her şeye rağmen seni seviyorum

entry5 galeri0
    5.
  1. elde olmadan,aklının neden çalışmadığını anlamadan,kötü olanları hatırlayıp sevgiliden nefret etmek yerine,sürekli yaşadığın onca şeyi hatırlayıp daha da aşık olmak,delice özlemek ve bir kıvılcımın sizi biraraya getireceğini bildiğin halde o sevgiliye körükörüne asık olmak..herseye rağmen seni seviyorum dökülür bir andan dudaklardan..çünkü hala o seviliyodur yaptıklarına rağmen herseye rağmen..
    1 ...
  2. 4.
  3. mantığı devre dışı bırakıp kurulabilecek bir cümledir. can acıtması muhtemeldir.
    0 ...
  4. 3.
  5. Gururunu hiçe sayarak sarf edilen bir cümledir. Belkide saniyeler sonra pişmanlık uyandırır. Söylenmemesi gerekir, karşı tarafın egosunu tavan yaptırır. Her şeye rağmen sevin ama her şeye rağmen sevdiğinizi söylemeyin.
    0 ...
  6. 2.
  7. kendimden nefret etmemi sağlayan sözdür.anahtar sözcük zaten ' herseye rağmen'dir.o kadar gizli şey vardır ki içinde..o kadar yaşanmışlık,incinmişlik,kırılmışlık.gururu atmak gerekir söylemek için.zor olsa gerek.
    0 ...
  8. 1.
  9. böyle de seviyorum seni
    boynumdaki tırnak izlerin
    burnumun üzerindeki diş izlerin
    ruhumdaki karaktersiz gelip gidişlerin
    bacağımdaki koca dikiş izini sevişin
    ve bir gecede beni terkedişin...

    böyle de iyi bazı şeyler,
    bak şimdi bir bira daha açıyorum odamda
    yalnız ve sessiz sedasız,
    kelimenin tam anlamıyla anlamsız
    gözlerim boşluğa bakar gibi yapıyor
    ölü numarası yapıyor artık bu gözler,
    kör mü oldum yoksa
    yoksa sana mı kayıyor bütün bu boktan kelimeler?

    velhasıl kelam
    tuvaletteki havluların tamamı kirli,
    yatağımın altında bir solucan buldum
    ve tek hamlede bitirdim işini
    kolay ve acımasız
    senin yaptığın gibi
    1789'da yaptığın gibi
    ucuz bir devrimsin aslında
    ama tadın hala sıcak,
    hala etinden ve sütünden faydalanıyorum ruhumda...

    köyün ileri gelenleriyle konuştum bugün.
    imece usulü bir intihar için ikna çalışmaları
    camide müezzinler sırra kadem basmış
    ezanımı sana adadığım bir gün daha sona ermekte
    yalnız ve hiçin içinde
    hiçten doğan bir şeyin bitişiğinde,
    köyün ileri gelenleri de bilmekte
    köyün aslında ileri gidemediğini,
    veya kasabanın veya bir vilayetin
    içinde senin olduğun herhangi bir ülkenin
    üçüncü dünya ülkesi olarak kalması gerektiğini...

    çok özledim kendimi!
    bir tarafım denizlerle kaplı
    bir tarafım denizle çevrili kara parçası..
    büyükadanın küçüldüğü bir akşamdayım
    isyan bayrağını açtım
    tarama bile satmayan balıkçılara
    on midye dolmaya 20 lira isteyen hanzolara
    çok özledim ama bazı şeyleri
    ruhumu teslim ettiğim geceleri,
    bak bira kayıyor elimden
    sigaranın külleri dökülüyor
    kültablaları bozuk atıyor,
    sehpanın tek ayağı da kırılıveriyor
    kokulu çoraplar benliğimi sarıyor..

    nereye gitti her şey?
    nerede şimdi?
    bu kalp atışları neden bu kadar acı verici
    dilimde dolanan duman,
    elimde asılı kalan şişe,
    kasıklarımda inleyen kelebekler
    sümüğünü yutan böcekler,
    sürüngen hayvanların en hızlısı bile
    tek yumrukta devirmişken beni
    elimde megafonla
    bağırmaktayım şimdi
    nereye gitti şeyler?
    bana dair olan gülümsemeler?
    dünyanın en kusursuz asalakları?
    pireler ve sivrisinekler?
    benden nefret edenlerin ses tonu?
    küçük evlerde yaşanan dramlar?
    ey cemaati müslim diye seslenmekte toza sor
    sarhoş toza sor,
    saatlerdir içen ve içirilen toza sor
    aldatan ve aldatılan toza sor
    kanın rengini merak eden toza sor
    bir şeyler nereye gitti
    ve bir şeyler hiç gelmedi..

    bu kalp atışları
    üçüncü dünya savaşının habercisi.
    gelişin ve gidişin,
    gelişlerin ve gidişlerin,
    kafaya çıkarken yaptığın zamanlama hataların,
    senden önce davranan kalecilerin,
    ertesi gün maçın yıldızı kısmında asla adını göremeyecek oluşun
    ve tüyler ürpertici sesin,
    oysa şimdi yerini doldurmak için
    gazetelere kiralık ilanları vermekteyim.
    tek sütun ve
    origami sanatından da bihaberim.
    bu kalp atışları
    pek hayra alamet değil
    kıyamet-i fabrikanın izinden gitmekteyim.
    ve biliyorsun aslında;
    ben hala daha ucuz deniz ürünlerinin peşindeyim..
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük