bazı güzel alışkanlıklar edinebilmiş iyi insandır.
kendisine günaydın diyor ve şu harika şiiri gönderiyorum.
"
Yanik sekerim sert, hayatsa daha berbat,
ikisinin de ayni kagittan çiktigini unuturdum
unutmasina da, ben tuttum birini sevdim,
hayati nasil sevdiysem onu da öyle sevdim: Tarçin Kokulu Kız, Carmen, Ay Carmela...
O nane likörüne bayilirdi ama, ben onu
sicacik bir kahvenin dumanina benzettim,
o da beni birine benzetmis olmali ki, tuttu
ask derdine düstü, simdiyse terketme sevdasinda!
Ask dünyaya bizden önce gelmis de erkenden
açmis gibi dükkanini, onun kokusuyla tanidim
aktarlari, aci sözlerini askin tuzu biberi saydim,
onun huylariyla karsilastim eski tuhafiyelerde:
Aynali Pasaj, Bonmarse ve Altin Dügme...
Biri birine uymayan binbir huy, binbir çesit,
bir dükkana rastladim duvar tas, kapi kilit,
ne tatli sözlerim açabildi ne iyi huylu siirim,
karamela dükkani oldugunu en sonunda ögrendim!
Simdi yanik sekerim sert, hayat ondan da dert,
ben zaten tiryakiyim, ayrilik asktan da berbat!
'büyüyünce uzun boylu olacaksın' diye kandırılan çocuktur. inanmasındır.
bendim o insan, iki metre boyun hayaliyle yaşadım endokrin doktorum 'artık boyun uzamaz' diyene kadar. sonra bir baktım bir buçuk metreyim, sütten de soğumuşum.
Kısacası, içme amk her sabah bir bardak süt içen insan.