egemenlerin faşizmle yoğrulmuş kitlelere söyletmeyi çok sevdiği ifade. bu sayede sınırsız ve sorgulamasız bir insan kaynağı mermi gibi harcanabilmektedir.
doğrudur. her türk aynı zamanda erkek, yiğit, gözüpek, müslüman, tercihen sünni, heteroseksist, üçgen vücutlu ve ille de şahan bakışlı da doğar. aferindir ona.
her türk asker dogmaz, her türk özgür dogar, özgürlügü ve dini için ölmekten çekinmez, özgürlügüne saldıran bir ibne gördügü zaman silah kullanmaktan çekinmez.
herkesin silahlı olduğu orta asya kabile sistemine de atıfta bulunan slogan. daha sonra ordu kurulmuş ve kabile üyelerinin ellerindeki silahlar toplanmıştır.
orta 1 ve orta 2'de beden derslerinde yuruyus ve kosu yaparken hece hece bagirdigimiz cumle. butun semt uyanir, balkondan bayraklar sallanmaya baslanirdi. cok bagirirdik.
bazı türkler ibne doğabiliyor onları ne yapacağız sorusunu akla getiren şey. ayrıca ibne asker olabilir mi? olursa ne görev verilebilir ? gibi sorular da akla gelmektedir mütemadiyen. elbette şu anda onları askere almıyorlar. ama her türk askerse o zaman onları da askere almak gerekir.
belki ulus olarak kabullenebileceğimiz bir söylem olabilir ama şahsi düşünecek olursak, pek de öyle değil. nedendir bilinmez her daim askerlik olayından çekinmişimdir, sanki bir şeyler olacakmış gibi, evet aslında deliler gibi de korkuyorum, orda olma hali, yapılacakların hali, ne bileyim önlenemeyen terör olayları, sanki başka bir şey yapsam daha verimli olurum gibime geliyor. anlamıyorum, anlatamıyorum da.
vatan hayinlerini yıldırmak isteyen kahraman vatan evlatlarına söylenmiş bir söz.ben de bir vatan hayini yani bölücü olduğum için yani bu söz beni ve benim gibileri yıldırmak için söylendiğinden cevabımı vermek istiyorum hem de uludağ sözlük vasıtasıyla (kıymetimi bil lan sözlük): anneeaa çişim geldiiee
zorla, geleneksel kurguyla zihinlere nakşettirilmiş sözdür efendim. sokakta dönen "nasıl askerlikten yırtsam... çürük alabilir miyim acaba... bedelli de çok pahalı..." gibi sohbetleri bilmeyen, görmeyen, etmeyen yoktur sanırım: nasıl olmasın bu sohbetler? alıyorsunuz 22 yaşında, ömrünün en verimli çağında bir genci, tam 15 ay, dayaklı, hakaretli, ana avrat küfürleri olan bir "teste" tabi tutuyorsunuz. ömrünün en yaratıcı çağında, zorla şınav mekik çektiriyor, silah tutturuyorsunuz... akıl ve vicdan sahibi kim ister bu durumu?
düşünüyorum, mesela neden "her türk asker doğar" yerine, "her türk bilim insanı doğar" demiyoruz? neden bu kadar askerliğe atıfta bulunuyoruz ki? bize osmanlı'nın elalem bilimsel-teknolojik devrim yaparken, askerlikten başka bir şey düşünemediği için sefil duruma geldiğini öğretmediler mi? dünyada, militarizmle bir arpa boyu yol almış tek ülke var mı? neden, askerlik siyasetin, felsefenin, bilimin çok daha üstünde türkiye'de? neden türkiye kitap okuma oranından, bilimsel makale yayınlamaya, oradan eğitim ve sağlığa pay ayrımada dünya sıralamasının sonlarına oynarken, silah alımında hep ilk beşte? bu şekilde müreffeh bir ülke olacağımıza inananlar mı var yoksa?
tüm bunları anlamak için -20 derecde askerlik mi yapmak lazım? şart mı bu? herkes -20 de askerlik yapıp öyle mi konuşmalı? normal olanı 22 yaşında bir gencin kitap okuması, internete girmesi değil de -20 de askerlik yapması mıdır? bu kadar mı kabullendik bize nakşettirilen kurguları?
-20 derecede götleri donmayıp klavye başından entry girenlerin hiç bir zaman anlayamayağı söz. ya üzerinden espri yaparlar yada felsefe malzemesi olarak kullanırlar. zaten bunlardan öteye gidemedikleri için bu söz onlara anlamsız gelir. öteye daha öteye.
