son zamanların en gözde olayıdır. efendim geçenlerde nihat doğan'ın da açıklamasında duyunca sinirlerimi zıplatan durum. yok efendim nihat doğan siyaset'e atılmak istiyormuş. esra ceyhan kadın ve aileden sorumlu devlet bakanı olmak istiyormuş, yok ibrahim tatlıses bağımsız milletvekili olmak istiyormuş da muş muş.yok ebenim amı ali sami
bir kere nihat doğan senin eğitim ne? diplomasiden anladığın ne? bilgi birikimin ne? geçmişte ne gibi elle tutulur başarıların var? ibrahim tatlıses daha türkçeyi bile anlaşılır şekide kullanamayan, cıvık, her türlü pislikde adı geçen ayrıca karı düşkünü ne idüğü belirsizin tekidir. aynı nihat doğan soruları tarafımızca kendine de sorulmaktadır. 2 şarkı söyledin diye ülke yönetimine mi sokalım? ayrıca bu ülkede yetişmiş o kadar dimağ varken siz kimsiniz.
esra ceyhan hanım efendi ise iki tane aile dramı ile uğraştı diye ülkenin bakanlık görevini işgal etmeyi düşünüyorsa " anasını da alıp gitsindir". ulan millet boşuna eğitim alıyor, boşuna kariyer yapıyor. çıksın bi sabah programı yapsın iki aile dramına cık cık cık çeksin ertesi seçimlerde bakan olsun. ne ala memleket. birde şuraya çıplak uzanalım isteyen varsa.
zaten dtp lilerin mesliste fazlaca yer işgal etmesi can sıkan hadiseler arasındır. zaten mecliste yeterince gereksiz insan mevcuttur. (bkz: osman yağmurdereli). zaten hükümet kendini bilmezlerden kuruludur. iyice boka batalımdır. afferindir.
ülkenin geleceği hakkında insanı korkulara gark eden durumdur. kapasitesiz insanların ülkeyi batırması bir yana, kötü ellerde korkunç emellere alet edilebilir bir kurumdur meclis. memleketi temsil etmektedir.
her önüne gelenin meclise girmesinden kaynaklanan durumdur. kendilerini seven bir kitle vardır *, bundan aldıkları cesaretle * zaman zaman hepsinin böyle dandik çıkışları olmuştur. kim oldukları değil , hangi partiden aday oldukları önemldir. osman yağmurdereli isimli şahıs adalet ve kalkınma partisinden ilk sıralarda aday olmasaydı seçlebilir miydi? işte yalakalığın temelinde bu yatmaktadır. sanki yaptığı işi doğru yapabiliyormuş gibi , uzatılan mikrofonun gerçekten bir fikirlerine saygı duyulduğu için uzatıldığını sanmasından kaynaklı cahil cesaretidir. amaç ülke faydasıysa eğer , sen elindeki imkanlarla ne kadar faydalı oldun? niyet açıktır ve ' banane banane ben de yiyeceğim işte.' cümlesinde dizilidir. kimi zaman ego kimi zaman cep doyrulmaya çalışılır. ülke mi? yedik biz onu.
akabinde meclis kendini bilmez bir kaç yavşağın sağda solda özgür platform adında gayriresmi örgütleri savunmalarını doğuran olaydır. evet akp sağolsundur ki kendine yakışan bir meclisde kendine yakışır muhalefetlerle birliktedir. fazıl say'a o kadar kızmamıza rağmen adama bir an olsun hak vermemize sebebiyet vermiş durumdur.