Kovun gitsin. Ya hiç gitmeyecekti ya da hic gelmesin. Onlar vurdukları yaralar iyilesmi mi diye bakmaya gelirler genelde. iyilestiyse yaralar ikinciyi daha derin acmak icin gelirler. Hic gerek yok böyle şeylere.
içinde bulunduğum Liverpool ruhlu insan topluluğu.bu cinsten insanlar maçları geriden gelip kazanmaktan başka yöntem bilmezler.önce taraftarlar bir güzel çıldırır goller afiyetle yenir. Herkes maçın bittiğinden emindir ta ki takım direnç gösterip yürekten oynayana kadar. Giderek daha iyi oynarlar bir gol iki derken karşı takımı mağlup etmişlerdir.sadede gelecek olursak bu türün burnunun sürtülmesi, canının yanması gerekir bir şeyleri idrak edebilmek için odun kafalı olmaları bunu gerektirir çünkü. Bu gruba dahil olanlar iyi bilirler geriden gelip geçmek, yenmek bir şeyleri tarifi olmayan bir haz verir. Taraftarları üzdüğümüz için özür dileriz klasik açıklamalarıdır.
her şeyi bir anda darmadağın eder. bu zat gelene kadar siz kendinizi pek çok şeye hazırlamış, belki de ayrılığın en zor günlerini (2 ay kadar) geride bırakmışsınızdır. tüm bu süre zarfında kendinize sözler verir, dönerse - ki dönmesini deli gibi istiyorsunuzdur, ama reddetmeye dair sözlerdir bunlar - ona nasıl kapıyı göstereceğinizle ilgili planlar yaparsınız.
diğer yandan bir daha asla onu görmek, onunla konuşmak konuşmak ve hatta sesini bile duymak istemiyor olabilirsiniz.
her daim ikilemde, her daim 'araf'ta gibisinizdir.
muhtemelen halen o şahıstan sıklıkla bahsediyorsunuzdur. fotoğraflarınıza bakıyorsunuzdur belki. her gördüğünüz yüzü onunkine benzetme, her tırtta onu hatırlama dönemi henüz geçmemiştir. arkadaşlarınız size onun nasıl bir orospu çocuğu olduğunu, aslında sizin onunla birlikte olmanızı hiçbir zaman onaylamadıklarını, sizi zaten hep üzdüğünü, iyi ki gittiğini, iyi ki bittiğini anlatır durular. siz manyaklar gibi hönkürerek ağladığınızda sizinle beraber ağlarlar. onların küçücük kolları sizin kocaman dünyanız olur ama yetmez. hiçbir yer, hiç kimsenin kolları onunkiler kadar dinginletici, ferahlatıcı olamaz. o huzura bir daha asla kavuşamayacağınız gerçeği tüm benliğinizi yerle bir eder.
yine de hayatın onsuz da güç bela ilerleyebildiğini kanıksamaya başlamışsınızdır. derken...
çıkagelir yeniden... o piç.
dönerse, yapacağınıza, söyleyeceklerinize dair kurguladığınız tüm sahneler darma duman olur. sadece "yapamam," diyebilirsiniz, "ya bana yine aynı şeyleri yaşatırsan?"
geri dönen şahsiyet zaten böyle söylemleri tahmin ederek döndüğünden size bazı sözler verir. onu tekrar kabul etmekten, onun kollarında yeniden huzura kavuşma sanrısından gayrı bir şey düşünemez olursunuz. devamı tahmin edileceği gibi dört olasılıkla gerçekleşir. 1- mutlu mesut yaşarsınız; gittiği yere kadar 2- aynı şeyleri yeniden yaşarsınız ve o yine gider (veya bambaşka bir sebepten ötürü gider) 3- bir şeyler olur, bir şeyler değişir, biter ve giden siz olursunuz 4- with or without you* durumunda araf hayatı yaşamaya devam edersiniz, her iki taraftan biri inceldiği yerden koparana kadar.
o an benim kalbimi fethedecek insandır kız olsun erkek olsun şu sıra buna ihtiyacım var
yok mu şöyle kırık hayatlar kitabını ( halit ziya uşaklıgil'in eseri) okumuş lisans düzeyinde bana tahlilini yapacak bir zat-ı muhterem
şimdiden teşekkür ederim .
tüm umutlarinizi yıkmışken tekrar gelip umut verir. iki ucu boklu değnek, affetsen hüzün affetmesen içini kemiren 'belki'ler. affedersin. ardından aynı şeyler yaşanır. kısır döngüdür.