--spoiler--
bir şiir olamadım kafiyene uyamadım
sen kaçtın ben kelime bulup seni tutamadım
boşalttığın yere ne koyduysam dolmuyor
dakika başı bir of içimden hiç eksik olmuyor
her neyse işte özledim seni.
--spoiler--
sözlerinin vedat sakman'a ait olduğu, leman sam'ın seslendirmesiyle cennet havası yaşatan ama, içinizi acıtan bir şarkı olarak ortaya çıkar. bitmiş ve bitmeye yüz tutmuş duyguların dile gelmişliğidir.
sözlerinin vedat sakman'a ait olan, leman sam'ın seslendirmesiyle cennet havası yaşatan ama, içinizi acıtan bir şarkı olarak ortaya çıkar. bitmiş ve bitmeye yüz tutmuş duyguların dile gelmişliğidir.
redd'in beni garip bir hayal dünyasına sürüklediği şarkısıdır. adamlar nasıl yazmışlar bu sözleri nasıl ağır bir bunalım sonucu ortaya çıkmış bilinmez ama şarkı dinlendiği zaman ağır bir vakaya dönüştürüyor insanı.
leman sam ve vedat sakman'ın beraber yorumladığı muhteşem şarkı. her aşkın sonsuza dek ''biz'' zamirinde bulunamayacağını; bazen benlik hissiyle onu ağırlamak gerektirdiğini öyle güzel anlatmış ki bizdeki ötekiye..
Redd softcore konserlerinde Özge fışkın, Şebnem Ferah ve Pamela ile düet yapılan şarkı. Kanımca en güzel versiyonu özge fışkın ile olanı. Şarkı zaten tek başına çok vurucu. Bir de Özge Fışkın'ın o muhteşem sesi eklenince daha bir güzel olmuş.
"biraz gevşetebilsem
göğüs kafesimi
dokunup durdurabilsem
attığın yeri
boşalttıgın yere
ne koyduysam dolmuyor
dakika başı bir of
içimden hiç eksik olmuyor.."
redd grubuna ait olan, keşke hiç yazılmasaydı ve hiç dinlemeseydim dediğim aşmış, noktalamış eser. zamanının çoğunluğunu müzik dinleyerek geçiren birisi olarak şu yaşıma kadar hiç yoksa binlerce farklı şarkı dinlemişimdir. rock müzikten tutun, türk sanat müziğine kadar dinleyipte günlerce etkisinde kaldığım bir çok şarkı oldu. fakat hiç biri bu şarkı kadar farklı etkilememişti beni. gecenin bir vakti bilgisayarın başında şarkı dinlerken youtube'da bu şarkıyı gördüm. ne grubu biliyordum ne de bu şarkıyı duymuştum. dinlemeye başladım. çok basit cümlelerden oluşan bir şarkı, beni perişan etmişti. bir şey düşünemiyor ve salakça boş gözlerle odamın tavanına, perdeye, dolaba, halıya ve monitöre bakıyordum. defalarca dinledim, her dinlediğimde daha çok etkilendim. ertesi gün bu muhteşem şarkıyı bazı arkadaşlarıma gönderdim ve beklediğim cevapları maalesef alamadım. nasıl olur, demek ki dinlemediniz dedim. gün içinde onlarca kez tekrar dinledim. daha sonra olur da bıkarım korkusuyla bir müddet dinlemedim. şarkı kadar etkili olan bir diğer unsur şüphesiz klibiydi. aman allahım o nasıl bir klip öyle? daha önce çok güzel şarkılara saçma sapan klipler çekilerek şarkılar heba ediliyordu. ama bu şarkı ve eşsiz klibi birleşince ortaya kalp sıkıştıran bir eser çıkmış ve vazgeçilmezim olmuştu. sonradan farkettim ki bu şarkıyı dinledikçe daha çok seviyorum ve her dinlediğinde daha önce dikkat etmediğim enstrümanların seslerini duyuyordum. gelelim sadede, sezen aksu'nun çok şarkısında ağlamışımdır, neşet ertaş'ın çok şarkısında perişan olmuş ve erkan oğur'un çok şarkısında tekrar özlem duymuşumdur. metallica ile az böğürmedim, loreena mc kennitt ile az uykuya geçmedim, the cure ile az isyan etmedim. onca dinlediğim yerli ve yabancı eşsiz şarkı arasından sadece bu şarkı ne zaman duysam beni hareketsiz bırakır... hani derler ya dünya'ya her yüzyılda bir eşsiz bir lider gelir diye, bunu müziğe indirgersek en azından kendi adıma şöyle diyebilirim; her neyse gibi bir şarkı bir daha yazılamayacak, bir daha asla notalar böyle tılsımlı bir dizilişe sahip olmayacak, ben bir daha asla bundan daha çok sevdiğim bir şarkı dinleyemeyeceğim. hayattaki rolüm bu gün her neyse ve gelecekte her ne olacaksa olsun, bu şarkıyı her duyduğumda neyi kaçırdığımı bilip, onun için özlem duyup ağlamamak için gözlerimi tavana dikeceğim.
şebnem ile duet yaptığı halini an itibarıyla ilk kez dinliyor olmakla beraber beğendiğimi belirtmek istiyorum. ayrıca melankoliye hiç ihtiyacım yokken alttan alttan yükleme yaptığını fark etmemiş değilim. yani bu durumda psikolojisi bozuk biri için ne denli etlili olur siz düşünün. ya da düşünmeyin sikime kadar nihayetinde. haydi bakalım...
...ve ben artık seninle yapamıyorum
bir tanem, elimde değil
istesem de, istesem de yapamıyorum
ve sana dokunmak gelmiyor içimden
aşk sözlerin batıyor
sarılsan da, yalvarsan da seni duyamıyorum...
kelimesinden önce anlatılan cümlelerin anlamının olmaması ya da " unut onları " gibi cümlelerin kısaca tek kelimeye sıkıştırılmış halidir. ve siktir et ile eş değerdir nerdeyse.
içinizde bir yerlerde sakladığınız yaralara dokunan, onları anında kanatan, alıp götüren bir şarkı. zamanı durduranlardan ve her dinlenildiğinde bir parça daha alıp götürenlerden.