Laik devletimizin bile uyguladığı varsayımdır. Öyle ki, anasının karnından yeni çıkmış veledin kimliğine 'islam' yazılır, hiç sorulmadan. Okulda Din kültürü adı altında bize dualar, sureler ezberletir bu laik devletin öğretmenleri. Tüm bu durum altında, dogmatik bir sistemle yetişmiş bireyler, hiç sormazlar 'aga bu nedir?' diye. Herkes müslümandır. Herkes müslüman olmak zorundadır zaten. Ve müslüman olmayanlar da cehennemlik pis kâfirlerdir. Çok kez düşünmekten ve soru sormaktan da çekinir bu bireyler, cehennem korkusu yüzünden. Ve yaptıkları iyilikler de, yalnızca cennet içindir. Allah rızası için yaparlar iyiliklerini, iyilik yapılan kişinin iyi olması için değil! Kişiliklerine kazınmıştır bu ilahi bencillik. Ve kendi benclillikleri yüzünden, ateistlerin önünde onları kötülükten * alıkoyacak hiçbir şey olmadığını sanırlar. Çünkü onları kötü bildikleri şeylerden yalnızca cennet ve cehennem alıkoyar. Söylenecek çok şey var, bir yandan da hiçbir şey söylenemez buna. Sadece üzülürsünüz bu duruma. Ve bir yabancı olursunuz.
müslümanlar için iletişim kurmanın asgari şartlarını içerdiğinden şaşırtmayan varsayım.
zira bir müslüman müslüman olmayan biri ile evlenemez. dostluk kurması ve alışveriş yapması hoş karşılanmaz. bu durum göz önüne alınırsa sebebi anlaşılabilir.
