hayatta karşılaşılan herşeyi dini kavramlar ve bakış açısı ile açıklamaktır. sanırım alışkın değilseniz bundan sıkılabilirsiniz. dindar olmak sonucu gerçekleşen hadisedir.
ilgili bir yiğit özgür karikatürü:
------------------------------------------------------------
adam: ya şu mavi ay'da oynayan sekreter kızın ismi neydi?
imam: din...
adam: dur be sende herşeye din din!!
------------------------------------------------------------
bilmeyenler için dipnot: eskiden trt 1'de de oynayan mavi ay adlı dizideki kızın ismi dyn'di.
kendi sözüne kendisi inanmayan. bir şeylere dayatma gereği olan insanların eylemi. bu sadece dinle açıklamakla da sınırlı değil. iyi yazarlara... iyi düşünürlere de dayar bu tür insanlar laflarını...
din her şeyi açıklamaya çalışır dolayısıyla birisinin de bir dinle her şeyi açıklamaya çalışması normal ama önerilmez,bir şeyleri anlatmaya çalışırken başka yollar da denense daha sağlıklı olur.
dinin insanı rahatlatan ruhanî bir yapı olmasından dolayı bu rahatlamayı devam ettirip her soruya din ile cevap verme durumudur. bilimsel sorular ve cevaplar insanın aidiyet kavramını, inanç kavramını ciddi şekilde örseler. bu yüzden inancı zayıflatabilir. hem strese girip o paradoksla yaşayacağına, insan, gidip birine inanır ve daha fazla kafasını bu işle kurcalamaz. stresten kaçmak demektir yani basit ve genel anlamda...
pozitif bilimler dediğimiz, insanın bulduğu bu kavram ise aslında öyle din ile göründüğü gibi bıçak gibi ayrılmaz, çünkü ikisini de insan bulmuştur. sadece dünyevi işlerde pozitif bilimlerle ilgilenen kişi, gerçekten de "yaratıcı" olabiliyor ve dünyevî veriler koyuyor. bakınız burda yaratıcı oluyor dedim, yani dinen bahsedilen o "allah bize nefesinden üflemiştir"in etkisini görebiliyoruz!
ayrıca din ile açıklanmaya çalışılması her şeyin, aslında insanın ne kadar aciz olduğunu gösterir. adam nerden geldiğini bilmiyor, dini kitabından vesairesinden bunu açıklayıp rahatlıyor. tamam bu böyledir diyip kesip atıyor. ona körükörüne de inanıyor.**
bu işin bir de sosyolojik tarafı var. eğer dini toplumda koyu yaşatırsanız, insanların toplu halde dini doğru uygulaması ütopyadır*, insanlar sapıtır, aslında felsefi açıdan bakıldığında o üstün yorumları kelâmları duyamazsınız. çünkü insanoğlunun 3te biri bu yetiye sahip olmadan doğuyor*! bu durumda herhangi bir dinin fanatikliğini yapmak, topluluk halinde yaşayan insanların toplumsal zekasını, yani en düşük yetisini kullanması ile sonuçlanır. bu da hep bahsedilen gericiliğe işarettir.
insan hiçbir şeyin fanatiği olmamalıdır... yani belli bir mesafe koymalıdır.
ama bu kontrolsüz kitleyi yönetmek lazım?? bu da yönetim tarafı işin... işte o zaman diktatörler ya milliyetçiliği ya da inancı kullanıyor bu durumda. çünkü ikisi de insanın en temel, en alt düzeydeki tabusudur. burda insanları kullanıp, ses çıkarmamasını isteyenler tarihte sık görüldüğü gibi din öğesini pompalamışlardır ki insanlar isyan etmesin! biz onlara 4-5 katı fiyatından benzin satalım gıkı çıkmasın. gelir vergisi alalım %15 ve her ay maaşından zart diye keselim. sen üretip değer yaratırsın, bunun karşılığı paradır ve buna devlet sanki kötü bir şey yapmışsın gibi ceza anlamında büyük bir miktarda vergi alır. dikkatinizi çekerim bu komünizmdir! çünkü %5 daha gelir vergisi alınsa, sscb'de lenin zamanındaki vergi politikasını uygulamış olacağız! kapitalizmde vergiler düşük olur! bu demek oluyor ki biz komünizmle yönetiliyoruz... neyse sinirlenip konuyu dağıttım yine... ..işte uyanık bazı insanları toplumu bu şekilde yönlendirip kanalize ediyor. o yüzden dini her şey ile açıklamak biraz tehlikelidir de. yanlışa ciddi mahal vermiş oluruz. **
Dininin ve inancının hakkını verebildiğinin bir göstergesidir. Tabi sadece söz ve açıklamalarla bitmeyip uygulamaya da geçiliyorsa. çünkü inançlar sadece içsel değildir, hayatımızın tümüne yansır(yansımalıdır).
örnek 1:
- günaydın...
+ niye adam gibi selamünaleyküm demiyon lan?
- ne farkeder ki abi ikisi de selamlama işte...
+ biri allahın selamı olm.
- ?!*é@*}(/&$!!!!
örnek 2:
- hiii alican bi daha sol elinle yemek yediğini görmicem.
+ ama anne...
- sus! cevap verme anneye. peygamber de sağ elle yerdi. günaha girme boş yere.
+ ?!!?!?!
örnek 3:
(pazarlama ilkeleri dersinde, bir özel üniversitede geçen konuşma)
+ şimdi çocuklar biliyorsunuz ki, kadınlar, erkeklerden daha kolay etkilenebildiği için, reklamlarda genellikle kadınları ve kadınlığı öne çıkaran öğeler kullanılmakta. bu nedenle ki---
- neden peki hocam?
+ ne neden?
- kadınlar neden erkeklerden daha kolay etkilenebiliyor reklamlarla?
+ allahın işi.
- !#$[¨|/&+!é>@@@!!!!
hintli tarafından yapıldığı takdirde öküze sorulmasını gerektiren açıklama dizisi.
globalleşme sayesinde artık tüm dünyada öküzce yapılan açıklamalar mevcuttur.
(bkz: ahmedin öküzü, bakar iki gözü.)
herşeyi kuranla çözeceksek pozitif bilimlere, üniversitelere, bu kadar çok akademizyene ve okuyan yüzbinlerce öğrenciye ne gerek var sorusunu sorduran görüştür.
binlerce sayfalık makalelerle ancak açıklanabilen olguları bile hepsinin dinde birkaç cümle ile şüpheye mahal vermeyecek şekilde anlatıldığını savunma aymazlığıdır.
