her şey yalan olsa bile ben sana inanıyorum

entry7 galeri0
    1.
  1. + ama sana inanmam da yalan. eh eh. nası da umutlandı salak.
    0 ...
  2. 2.
  3. sonuç olarak yalanlar içinde yaşamaya razı olunduğunu gösterir.
    -sağım yalan solum yalan...
    0 ...
  4. 3.


  5. inanırım çünkü..
    0 ...
  6. 4.
  7. (bkz: allah) zira onca keşmekeş ve çirkefliklerle dolu şu zamanda sığınılacak tek liman. hakkımızda hayırlısını nasip etsin.
    0 ...
  8. 5.
  9. inanıyorum sana;

    --spoiler--
    "seni seviyorum"dan daha manalı bu çağda.. belki de hep daha manalıydı.. kim bilebilir? bakmayın bana.. benim hiçbir şey hakkında hiçbir bok bildiğim yok.. tek bildiğim, bir yanımın ölüme bir yanımın da yaşama dönük olduğu..
    sanki ortadan ikiye ayrılmışım.. daha bu akşamüstü, karaköy'den kadıköy'e vapurla gelirken çıktığım üst kattan manzarayı izledim.. karaköy iskelesindeki içkili restorantları, rumeli hisarı'nı, boğaz köprüsü'nü, galata'yı, kız kulesi'ni, haydar paşa tren garı'nın o eşsiz estetiğini...

    bir anda içim huzurla doldu.. bir anda ruhum arındı sanki.. ta ki gözbebeklerim hemen alttaki durgun denize takılana kadar.. sağ elimin yanındaki can simidine dokunana kadar..
    tam karşımda küçük bir velet zırıl zırıl ağlarken ona hayatının en büyük travmasını yaşatmak istedim, denize atlayıp da boğularak.. hatta kıyısından köşesinden geçtiğimiz her yerde duran insanların hangisinin denize atlayıp da ölmeyi tercih edebileceğini tahmin etmeye çalıştım zihnimden.. hiçbiri bu gizli sınavımdan geçemedi..

    pehhhh, nasıl bir egoya ulaşmışsa ruhum, nasıl bir uçurum açmışsam her şeyle aramda, gel de doldur doldurabilirsen.. ben dolduramam zira artık.. benden geçti.. dedem gibi konuşuyorum artık.. baksanıza..
    dedemin yaşındayım bu yaşta.. bedensel değil.. ruhsal.. "ama öyle göstermiyorsun" dese de yüz yüze görüştüklerim.. öyleyim işte.. ne yapayım.. içimde kırılmış gece fenerleri var benim.. içimde patlamış ampüller.. florasanlar.. içime bastığım karanlıklar var benim.. zifir geceler.. zindan hayaller.. içime attığım jiletler.. içimden ettiğim şık küfürler.. içimden diklemesine geçen denizler.. içim işte.. ucu bucağı olmayan bir fantastik mecra.. her isteyenin istediğini yaptığı..

    işte bu cümle sadece beni içimin dehlizlerinden alıp, bir vapurun üst kısmındaki ağaç tabureye oturtup, o eşsiz manzarayla orgazm ediyor.. ve bir çocuğun çığlığı işte o an hiç de itici gelmiyor.. hatta hafifçe yanına sokulup, göz işaretleri ile annesinden izin alıp, kulağına fısıldıyorum: "herkesi ve her şeyi istanbul kadar çok seviyorum.. çünkü bu manzara sevmekten başka bir seçenek sunmuyor.. belki ölüm.. ona daha var ama.. ne kadar olduğunu bilmiyorum.. belki şimdi.. belki hiç.. önemsiz.. önemli olan ise, senin çığlıklarının bile manasız kalışı bu muhteşemlik karşısında.. sana inanıyorum cümlesi karşısında evrende şimdiye kadar söylenmiş ve söylenecek sayısı asla hesaplanamayan seni seviyorum'ların anlamsızlığı gibi.. zira sevmek geçici.. anlamak ise sonsuz.. inanmak gibi
    --spoiler--
    1 ...
  10. 6.
  11. allah a söylenecek sözdür. herşeyin göz boyaması ve şeytan oyunu olan yalanlar silsilesinden ibaret olduğu şu hayat denen rüyadaki gerçek tek şeye inanmayı belirtmektir. bunu diyebilen kişi tek tanrıya inanma kısmını geçmiştir allah ın izniyle.
    1 ...
  12. 7.
  13. kuranda: sizlerden bazıları ölümden sonra tekrar diriltilip bana döndürüleceklerine inanmazlar peki onlar hiç düşünmezler mi ortada hiçbir şey yokken nasıl doğdular şeklinde bir ayet vardır bununla ilgili.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük