Farklı,orjinal ve fazlasıyla etkileyici bir film.Açıkçası izlemeden önce bu kadar etkileneceğimi sanmıyordum fakat filmi izlerken de filmden sonra da filmden etkilendiğimi söylemeliyim bunun sebebi çok sıcak bir film olması da olabilir,Joaquin Phoenix'in harika oyunculuğu da olabilir,filmin orjinal senaryosundan da olabilir veya filmin gerçekten iyi çekilip seyirciyi avucuna kolayca alabilmesinden de olabilir.Normalde aşk filmi sevmeyen biri olarak bu filmi izlerken sıkıldığımı söyleyemem heralde,zaten bu film klasik bir aşk filmi falan kesinlikle değil çok farklı bir aşk filmi,bir program ile bir insanın aşkı kulağa çok garip gelebilir fakat filmi izlerken sanki o program bir insanmış gibi hissediyor insan ve Joaquin Phoenix'in karakteri ile programın aşkını da çok keyifli,etkilenerek izlediğimi söylemeliyim.Film ağır bir film,yani izlemeden önce sürükleyici bir aşk filmi beklemeyin özellikle ilk yarısı ağır işliyor,zaten film nerdeyse hep diyalog üzerine kurulu bir film fakat film beni hemen avucunun içine aldı zaten Joaquin Phoenix'in o ince ruhlu karakterini nasıl başarılı bir şekilde oynadığını görünce tamamen filme ve filmin hikayesine odaklanıyor insan.Joaquin Phoenix resmen tek başına almış götürmüş filmi fakat şunu da eklemeliyim ki Scarlett Johansson o kadar başarılı seslendirme yapmış ki Joaquin Phoenix'in karakteri gibi hemen o programa ısınıyor insan.Senaryo bakımından bence hem The Wolf of Wall Street'ten hem American Hustle'dan hem Gravity'den hem de 12 Years a Slave'den daha iyi bir film.Filmin alt metinleri de oldukça iyi mesela insanların sosyalleşmekten uzaklaşıp bilgisayara ve teknolojiye yönelmesi de eleştirilmiş filmde.Film tek bir konu üzerine ve çoğunlukla Joaquin Phoenix ve Scarlett Johansson ikilisinin olayı üzerine kurulu olduğu için zaman zaman kısır döngüye düştüğü olabiliyor ve filmin sonu da daha trajik bir şekilde bitse sanki seyirciye daha sert bir yumrum indirilmiş olabilirdi.Filmin soundtrackleri da oldukça başarılı.Son olarak ben filmi çok beğendim,dokunaklı,orjinal,sıcacık ve keyifli bir film,eğer kendi dünyanızdan soyutlanmak istiyorsanız kesinlikle tavsiye ederim.
7.5/10
not: film kesinlikle en iyi özgün senaryo oscar ödülünü almalı,zaten o kategoride favori bence.
2014'ün en iyi film Oscarına aday olan bir o kadar da orijinal olmayan senaryoya sahip film ha güzel mi güzel ama über değil überi için (bkz: Black Mirror.)
--spoiler--
Bir de madem o kadar teknolojik manyaksın o pantolonu en son öyle dedem giyiyordu benim. iletişim sistemin var ama halen ocağı yakarken çakmak kullanıyorsun bir de Amy Adams var mıydı yok muydu nene miydi belli değil görüntü yönetmenliği ve eski ilişkisine bakış açısını sevdim ama bir black mirror olamaz ki kendisi bu alandaki biricik ve tek dizidir benim için.
--spoiler--
bilim kurgu ile aşk filmi arasında gidip gelen film.
--spoiler--
benim dikkatimi çeken samantha'nın şarj'ı* bitmiyor mu? yani elindeki muhtemelen telefon olan cihazın. ya da işletim sistemi arka planda çalışıyor mu?
bir de amcaların pantolonları nasıl öyle. göbek deliklerinin üstüne kadar çekmişler. teknoloji ilerledikçe öyle mi olacağız?
bilim kurgu mu aşk filmi m? siz tartışmaya devam edebilirsiniz.
--spoiler--
14 şubat 2014'de "aşk" olarak vizyona girecek film. bu filmin türkçe afişini görseydim, kanal d'de kobra takibini izlemeyi tercih ederdim. ama neyse ki hiç bir bilgi sahibi olmadan direkt filmi izledim.* şu anki imdb ortalaması biraz abartı ama değişik gelebilecek, güzel bir film. maksimum 7,7/10 iyidir bu film için.
çok güzel, sarsıcı bir film. insan denen muammanın yanlızlık ve çok fazla teknoloji arasına sıkıştığında kendi kendine ne gibi tuzaklar kurabildiğini çok güzel işlemiş. bu arada işletim sistemindeki Samantha filmin sonlarına doğru yeni güncellemeleriyle birlikte adeta mükemmel gerçek bir kadına dönüştü, tartışmalardaki tripler filan. bu bakımdan en iyi kadın oyuncu adayı gösterilebilirdi*.
güzel film. yer yer geriyor, yer yer duygulandırıyor yer yer ise ''hay ben böyle filmin amına yarrramı sokayım'' dedirtiyor. filmin kötü oluşundan değil, içindeki psikolojik geriliminden ötürü sövdüm durdum. ayrıca scarlett johansson 'ın sesiyle bile 31 çekilebileceginin kanıtıdır bu film.
düt: haaa unutmadan, filmin soundtrackleri ise tek kelime ile müthiş..
insanın suratına çarpan film. hatta iki kolundan tutarak sarsıp nereye gidiyorsun alo diyor. öyle güzel.
--spoiler--
*geçmiş kendimize anlatıp durduğumuz hikayelerden ibaret.
*kalp içini doldurabileceğin bir kutu değildir. sevdikçe büyümeye devam eder.
*aşık olmak çılgınca bişey. sanki deliliğin insanlar tarafından kabul edilen bir versiyonu gibi.
--spoiler--
izlediğim en iyi filmlerden biriydi. teknolojinin ilerlemesiyle geleceğimizi gözler önüne seriyo. bi ara ben bile sanal sisteme olan aşkına inanıp hüzünlenmiştim. oysa ne kadar saçma dimi.
insanın böyle teknolojiyle yaşaması süper ama, aşk gibi duyguları sanalda araması tamamen hastalıklı bir sorun.
kişiye özel işletim sistemi ama çok kişiye aşık oluyor.
insanlar kendilerini özel hissetmek ister, bir kişiye ait olmak ister, onun gözlerinin içine baktığında kendini görmek ister falan filan...
insan dünyada kısa bir süre için bulunuyor, ama işletim sisteminin öyle bir sorunu yok
yani davul bile dengi dengine çalıyor.
filmi izlerken, öyle görmediğin şeyle sohbet, aklıma bir an yaratan geldi. allah aşığıyım filan diyorlar ya bazıları, aşkım bugün... diye mi başlıyor onunla konuşmaya, çok tuhaf algılar bunlar.
insan neden endişelenir ki! ve düşünceyi kim yaratır!
insanın içinde kötü de vardır iyi de onlarla beslenir insan, çünkü öyle yaratılmıştır.
bütün her şey insanoğlunun tanımlayamadığı varlığını hissettiği ruh denen şeyin altında yatıyor, bilinçli veya bilinçsiz insan onu her yerde bulmaya çalışıyor.
Yalnızlığı dibine kadar teknolojiyle işleyen film.mayhoş olan bilgisayar sesinin sahibi scarlett johansson un da ta kendisidir efendim.Film halihazırda en iyi senaryoyu da almıştır . (bkz: golden globe)
joaquin phoenix reyizin yeni filmi trailerında reis her zaman ki gibi döktürmüş gibi gözüküyo inş en azından drama dalında en iyi erkek oyuncu adayı olur.