gitseler de hiçbir yere gidemezler. denedim, onayladım. insanın ya ilk önce kendinden kaçması, ya da içinde olanı kaçırması gerekiyor. bedenen kaçılsa da, olmuyor.
çözümü mekan değişikliğine bağlamış insandır ama geçici bir çözümdür. genelde istanbul benzeri şehir insanlarıdır. tatil için heyecanla kendilerini taşraya atınca; ovalar, tarlalar aşıp gözleme ayranı yiyince alaturka bir romantizme bürünürler "ulan boşuna sürünüyoruz şu ist.da. stres, trafik, kalabalık, iğrenç hava. al şurdan bir tarla, yap evini, etrafına da ek,biç, organik bişeyler walla ya niye yapmıyoruz" vb. gaza gelmeler yaşarlar. günler geçip,tatilin sonlarına doğru yaklaşınca, o yavaş hayat göte batmaya başlar. herşeyin ağır çekimmiş gibi yürüdüğü, günlerin ve özellikle gecelerin uzadığı bir hayata dönüşünce, muhabbetleri alıştıkları dialoglardan uzak başka türlü aksanlara ve gündemlere kayınca, bünye bocalar ve o organik tarım fikri tatlı bir fantezi olarak bir sonraki bayram tatiline ertelenir. aklımızdaki birikmiş tortular kolay atılamaz beyinden ve ruhtan sonuç itibariyle.
her yüzyılda farklı hastalıkla salgın olarak akın akın insanları esir almıştırlar. kimine ince hastalık kimine veba kimine hede demişerdir. çağımızın hastalığı ise depresyondur. kimi araştrmalara göre ülkemizin %80 depresyon hastalığına %20-25 civarı ise ileri depresyon hastalığına tutulmuşlardır. işte herşeyden uzaklaşmak isteyen bunalmış insanlarda onlardır. yani bizler, sizler.
kendilerinden, unutmak istediklerinden yollarla kaçmanın mümkün olacağını sanan insandır. nereye gidilirse gidilsin kaçılamaz halbuki. aslında çözümü tek ve basit bir çözümdür. bunlerı tek bir gülümsemesiyle silebilecek bir sevgili.
Hemen hemen her insan. Bu insanları iyileştirecek şey ne para ne uzaklaşıp gitmek istedikleri o tatil köyleri ne de sessiz bir dere kenarı, bence herkesin aşka ihtiyacı var aşık olunca neler neler çekilir hale geliyor insan şaşırıyor.
Ablam var mesela normalde benle muhatap bile olmaz ama gel gör ki aşık olduktan sonra benimle bile konuşuyor. Sandığınız kadar kötü değil bu hormonal değişikler.
Bunalıma girmektir. Piskolojiniz bozuktur hicbirseyden zevk almaz hale gelirsiniz. Ruhunuz bunalir. Tat almaz hale gelirsiniz. Sorumluluklarımız vardır devam etmek zorundasınızdır. Hayat devam eder.