Bizim akrabalar işte..
Çok kalabalıktır ve hepsi senin işini senden
marangozun işini marangozdan
ülke ekonomisini maliye bakanından
banka faiz hesaplamasını banka çalışanından
mimari projeyi mimardan
her zaman daha iyi bilen ve doğru verdiğiniz bilgiye itimat etmeyip kendi bildiklerini size öğretmeye kalkan,size seçme şansı verilmeyen doğuştan kabul ettiğiniz insan toplulukarı.
sosyolojinin merkezi, ne yenip ne yenmemesi gerekiğini herkesten iyi bilen, yeri gelince bir dönem nasa'da çalışmış gibi yapan akrabalardır.
+ ya aslında zeytinyağı ve fındıkyağını önüne koyacaklar. hangisi zeytin, hangisi fındık anlamazsın bile. ikisinin de asitleri falan aynı zaten. kolestrol miktarları da birbirinin aynısı. ama fındık yağının kilosu biraz daha pahalı.
- hımm... iyiymiş aslında.
+ ya bi de çin'den balık geliyo. bursa'nın suyunun temizliği onlarla kontrol ediyo. abi inanamazsın ama suya koyuyosun balıkları. eğer bi zehir, tehlikeli madde varsa balık anında tepe taklak oluyo yani ölüyo. süper bi sistem.
- vay, çok şaşırdım.
+ daha çok şaşırcaksın. amerika'daki tüm insanların kıçının toplamı dünyayı kaç kere sararmış biliyo musun?
o yurtlar iyi değil diyen anne babanın aklını karıştıran sizin hayatınızla oynanacak kararlar verilmesine vesile olanlardır. off off dedirtirler. bu kadar bilir kişi olmayın denilesidir.
ne kadar okursanız okuyun,ciddi bir konu hakkında kendisininkinden farklı yorumlar yaptığınızda, suratlarında her zaman "dün b.ktun bugün koktun", "sıçtığım b.k" edası taşıyan ve taşıyacak olan akrabalardır.
ben maliye bakanı olacaktım ki...
ben o kızın annesi olacaktım ki...
ben bizim dayı olacaktım ki...
ben bir doktor olacaktım ki...
neler yapardım...
olmadığım halde her şeyi onlardan iyi bilir, iyi yaparım!!!
misal;
- kızım bu hesap yanlış. kaç defa okuttun bunu kasada?
* teyzecim bir yanlışlık yok ama.
- var var! bak ne diyor? ** 2 ekmek diyor! oysa ben bir tane aldım. gördün mü bak...
ben bir kasada çalışan olacaktım ki...
* teyzecim tek almışsınız ama o ikili ekmek!!! *
sonra bu akrabalar günde toplaşırlar ve başlarlar bu yaşanmış uzmanlıklarını anlatmaya... **
başlarına gelmeyen olaylar için bile ahkam kesen ukala dümbelekleridir. bizlere çok düşkünlerse, akıl vermesinler, para versinler de görelim, anlayalım, konuşalım, kaynaşalım, koklaşalım.