herkesin kpss ye girerek memur olmak istemesidir. bu ülkede bu zamanda en garanti iş olarak görülüyor. ama herşey şartlı bir zincir ile nereye çekilirsen oraya gidiyorsun. zor iştir.
beyaz yakalı olup sabah dokuz akşam beş çalışıp salla başını al maaşını hayatını benimsemek daha kolay gelir bazı insanlara çünkü. çabalamazsın, gayret etmezsin sadece yukarındaki insanlardan gelen komutları uygularsın. basittir Türkiyemizdeki insanlar içinde basit ve kolay olan her şey her zaman güzeldir, çekicidir.
Benim icin yegane sebep ailemdir. aylarca ozel bir sirkette disimi tirnagima takip yazin kavurucu sicaginda santiye santiye gezip ekmek paramin pesinde kosarken, benimle ayni tarihte atanip memur olan lise mezunu abim icin kurbanlar kesilip, mevlit sekerleri dagitildi. sakine napiyo calisiyo mu diye soranlara da gidip geliyo iste denildi sozluk gururum cok incindi. o yuzden hep mu mahzun hallerim.*
Bugün en büyük şirketler bile krizlere dayanamıyor işçi çıkarıyor, paralarını vermiyor. Devlet de ise krizmiş teğetmiş hiç farketmez. Ayın 15 inde paran yatar. Insanlar da bu yüzden memur olmak istiyor.
emeğinin hayvani bir şekilde sömürülmesinden sıkılan ve yorulan kişi isteği. bir diğeri ise, 7 senede bir kriz gören ülkede emeğin değerinin yitirmesi ve gelecek garantisi.
Geleceği garantilemek. Tam da beklenti bu. Çalışma saatlerin, yıllık izinlerin, resmi tatillerin. Her şey baştan belirlenmiş. Böyle bir işte çalışmayı herkes ister ve istiyor. Mevzu sırtını devlete dayama mevzusu işte.
özel sektörün kapitalist zulümle insanları köpek gibi saatlerce çalıştırması. karnını doyurmaktan öteye gitmeyecek para verilmesi her daim kapı önü ile tehdit edilmesi ile ortaya çıkan mecburi arzu.
Girişimciliğin dudağın üzerinde ince ve iğrenç bir bıyık, gıcık bir sırıtış, yalaka bir bünye ve üzerine eklenmiş sahtekarlık ve riya ile birlikte sonuç verdiğini bilen aklı başında insanların istediğidir. Varsayalım giriştin
Yer
Ankarada Bir Sanayi Sitesi:
iki şakirt ellerinde senetle içeri girer
Girişimci: Buyrun
Şakirtler: Abi burs istemeye geldik öğrenciler için!
Girişimci: (50 lira uzatır)
Şakirtler: Bu olmaz abi iki kişilik burs vereceksin! Paran yoksa senetleri imzala 1750 tl lik iki senet var?!!?::...
Girişimci: O kadar para veremem benim de çocuklarım okuyor!!!
Şakirtler: Sen bilirsin abi ihaleler falan hep bizim elimizde!?!...
Evet girişimcilik yukarıda bizzat yaşanmış bir olayla ilişkilidir. Hadi gidin sessizce risalenizi okuyup cennet hayallerine dalın.
(Edit:Şakirtler siz eksileyince bu olay olmamış gibi algılanmıyor. Böyle yapıyor elemanlarınız. Böyle soyuyor milleti).
yarı devlet- yarı özel kurumsa eğer gireceğim, onun adı da memurluksa ben de o "herkes"in içinde bulunurum o zaman. en azından sermaye yaparsın sonra kendi işini kurarsın. küçük esnaflıksa kasıt.
türkiyede yedi fabrikası olan herkesin bildiği bir iş yerinde her gün dört saat mecburi fazla mesai yapmana rağmen aldığın paranın 1250 lira olmasiyla açıklanabilir durum. özetle insanlarin çılgın ve denetimsiz kapitalistlerin insafına terk edildiği bir ülkede gayet olağan hadise.