çevresindeki herkesi mutsuz eden ve nerde hata yaptığını anlayamaayan insandır. maddi ve manevi herşey apılır ama hep şüphe ve takınıtılar engel olarak ortaya çıkar. her zaman terk edilen insan içinde hayatın pek bir anlamı kalmaz. kendi kendine boş bir hayat yaşar.
depresif insandır. kendi depresif olduğu yetmezmiş gibi başkalarını da depresyona sürüklemeye çalışır. çevreye daha fazla zarar vermeden bir pskiytr'a görünmesi onun önerilerine dayanarak ilaç tedavisi ve psikolojik danışmandan faydalanması yerinde olacaktır.
yaşasin kötülük slogani ile yaşayan iki cesite ayrilan insanlardir. birinci kalemler karakter sahibi kötü adamlardir onurludurlar. örnek: arabesk filmindeki gazinocular krali ekrem.
ikinci kalemler ise yavsaktirlar, onursuzdurlar, dümbelktirler. örnek: arabesk filmindeki kötü adam kaya.
sözümüzün özü: al kartimi seni gazinoya cikarticam.
başta bir yerlerde belki de ortalarda kimbilir sonda belki bir hata yapmamış olan sadece ve sadece yaşamaya çalışan ancak o yaşadıkça insanlar mutsuz olan insan hiçbirşey yapmaz ama sadece yaşar ama yaşaması için gerekenler başkalarını mutsuz eder istemez mutsuz etsin ama mutsuz eder ödün de vermez hasbam kimse seni sevmiyor aloo deriz bazen yine de yaşamaya devam eder belki bir gün ölür belki değil kesin bir gün ölür o ölünce herkes mutlu olur mu bilinmez ama o da ölür...
mesafe tanımayan insan modeli olup akrabalık gibi kavramları yeniden düşündüren tarzda olanları vardır ki insanı bir uçurum misali çekince usulünde saf dışı edebilirler.
bakması bile yeterli olup konuşmasada tüm enerjisini aktarabilir.
milli eğitim bakanlarının hepsi (çünkü hiçbiri eğitim camiasından gelmezler, çünkü hiç bir öğretmene aday gözüyle bakılmaz, hiç bir öğretmen aday gösterilmez, milletvekili olmaz...).
sürekli yakınan,her telefonla aradığında dertlerini anlatmaya başlayan ve herzaman da mutlaka bir derdi olan kısacası burnu boktan kurtulmayan ve negatifliğini etrafa da yayan insan.
