normal olanıdır. napalım yani elimizi mi zikelim? ekonomik özgürlükleri olan ayağı yere basan insan için böyle şeyler problem değildir. idealistleri var ama onlar da ileride ''kocam bana hiç tatlı cümle kurmuyor'' ya da ''ilk önce kendi boşalıyor'' gibi aptal saptal libidosu yüksek kitaplara malzeme olması kaçınılmazdır.
çıktığıyla sevişemeyen hatta çıkcacak insan bile bulamayan kişilerin bok atmalarına maruz kalan insandır.
isteyen istediğiyle sevişirir, kimse ne??!
sen de bul sen de seviş; de mi müdür?!
+ aaaaaaaa!
- ne bağırıyon lan!
+ abi sağ elim bilekten çıktı!
- gel takayım..
+ ...
(çıktrot)
+ ah!
- oldu mu?
+ oldu abi ben bi 31 çekip geleyim.
- bende sözlüğe konuyla alakalı başlık açayım bari.
tavla mı oynasın çıktığıyla,yada güvercin mi beslesin cami avlusunda,ten tene değmedikçe bir ilişkinin zevki çıkar mı?şayet skor amacıyla değilde gerçekten hoşlandığı için flört ediyorsa insanlar birbiriyle sevişmek gibi güzel bir aktivite olabilirmi?
ilişkiyi yaşamak istediği gibi yaşayan insandır. etraftakilerin yorumlarına kulak tıkamıştır, zaten kimsenin üstüne vazife değildir böyle bir konuda yorum yapmak. hem belki önüne gelen herkesle çıkmıyordur. ömrü hayatında 2 bilemedin 3 kişiyle çıkmıştır, uzun ilişkileri olmuştur ve bu ilişkilerinde cinselliği de, seksi de yaşamıştır. bize mi soracaktır?
her çıktığıyla sevişen insan her türlü zührevi hastalığı kendine ve başkalarınada bulaştırmaya davetiye çıkaran insandır.
bu tip kişilerle yakın ilişkiye girmemekte fayda vardır.
kan basıncı yetersiz olduğundan, kan beynine kadar çıkamamış ve bacak arasında bir yerlerde toplanmış insandır. bir nevi sevişmeye programlanmışta diyebiliriz. evet.
sevişmeyi tabulaştırmamış insandır. ne var yani, hepimiz organizma değil miyiz? mesela konuşurken falan karşımızdakinin omzuna dokunduğumuzda da onun sembolik alanını ihlal ediyoruz. diş hekimi eliyle bize deep throat bile yapıyor sorun yok. jinekologlar daha da ileri gidiyorlar yine sorun yok. ama insanın sevdiği biri 2-3 cm derine indiği zaman sinir buhranları geçiriyoruz.
bu bağlamda ancak kendine öğretildiği şekilde düşünen, aksi söylendiğinde ağzını yuvarlak konuma getirip kafayı vücuda çekerek boynu yok etmek gibi bir refleks aracılığıyla "bu konuda duvar gibi sert tabularım var, zaten kafamın da bir fonksiyonu yoktur bu konularda, bak hatta vücudumla birleşiyor" diye belirtircesine "ama her sevdiğinle de yatamazsın ki canım" şeklinde sözler sarf ederek toplumun ve tabularının kölesi olduğunu, kendisine öğretilenin dışında bir dünyanın var olabileceğini bile aklına getiremeyecek kadar odun olduğunu her fırsatta dile getiren insanların ölesiye eleştirdiği kişilerdir.
bir de kızların birbirlerine bu sebeple takındığı tavırlar vardır ki insanın bunları gördükçe megafonla "gerizekalı! evet evet hanımefendi sen... tam bir gerizekalısın teşekkürler. kukk*" diye bağırası gelir. mesela 40 yıllık arkadaşından "kaşar olduğu için" uzaklaşan kızlar tanıyorum. daha da ilginci, kaşarlık misyonuna son verdiğini düşünmeye başlayınca yeniden en iyi arkadaşı oluverir. bunlar da din tarafından her fırsatta tecavüze uğrayan toplum gibi ikiyüzlüdür bu sebeple... ayrıca "kaşar" diye yaftalanan kızların diğerlerine oranla daha az yapmacık, daha samimi ve içten davrandıklarını hepimiz gözlemlemişizdir herhalde...
ayrıca her çıktığıyla sevişmeyen insan düşünülebilir mi? insan daha ne kadar samimiyetsiz olabilir acaba? yani anlamadığım nokta, insanın sevgilisi normalde en yakın olması gereken kişidir ve bununla sevişmeyeceksin de apartman yöneticisiyle mi sevişeceksin?
yani kısacası her çıktığıyla sevişen insan bence doğaldır ve sadece kendi aklına güvenir. bunu yapan her insan gibi toplum tarafından sevilmez ama sığır çiftliği kıvamındaki toplum kimin umrunda ki?