Bazen çok eğlenceli gelir insana anı dinlemek ama zamansızsa da hiç çekilmez. Başlıkta söz edilen kişi zamanlı, zamansız; gerekli, gereksiz her olaydan sonra anı anlatan kişilerdir.
Şimdi şöyle olur efendim
Bazen zevkli gelir dedik ya. işte o anlardan biri;
sıkmadan karşısındakini güzel güzel anlatır .
+Ya bugün arkadaşla yazılıda kağıtları değiştirdik. Manyak hoca görmedi ama ne oldu? Hiç bir şey yapamadık. Hangi akılla kağıtları değiştirdiysek. Zaten ikimizde hiç bir şey bilmiyoruz. Boşu boşuna bir sürü heyecan yaşadık.
-* ya benim yaşadığıma ne demeli.
Her yazılıda çaprazımda oturan arkadaşla biz hep farklı grup oluyoruz. O a grubuysa ben b grubu oluyorum. Öyle denk geliyor. Yine yazılı oluyoruz biz bu sefer plan yaptık. Ben hemen arkamdaki arkadaşla kağıtları değiştireceğim aynı grup olacağız. Yazılı başladı. Her şey güzel. Ben arkamdakiyle kağıdımı değiştirdim plan güzel işliyor. Çaprazımdaki arkadaşa baktım ki bana sonucu söylesin. o da ne! Gruplarımız farklı. Hoca yanlış dağıtmış kağıtları. Meğer ikimizde aynı grupmuşuz ama ben kağıdımı değiştirince farklı grup olmuşuz. Yani ilk defa böyle bir şans elimize geçti biz ne yaptık.
+Abi valla senin olay daha kötüymüş.
Bazen zamansızca anlatmak insanı çileden çıkarır. işte böyle olur;
Saat: sabah 7.
Yer : otobüs.
-Aaa hayrola senin ne işin var otobüste.
+Hocam sorma servisi kaçırdım. Otobüsle gelmek zorunda kaldım.
-aa birşey olmaz cağnım birgün de otobüsle git.ama allahtan otobüs erken gelmiş.geçen ben 1 saat otobüs bekledim. Donmuştum resmen. Zaten işe geç kaldım orasını boş ver ama titriyorum böyle. Biraz ısınırım diye büfeye girdim. Büfede de sigara falan satılıyor. Ne yapıyım boş çıkmak olmaz. Aldım bir sigara. Bekliyorum hala gelmiyor. Çıkarttım bir sigara içtim. O günden sonra sigaraya başladım. O soğukta bekledim ya hani hasta oldum. Öyle bir öksürüyorum ki sorma. Doktora gittim. Doktor bana sordu kaç yıldır sigara içiyorsun diye. Şaşırdım . ne sigarası doktor. Daha dün başladım. Bu sefer de doktor şaşırdı. Senin çiğerler en az 10 yıldır sigara içiyor be adam dedi. Üzüldüm. Hatta çok üzüldüm. Üzüntüden saçlarım döküldü. 1 ay içinde işte böyle azcık saç kaldı. Kalanlarda zaten beyaz. Dedim doktora gideyim bu kadar hızlı saç mı dökülür. Gittim . doktor dedi stresten .aman doktor dedim. Ben zaten saçlarım dökülüyor diye strese giriyorum. Strese girdikçe saçlarım dökülüyor. Sonra ...
+abi benim inmem lazım.
-niye. Daha gelmedik işyerine.
+yok abi devamını taksiyle gideceğim.
-taksi mi? Sakın. Geçen taksiye bindim.yol boyunca abuk sabuk şarkılar çalıyor. Dedim kapat şu şarkıları. Şoför öyle bir baktı ki tamam dedim kalsın. 5 dakika geçmemişti ki...
Kim ne derse desin benim sevdiğim insan tipidir. Karşınızda sizle hiç konuşmayan, öyle sohbetin tıkanmasını sağlayan bir insan mı istersiniz yoksa böyle bir insan mı?
Şahsen ben başkalarını dinlemeyi, onların hayat hikayelerinden kendime paylar çıkarmayı; konuşup kendi dertlerimi anlatmaya tercih ederim. Ayrıca bu tip insanlar samimi olurlar genelde. Onların yanında kendinizi daha rahat hisseder, konuşma kesildi diye kasılıp kalmazsınız. Neyse sen anlat ben dinliyorum *
dolu insandır,görmüş geçirmiştir yaşadıklarından keyif almıştır diğer insanlara da aktarmak,eğlenmek eğlendirmek istiyordur ki çoğu zaman öyle de olur.
Hadi arkadaş hatırına dinleyelim deseniz de, sizin anlattığınız şeyin son harfi ağzınızdan çıkar çıkmaz ortama ışık hızının karesi hızında atlayıp "o da bişey mi, bigün ben..." diye lafa başladığında insanlığınızdan utandıran adamdır. Siz ne anlatırsanız anlatın, uzay mekiğinin fırlatma rampasını elinizdeki tek alet olan ağzı iyice yamulmuş kontrol kalemiyle tek başınıza 72 saatte yapmış olun, "o da bişey mi" dir mutlaka, o var ya o, o vatan evladı, uzay mekiğininin fırlatma sistemini bağırsaklarını bozduğu bigün klozette kamp yaparken tuvalet kağıdına bokuyla çiziktirivermiştir, o derece yani! O kadar müteşekkil ve mütekamildir. Evlerden ırak lan!
şahsım tarafından sevilen insandır. yaşadıklarını hatırlamak büyük meziyettir çünkü. eğer insan sürekli bir şeyleri hatırlayıp dillendirebiliyorsa tebrik etmek lazımdır.
Yarım sezon kadar böyle bir beyefendinin yapımcı olduğu bir işte çalıştım. Hem ülkenin en güçlü medya figürlerinden biri oluşu hem de doğuştan baskın kişiliğiyle her itirazımızı "ama olur mu canım benim böyle bir tanıdığım var" gibi cümlelerle savuştururdu. Başlarda sosyal çevresinin genişliğine veriyorduk ama zamanla işine geldiğinde hikaye gibi uydurduğunu anladık. Epey mavrasını yaptık tabii ama anlaşabilmek, ikna edebilmek ne kadar zordu duvarlar şahit.
Velhasılkelam, kolpacı insanlar olur böyleleri. Kimi iyi saklar, kimi erken patlar.