herbalife

insanların iş bulma, çok para kazanma, kariyer yapma gibi umutlarını sömüren amerikan merkezli dandik şirket ve titan saadet zinciri benzeri oluşumdur. Network marketing adını verdikleri sistemle astronot içeceği olarak tanıttıkları bir tozu yüksek fiyatlara dosta akrabaya satmalarını bekleyen oluşumdur. Üniversiteyi bitirip henüz iş bulamamış gençler için ideal iş olarak görüldüğü için arkadaşlıkları ve onuru kaybetme pahasına yapılır ama beş kuruş kazanılmaz.

para tuzağı

acayip iş tanıtım toplantılarına sahip olan acayip bir kuruluştur. koca koca kadınlar, adamlar kürsüye tek tek çıkıp -herbalife x ürünü sayesinde tam 15 kilo verdim heyyyy... diye bağırırlar, şakşakçılar da herkese alkışlatır... bir tanesi çıkar -ev hanımıyım herbalife sayesinde ayda 2 milyar kazanıyorum ardından şak şak şak... çok acayipler çok...
(bkz: kilonu kontrol et)

(bkz: pulanna)

ev arakadaşımın gaza gelip girmesi ile ilk kez duyduğum kapitalizmin ultra ultra versiyonu , adamlar öyle bi sistem geliştirmişler ki amerikada kurulan bi sistemin amerikadaki abilerinin hiç enerji harcamadan dünyanın en ücra noktalarında bile reklam yapmasını sağlamış hede , ki adım başı "kilonu kontrol et" , "amerikan menşeyli firmada iş" v.s gibi gudik ilanları görebilmekteyiz , hatta bizzat arkadaşımdan şahit olduğum üzere bu firmanın satıcıları memleketin ağaçlarının % 50 sine bu ilanıları acımasızca zımbalamışlardır. Bu olaya ilk girip pazarlama başarısı yakalayanlar paraya para dememiş zengin olmuşlardır.

daha önceleri inanmadığım, fakat meyveleri yakınımda toplanınca takdir ettiğim zincirdir. ürünleri kilo kontrolünü sağlar. * çok çalışılınırsa aylık kazancın 30000ytl olabildiği; bebekte iki katlı, kirası 3,5 milyar olan yalıda oturulabildiği ve süper bir jeeple türkiyenin dört bir tarafının * gezilebildiğini gördüğüm oluşumdur. Birçok ünlü kullanır. (bkz: seda sayan) Hatta distrübütörlüğünü yapan pek çok da ünlü vardır. (bkz: açelya akkoyun). ödüllü kalp ilacı da mevcuttur.

bir insan alın teri olmadan para kazanmayı içine sindirebiliyorsa, rahatlıkla herbalife ürünlerini pazarlayabilir. belirli bir noktaya geldikten sonra, hiçbir şey yapmadan bankaya gidip hesaba yatan milyarları afiyetle yiyebilmek biraz mide ister.

[kilo sorunu(?) olan hanım ablalarımızın yakalarında gördüğümüz "kilonu kontrol et, yolunu benden öğren" rozeti ve herbalife'ın sapına kadar amerikan menşeli bir firma olması mesele kapsamında fakat ayrı birer entry konusudurlar. saygılarımla.]

ve tabi ki:
(bkz: amway)

ankara'daki tanıtımlarına katılmış biri olarak diyebilirim ki sahtekar bu insanlar. büyük bir otelin konferans salonuna doluşan bir yığın insan, çıkıp eskiden ne iş yaptığını; şimdi nasıl da çok para kazandığını, nasıl zayıflayıp, bir anda sivilcelerinden nasıl kurtulduğunu falan anlatıyor. mesela "eskiden dolmuş şoförüydüm ve işte bu fotoğraftaki kadardım" -bu arada arkadan bir fotoğraf yansıtılır ama öyle çok çok kilo farkı falan yok ama öyle algılanmaya müsait bir fotoğraf- ardından ön taraflara oturmuş olan diğer sahtekarlar bunu alkışlıyorlar. derken eğitim vereceğiz diyerek başka bi salona alıyorlar ama bunun bir bedeli var. 2003 yılında 7 milyondu bu bedel. bir kere bir salon dolusu insandan yedişer milyon toplanmış oluyor bu bir. sonra eğitime girenlere yine abuk sabuk bir sürü şey anlatılıyor ve işin nasıl yapılacağı kısmına geçiliyor. önce bizlerin bir paket alması gerekiyor. ilk etapta biz zayıflayacağız ya da kilo alacağız ya da cildimiz bebek gibi olacak ki, insanları ikna edebilelim! bu paketin bedeli 70 milyon 2003 yılında. salonda bunu almaya hazır insanlar mevcut, onlardan toplanan yetmişer milyonları da hesaba katalım, bu da iki.
ürünleri işe yarar, yaramaz bilemem ama masum olmadığı ortada. herbalife, titan saadet zincirinden farksız bir oluşum ve sahtekarlık örneği.

zayıflama gibi sağlık ürünleri satan, titanvari şirket. bir ürün alınarak şirkete katılınıyor, daha sonra bu ürünleri başkalarına satıyorsunuz ve satılanlardan komisyon alıyorsunuz. titandan farkı olayın içinde salt para değil ürün de olması, böylece olay meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır. green park ve grant hill otellerinde toplantıları yapılmaktadır. toplantıda bir kadın çıkar, ürünü kullandım şöyle kilo verdim böyle kilo verdim der ve bütün herkes alkışlar. ardından genç bir kız çıkar ben ayda 4 milyar kazandım kıl yaptım yün yaptım der yine herkes alkışlar. üyelerini sokaklarda "kilonu kontrol et" diye yazılı rozetlerle görebilirsiniz. meydanlarda dağıtılan "ayda 3 milyar kazanmak ister misin" "az çalışarak çok kazanmak ister misin" el ilanları da genellikle bu firmanındır. kolay yoldan para kazanma derdine düşmüş halkımın zaafıdır.

Titanvari kuruluş ve işletim sistemi bir kenara bırakılırsa ürünlerinin gerçekten kaliteli ve sağlıklı olduğu kanıtlanmış iç ve dış beslenme ürün zinciri. Kilo verme amaçlı başlayanlar için shapeworks denen soya proteinli milk shake karışımı ve konsantre çayı önerilir. Shake günde iki öğün yerine süt, yoğurt ya da meyve sularıyla karıştırılarak kullanılır. Böylelikle düşük kalorili bir diyete başlanmış olur (bir bardak shake, sütle karıştırıldığında yaklaşık 250 kalori). Çayı ise bölgesel yağ yakımı ve enerji verme açısından birebirdir. Sonuçlar aile çevresinde birebir görülmüş, kullanım sonucu ortaya çıkan sağlık değerleriyle doktorları hayrete düşürmüştür. Ayrıca ürünleri yaratıcıları arasında nobel tıp ödüllü bir doktorları da mevcut.

efendim (bkz: uçuyoruz). ayda 5 milyar kazanmaya başlıyorsunuz sonra 10 milyar oluyor sonra 20 derken bill gates ile aynı kafe de kahvaltı yapmışsın. alkışlar falan 1 adım öne çıkmalar neyse ne olduğunu bilerek gidince 13 dakika sabredebileceğiniz bir şoparlık toplantısı olabiliyor sadece sonra çıkıyorum lan siz birbirinizi s2n burada dediğinizde önce çıkış yok diyor kapıdaki saf.. ona çekilmezsen kestaneden başlarım bakışı atıyorsunuz ve çıkıyorsunuz işte.. budur

2004 senesinde üniversite sıralarınadayken biraz para kazanıp fazladan bir kaç şişe bira içelim hesabıyla benzer düşüncedeki bir arkadaşla yanadöne iş ararken telefon kulubesinin üstüne yapıştırılmış ,parttime ,ayda en az ikibin bilmem kaç lira kazanma imkanı gibilerinden bir ilanla karşılaştık.adresi alıp bursa da bir işhanının altında bulunan salona gittik.salon girişinde yaşlı bir teyze ile kızı,tesbih çeken bir bıçkın ,takım elbise giymeye çalışmış bir kaç kişi,yaşı elliyi geçmiş bir amca ,bizim gibi öğenciye benzeyen bir kaç tip ve aklınıza gelebilecek bir çok çeşitte sayısı yüzü bulan bir kalabalık vardı.salon kapısı kapalıydı lakin içerden garip şekilde alkış bağırış çağırış sesleri geliyordu.hani amca teyze görmesem sakat yerdeyiz diye düşünecektim.salon kapısının önünde elinde biberona benzeyen bir şişeyi ikidebir sallayıp içen bir kızla bir erkek vardı.bunlar içerden gelen sesleri duydukça oldukları yerde zıplayıp el kol işaretleri yapıyor sonra gene o garip şişeden bişeyler içiyorlardı.salon dışında ki bu iki şişeci haricinde herkes aval aval birbirine bakıp ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.haliyle bizde öyleydik.derken salon açıldı kalabalığı içeri aldılar.bizde geçip oturduk.kürsüye sırasıyla bir ev hanımı ,bir bacağı olmayan bir adam,konuşmasından hiçbirşey anlamayacak kadar bozuk konuşan bir özürlü * ve utangaçlıktan zorla konuşan bir kızcağız çıkarak ayda bilem ne kadar para kazandıklarını ,bilmem kaç kilo verdiklerini anlattılar.* hepsi konuşmasını bitirdiğinde ilk iki sırada oturan yirmi otuz civarında insan ayağı kalkıp bağrışıp çağrışarak alkışı koparıyor ve disko müziğini andıran bir müziklede dans ediyorlardı.alkışlayan zevat dışında salona gelenler ve biz şaşkınlıkla olup biteni izlerken sonunda ulusalarası üne sahip olduğu söylenen biri anons edildi öndekiler kıyameti kopardılar.kürsüye top sakallı ,takım elbiseli yarıtanrı edesıyla yürüyen birisi çıkıp herbalife ürünlerinden ,faydalarından ne kadar para kazandırdığından bahsetti.sonunda da bizim bu ürünü alıp önce kullanmamız etkisini görmemiz sonra başkalarına satmamız gerektiğinden bahsetti.iş bulalım derken canlı reklamın içine düştüğümüzü anladık sonunda.o zamanlar 80 milyon olan seti anlatmaya başyayınca zıvanadan çıkıp salonu terk ettim.beni gören bir kaç kişide dışarı çıktı.
netice olarak aklı başında insanların uğraşacağını zannetmediğim bir tür titan sitemidir bu ,yani sen malı al başkasını getir o alsın sen hem onun sattıklarından hemde kendi sattıklarından kazan metodu var.bu ilaçlar sözde zayıflamayı ve kilon azsa kilo almayı garanti eden doğal ürünlermiş.kısa vadede olumlu sonuçlar versede uzun zaman diliminde metabolizmanın içine edecek olan bu ilaç yüzünden bunu alıp satan bazı tanıdıklarım şimdi hastaneden çıkamıyorlar.

bana nedense resident evil serisindeki umbrella firmasını çağrıştıran oluşumdur.

rozetini yılışık insanların taktığı saçmalık...

iş görüşmesine ciddi bi şekilde gidip ciddi ciddi saçma sapan insanları dinlediğim ve vaktimi boşa harcadığım için pişman olduğum titan saadet zincirivari bi şirkettir...

gerek verilen vaatler olsun (bkz. iki yıl çalış, bu hayalindeki arabayı (x6 - bmw) alacaksın emin ol vs.) gerekse -kıytırık- ürünleri (güya sağlıklı kilo verilecek, forma girilecek ama nedense bu işi yapan komşu giderek şişiyor, üstelik bir kutusuna bir sürü para döküyor.) tamamen boş, hatta bomboş olan bir firmadır. düşmeyin böyle tuzaklara...

sağlıklı yaşam, o haplarda, çay yapılsın diye verilen tozlarda ya da diğer ürünlerinde değildir. doğadadır sağlık. git bi meyve ye, akşama sebze yemeği yap, değil mi ama.! héé, ürünlere dökeceğin paraylada bahçene birşeyler ekersin. olmadı git bir fidan al dik, o da olmadı tema vakfına yardımcı ol, hem kendine hem insanlığa bir faydan dokunsun.!

yaklaşık 1.5 yıldır çare bulamadığım egzama sorunuma, bi umut bitkisel tedavi işe yarar belki güdüsüyle hareket ederken bi şekilde muhattap olduğum, alt tarafı bitkisel ürünler bi denesem ne çıkar ki diye düşünürken, yaklaşık 1.5 saatlik toplantıda (toplantı'dan başka her şeye benziyo du ya neyse) bana toplam 9 tane, yaklaşık 1000 lira tutan ürünleri tavsiye eden ve bunu tavsiye ederken de en az 7-8 defa "ne kaybedebilirsiniz ki" diyen kuruluş, ben bi düşüneyim diyerek bir daha arkama bakmamak üzere ayrıldım tabi bende. Ha birde ürünleri bedevaya getirebilme avantajım varmış, zaten bende ki değişimi farkedince insanlar bana gelicekmiş, noldu hacım sana böyle yüzün gözün parlamış kaymak gibi olmuşun, nedir bunun sırrı diceklermiş de ürünler kapış kapış gidecekmiş, sonra da ben satıcı olduğum için bedavaya gelecekmiş ürünler.

Bırakın bu işleri de memlekete faydası olcak bişeylerle uğraşın arkadaş.

salih güney'in üye olduğu örgüt......

göz göre göre insanların son şansını, belki de cebindeki son parasını, kariyer ve bol kazanç vaadiyle cebe atan toplantıları sirk gösterilerinden farksız, cahil ama iyi niyetli insanları avlayan şirket. ürünleri iyi diyorlar ama mensupları beş para etmez.

nizam-ı edit: konuşmacı işin aslını anlatıp milleti yolunacak kıvama getirmeye çalışırken tuhaf bir kadın oradan yeeees* diye bağırıyor ve hepsi sahneye çıkıp tuhaf bir dans yapıyorlar. önce şaka zannettim yemin ediyorum.* ciddi kariyer fırsatı ayağına hem milleti ayaküstü halledip hem de dalga geçiyor adamlar resmen...

toplantıları daha çok siyasal bir oluşumun tanıtımları gibi olan yasa dışı bir örgüt mensubu ajanlarmış gibi davranan üyeleriyle çok salak pazarlama girişimi.
ha ticareten malı götüren götürmüş o ayrı ama boku çıktı be kardeşim yeter artık.

"kilonu kontrol et, yolunu benden öğren!" rozetli insanlardan bir tanesi bile fit olsa inanabileceğim oluşum lakin hepsi tombul hepsi tombul.*

yaklaşık 3 sene önce zengin olacağım diye gaza gelip 50 tl yatırdığım oluşum. toplantılara falan gitmiş, el ele tutuşmuştuk hep beraber zengin oluyoruz diye. sonra köşeyi dönenler karşımıza gelip hepimizi heyecanlandırmıştı. ama herşey bir virüs gibi o 50 tl'yi insanlara verdirmekten ibaretmiş, yapamadım azizim.

çok para kazanacağını zanneden yurdum inasanını bir güzel sömüren sikkho kuruluş.

toplantılarına gittiğinize karşınıza geçip bakın biz köşeyi döndük diyen beyaz gömlek kırmızı kıravatlı yakışıklı abiler, o kadar kişiden 50 şer tl toplasam bende zengin olurum.

mesele o değil. bir kere arkadaşım, bu herbalifeçılara selam versen borçlu çıkarsın. hemen size herbalife tan bahsediyorlar. öyle bir ürün ki hem zayıflatıyor, hem kilo aldırıyor. siz hangi amaçla kullanırsanız ona yarıyor.

yine, her zaman, daime, doğal olarak olduğu gibi amerika da yasak. *

insanlara sağlıklı zayıflama vaat eden lakin sinir sistemini bozan paracıkları alıp kayıplara karışan şirket. yalnız değilmişim hepimiz aynı merkezden mikilmişiz dostlarım. elinde ne var derseniz cevap olarak, takım elbiseleri çekip bir arkadaşla katıldığım toplantılarında manken gibi kızlarla ilaç içerek dans etmiştik diyebilirim. daha sonra olay yerinden arkamıza bakmadan kaçmıştık.