamanini bosa harcamis olursun. onun yerine sevebilecegin bir sey yap, hem daha mutlu olursun hem daha basarili. yoksa o kadar çok var ki, tarih okuyup satis elemanligi yapan, biyoloji okuyup tiyatro yapan, isletme okuyup garsonluk yapan, makine mühendisligi okuyup dershanede hademelik yapan, maden mühendisligi okuyup kahvalti salonu isleten. bunlar sadece benim bildigim bir kaç örnek. tabi burada suç sadece fiili gerçeklestiren insanlarda degil, sistemde iyilestirme yapmayan devlettedir ayni zamanda. sen eger toplum birimlerinde ne kadar neye ihtiyac duyuldugunun arastirmasini yapmadan, sadece nam olsun diye üniversite kurup kontenjan açarsan, bütün atanamayanlar da gelip senin anana bacina bela okur tabi. iyi toplumun anahtari iyi egitimden geçer. ama sunu anlamak gerekir üniversiteler egitim degil, agirlikli olarak ögretim sunan ve arastirma yapilan kurumlardir.
plansız programsız devam ediyor. her yere eğitim fakültesi diye bir bina yapıp içine sıradan akademisyenleri dolduruyorlar. adına eğitim diyorlar.
işveren de aynı bok. her sike üniversite mezunu diye yazıyor. ne yapacaksın lan üniversite mezunu adamı.
sistem olduğu gibi yanlış olunca herkesin okumak istemesi yanlış değil mecburiyet. kimseyi okumak istiyor diye suçlamak aptallıktır. imam hatipleri kurtarmak için meslek liselerine önem vereceğiz yalanı da ortaya çıkacak merak etmeyin.
