bende sonuna kadar doğru sanılan cümledir ve hakikaten öyledir bu gün memur olmasam acuna gidip 500 bin alacak ve reytingleri altüst edecek hikayeye sahip olan şahsın cümlesidir.
bu herkes enn büyük aşkı da kendi aşkı sanar. en kötübaba onunki, en çilekeşanne onun. en yalancısevgili hep ona denk gelir. en kötü haberler hep onu bulur. bu herkes kendi dunyasında yaşar, başka bünyaların acılarına bakmaya gücü bile yoktur.
çünkü kişiyi en iyi kendisi bilir, tanır. bizim gördüğümüz o kişi, kendi içinde öylesine mutsuz, umutsuzdur ki en ufak bir şeyle mutlu olur. keza tam tersi, öylesine güçsüzdür ki, bir ayrılık, bir kötü gelişmede yıkılır. bilemeyiz elbette, kimin hayatta esasında neye ihtiyacı var ve onu bulduğunda ya da kaybettiğinde neler hissediyor.
şimdi ben de yazsam hikayemi, ağlarsınız şerefsizim. siz yazın, ben de ağlarım. esasında önemli olan, sevdiğimiz, değer verdiğimiz insanların acılarını ve mutluluklarını paylaşmak. "buna mı üzülüyon olm yaa", "hah o ne biçim çocuk, bula bula bunu mu buldun" demek kişiyle olan o en büyük paylaşıma ket vurmaktan başka bir boka yaramaz.
üzmeyin birbirinizi, kardeş kardeş oynayın canlar.
kedinin şeyini yara sanması kadar acıklı durumdur. insanın her şeyin enlerini yaşadığını sanması ve her insanın içinde narsizmi barındırmasının somut örneğidir.
Nefes alan her canlının ayrı ayrı dirençlerle karşılaşması ve akan zamanla beraber bu dirençler üzerinden geçmeye zorlanmasıyla ortaya çıkar ki bu kişiye özel acılar algılarınıda ancak o kişiye özel kılar bu sebepten başka bir nefes alanın sorunumuzu algıda zayıf kalması doğaldır...
El bebek buyumus cocugun elinden lolipopu alirsan aglar, bazilarinin elinden tum varliklari alindiginda aglar. Buyudukleri ortam, yasananlar, kisiler degisir. Acisida.