yersiz çıkışlarıyla haklı olan müşterilerin de kredisini tüketen, hakkını arayınların, durumuna düşmekten imtina ettikleri için hakkını aramaktan vazgeçebilmesine sebep olan ırk.
bir bayram arifesi, yaprak sarmaya yardıma gittiğim teyzemlerde akşam gelen telefonla cin atına binip, yağlı ellerimle, kafamda tülbent, ayağımda eşofman paçalarının içine sıkıştırılmış, dize kadar çekilmiş çorap üstüne açık terlikle bir hışım fırladım evden. hemen yan taraftaki marketten alışveriş yapan anneme manavdaki hayvanat zorla 3 tane kıvırcık satmaya çalışmış. annem "yok istemem çok o. bir tane ver" dedikçe "abla al bak üçü 1 milyona geliyor" demiş. annem de kalabalığında telaşı ile "e var bari, tamam" demiş. sonra bakmış ki ne kadar sarı, porsuk,pis kıvırcık varsa annemin poşette.
annem- oğlum bu çürükler için mi al dedin. istemiyorum al bunları
hayvanat, "köpeğin kemiği kaptığı gibi" bir tabir var ya hani hıhh işte aynen o biçimde poşeti almış elinden annemin.
annem- (şaşkın) sakin ol ne yapıyorsun
haynavat- (bağırarak) e almazsan alma be
annem-terbiyesizlik yapma, diyince bu hayvanat birden kudurmuş annemin üzerine yürümeye başlamış "ya bi git işine" diyerek bi el de havada. vuracakmış nerdeyse araya diğer elemanlar girmiş, müşteriler hayvanata kızmış falan. hayvanatı müdür almış içeri götürmüş. annem çıkmış eve gitmiş. evden teyzemleri arıyor, büyük olan kuzenimle konuşuyor, kuzen "ya hı tamam.sen dur arayacağım ben seni" diyip kapattı telefonu. rengi attı, "abla n'oldu?" diyoruz dudaklarını yiyor "yok bir şey". "yav n'oldu çıldırtma insanı abla söyle" özellikle benim korkumdan, sakin olmaya çalışarak, anlatıyor "x marketteki manavcı teyzemle tartışmış, el kaldırmış teyzeme. marketin numarasını istedi, şikayet edecekmiş" çok üzülmüş, çok dertlenmiş kurban olduğum anacığım.
allaaaaaaahh diye bir haykırışla ,bir hışımla çıktım gittim markete. önce sakin gibi görünmeye çalışıyorum. en yakınımda olan kasiyerin yanına gittim.
ben- az önce burda ne olay oldu
kız şaşkın. olmaması mümkün mü... karşısında kafada tülbent,elleri yağlı, dize kadar çekilmiş çoraplı, deli gibi biri var .
kasiyer- yok bir şey
ben- var bir şey vaaarr. elemanlarınızdan birisi bir kadınla tartışmış, el kaldırmış bi de vuracakmış ha?
kasiyer- ya teyze kızmış "çürük mal mı veriyorsun" diye elemanda yok falan demiş, öyle ufak tartışma"
ben- ufak ha. ufak tartışma da el mi kalkar? çürük mal istememiş kadın. istemiyor! zorla satamazsınız! elinden köpek gibi poşeti kapmak da nedir! elbette kızar kadın. haklı kardeşim. müşteriye böyle mi davranıyorsunuz! müşteri her zaman haklıdır!
canım yanıyor resmen. saçmaladım bir ara. millet bakıyor şaşkın. teyzem, kuzenler peşimde kimseye fırsat vermiyorum konuşmakta
kasiyer-size ne ki ?
ağzının ortasına yapıştırmamak için zor tutarak kendimi "annem lan o kadın benim. annem! nerde o hayvanat gelsin bana el kaldırsın.ufak ufak tartışalım. nerde lan o it" diye bağırıyorum.
"yok gitti" diyorlar. "müdürünüzü çağırın o gelsin"diyorum genç biri "müdür yok" diyor. *
koştum manav tarafına. ahanda eşgali bildirilmiş manavcı karşımda.
ben- sen misin o?
hayvanat- ne var be sen kimsin?
ben- az önce el kaldırdığın, annen yaşındaki kadının kızıyım.
hayvanat- ben değildim o.
utanmıyor da inkar etmeye, erkek olacak bir de...
ben- senin o kaldırdığın ellerinin parmaklarını teker teker kırarım. kimsin lan sen benim anama el kaldırıyorsun şerefsiz. öldürürüm lan seni...
sövüyorum,alev topuyum resmen. deli gücü mü dersin ayı gücü mü dersin öyle bir güç geldi. yakasına yapışıyordum ki teyzem girdi araya. hayvanatla aramızda... kollarını açmış, bir lokmacık, minnacık teyzem..."dur kızım, etme kızım. kurban olim dur"
3-5 müşteri, personeller şaşkın şaşkın bize bakıyor, birkaç kişi araya giriyor, müşteriler hayvanata tepki gösteriyor, beni sakinleştirmeye çalışıyor falan...
kuzenler bir yandan hayvanata sövüyor bir yandan beni tutuyorlar. öldürseler kanım akmayacak. zangır zangır titriyorum, bayılacam sinirden. teyzem aldı devri, o başladı sövmeye. götürmüşler o ara hayvanatı saklıyorlar benden. ben nefesimi toparladım sayıyorum. "nerde o it? ulan yıkacam bu marketi başınıza. başınıza gelecek var. benden bilin ne geliyorsa başınıza. allah belanızı versin."
sonra evde buldum kendimi. nasıl götürdüler hatırlamıyorum. herkes korkmuş, sinirli... sakin olalım, sakin ol" diyorlar."kimse duymasın. abimlere söylemeyelim başlarına iş açmayalım" mantıklı düşünmeye çalışıyorum, haklılar. bir duysalar hayrı yok bu işin sonunun.
birkaç gün sonra bir sakinlik var merkette. o hayvanatta yok ortalıkta. daha ertesi gün daha sakin. bir hafta geçmedi marketteki toparlanıyor. uğradım bir ara. "n'oldunuz"dedim. market kapanıyormuş. günlerce dua ettim ettiklerini bulsunlar diye.
"ahım yerini buldu. benden bilin"dedim az da olsa içimin yağları erimiş şekilde.
yani ben haklı bir müşteri olarak terör estirdim orda he? evet. bir kadına -anneme- el kaldıran, üstüne yürüyen bir hayvanata, onu savunan personellere sövdüğüm için terör estirmiş oldum...
nasıl dolmuşum be. tam şu an,şimdi, birden saçma geldi silmeyi düşünüyorum ama silmeyeceğim, silmiyorum.. boşuna mı yazdım ya bu kadar. ellerim ağrıdı. o anı bir daha yaşadım resmen.
ticaret ahlakımız bu düşünceyle zamanla yok oldu. eskiden müşteri bi mekana gittiği zaman oranın kurallarını bilir ona göre tavır takınırdı. zaten böyle oluncada insanların kendilerini bulabilecekleri mekan sayısı daha fazla olurdu. günümüzdeyse mesela; adam türkü bara gidip, pop şarkısı çalmasını kafasının şiştiğini söylüyor. olmaz deyincede vay efendim ben müşteriyim haklıyım teranesini çalmaya başlıyor. ticaret bu değildir veya bu olmamalı.
(bkz: herkes haddini bilecek)
Sonradan görme yada doğuştan zengin kompleksli,karşıdakini aşağı gördüğünü her haliyle belli eden şımarık hayatta her istediğine sahip olmuş tipik burjuva insanı. Günün yorgunluğu üstünde olan bir satış sorumlusuna neden gülmüyorsunuz diyip özür dilendiği halde ben haklıyım çerçevesi altında müdüre kadar şikayet etmiş yeri göğü inleten şımarık kendini ve haddini bilmez saçları tek tek yolunası müşteri tipidir. Yolmak sevaptır.
gittiği her kurumda işini yaptıran müşteridir. sen kibar konuşursun kimse tınlamaz, adam bağırır çağırır abi gel sakin ol bakalım derdin ne söyle ben yardımcı olayım diyenler etrafında dört dolanır.