öncelikler bakalım bakalım belirli terimlere göz atalım.
iç savaş ne demekmiş? iç savaş, bir devletin kendi toprakları içeresinde belirli bir görüş, düşünce, dil, din, ırk, mezhep gibi ayrımlar, sorunlar veya fikir uyuşmazlığı gibi sebepler sonucunda halkın kendi kendine ve kendi devletine karşı savaşması durumudur.
fransız ihtilali ne demekmiş? fransız ihtilalinin başı ve ortasını geçerek direk sonuca varmak istiyorum. zira önemli olan sonuçlarıdır ki bir çağı kapatıp yenisini açmış, dünya düzenini kökten değiştirmiştir. en önemli sonuçlardan biri milliyetçilik ilkesine bağlı olarak ulus devletlerin kurulması, çok uluslu devletlerin parçalanması oldu. özellikle osmanlı gibi devletler en büyük zararı gördüler. her etnik grup kendi devletini kurmak istedi, kurdu.
kürtlerin etnik grup olup olmadığı, türklerden mi, araplardan mı, perslerden mi gelip gelmediği araştırıla dursun; üçlü ve ikili kombinasyonlar üretile dursun; türkiye cumhuriyeti içeresinde yer alan kendilerini soyutlamış bir topluluk olarak göze çarpmakta olup özellikle bulunduğumuz zaman diliminde son derece milliyetçi bir çizgiye girmekteler ki bunu hem kurdukları bir takım örgütlerle hem de kurdukları siyasi partilerle misal dehap, hadep, dtp gibi gerçekleştirmekteler.
işte başta verdiğim açıklamaları şu yüzden verdim. eğer türkiye cumhuriyeti olası bir türk-kürt iç savaşına dahil olduğunda, hangi kürt toplumuna ait bireyin fransız ihtilalinin getirdiği duyguları es geçerek gerek kendi vatanına gerekse türklere baş kaldırmak yerine onu savunmayı seçecek merak konusudur. zira çok zor bir seçim olmasa gerek. çok büyük bir oran kürt toplumunun yanında olacak, türk-kürt karma aileler ile aynı devletinin bulunduğu durum gibi kendi içinde savaş misali tartışmalar-kavgalar yaşayacaktır.
kısa bir örnek ile türkler ve kürtler açısından son derece değerli yazımı bitirmek isterim. eski yugoslavya'nın dağılma sürecinde sırp-hırvat karması bir ailenin oğlu çetniklerin sınıfına katılır. şehre sırp ordusunun dolayısıyla çetniklerin girmesiyle birlikte kendi hırvat babasına ilk kurşunu sıkacak olan yine kendisidir. anlattığım olay hırvatistan-karlovac'ta yaşanmıştır.
türkiye cumhuriyeti için askerlik yapan kürtlere hakarettir. ülkenin çeşitli yerlerinde türklerle kürtlerin vatanı uğruna birlik olup bölücülere karşı savaşarak kuru ekmeği paylaştığını bilmeden sarfedilen cümlelerden biridir. genelleme yersizdir.
faşist yaklaşımda olanların bir etnik grubu toptan olumsuz yaftalama ifadesidir. hem kürtlere devamlı bu gözle bakacaksınız, aşağılayacaksınız; hem de ayrım yapmıyoruz falan diye atıp tutacaksınız; niye şikayet ediyorlar diyeceksiniz; çelişkidir.
(bkz: minik ırkçının minik hayalleri)
(geçmişte kürtlerin de 1.dünya savaşı, kurtuluş savaşı gibi savaşlarda ordumuzda savaştığı hatırlatmasını yapmakta da fayda var.)
sözlükte şu ana kadar gördüğüm en doğru tespitlerden biri.
otobüsü molotoflayanlar izlandalılar,
30 yıldır çarpışanlar kamboçlar,
elektriğini kesen memuru kurşuna dizenler zelandalılar olsaydı yanlış olurdu.
kürtleri bu hallere getirenler biz değilmişiz gibi birde onları vatan haini ilan etmek yanlıştır.bundan 5 yıl önce kürtleri değişik yaratıklar olarak bilirdim meğerse tanıyacağım en iyi kalpli insanlarmış onlara bunlarıda sordum babası askerdeyken wc suyu içiren komutanlar sokakta kürtçe konuştukları için içeriye atanlarda bizlerdik.ordaki insanlar cahildi saçma sapan fikirleri ve silahları ellerine veren başkaları oldu tabi ki. bu bahsettiğim kürtler terörist oldu ama hala içlerinde bozulmamış olanları var ama bence her kürt potansiyel vatan haini değildir.