böyle birşey yoktur, olamaz da. hatta sizi gerçekten seviyor olarak bildiklerinizin bile altında ufak şeyler yatar. yani bırakın başkalarıyla yetinmeyi kendinizi sevin en iyisidir.
bu dünyanız dert dinleyerek, kimseyi kırmamak adına sürekli kırılarak geçer.yani çok yaşamazsınız.öldüğünüzde ise sizi seven, sevdiklerini düşündüğünüz onca insanın 'iyi bilirdik.' lafıyla sona erecek bir hayatı vaat eder.
ya kendini kandırmaktır,
ya da başkalarını.
aldanan saftır,
aldatan kurnaz.
menfaat vadır işin içinde.
ortada saklı bir oyun vardır.
gerçek görünenin ardındadır.
yoksa bir anahtar kaç kapıyı açar ki?
taşıması oldukça zor bir durumdur. herkes iyi yaptığı bir şeyi, bir güzel yönü yada dış görünüm güzelliğini taşıyamayabilir, bu durumlarda kişi bocalamaya başlayabilir.sağlam değer yargıları ve erdemli olmayı gerektirir.
güzel gözükse de güzel olmayan durumdur. her insanın seni sevmesi için hepsinin huyuna suyuna gitmiş olmak gerek, nabza göre şerbet vermek gerek, herkese "haklısın" demek gerek, kılçıklı konularda suya sabuna dokunmamak gerektir.
insanların dış görünüşüne, ses tonuna veya belki farkındalarsa aklına sempati duyduğu insan olmaktır. ben bu insanları umursamıyorum beni neden seviyorlar diye düşünürsün. cevap kolay.
sürekli gülümsemek, karşındakinin gözlerinin içine bakarak konuşarak ona özel olduğunu hissettirmek, güzellik veya çekicilik, güzel bir ses tonu. ne söylediğini değil nasıl göründüğünü düşünen insanlar.