yaklaşık 91.000 tane entry girip, "bi sikim bilmediğini gösterir. evet" diyen şahısın kendi içinde yaşadığı çelişkiye çok güldüm. bazılarınız şaka gibi..
önünde bir sürü yol olup bir türlü ilerleyememek gibidir.
şöyle ki;
çift anadal yapıyorum o var daha,
yükseğe başlıcam,
olmadı özel şirket olur.
siz bunlarla kendinizi geliştirirken birileri torun torba sahibi olmuştur.*
ne demişler; tek yolun olsun,sağlam olsun..*
bana göre yerinde bir tespittir. çünkü biz de insanlar;
-hastaneye başı ağrıdığı için gider, çıktığında doktorculuk oynar,
-mahkemeye tanık sıfatıyla gider,duruşmadan sonra hakim,savcı ve avukat olur,
- karşılıksız çekten ya da basit bir müessir fiilden hapis yatar,çıktığında racon keser,mafyanın ciğerini bilir,
-kadastro çalışmasında mühendislerin kot almak için kullandığı cihazı tutmaya yardım eder herkesten daha bilgili kadastro mühendisi olur,
-keserle iki çivi çakar biri de parmağına isabet eder marangoz olur
bu liste böyle uzar gider. herkesin her konuda fikri olur mu? maalesef oluyor. işin ilmiyle iştigal edenlere " yav nerden bilir o" denilmesi ise sıradanlaşmıştır. en basitinden bir örnek. devlet yönetmeyi bilmeyenler şu an iktidardadır. her konu da bilgili olduklarını sanmaktadırlar.
aslında eksisinden çok; artısı makbul olan bir durumdur.
nedir eksisi ?
bir alanda lokalize olamamış bir yetenek, bilgi, fikir, o kişiyi vasıf sahibi yapmaz. plan, proje, oluşum, platform; bunların hepsinde başarı için gereken, alanında uzman insan modeli olmalıdır. her konuda fikri olması birşey kaybettirmez, aksine kazandırır. yeter ki bir alanda lokalize uzmanlığı olsun kişinin.
artısına bakalım ?
bakkallardan, dolmuş - hat şoförlerinden bahsetmiyorum tabi ki. bir insanın her konuda - mantıklı - bir yorum yapabilmesi çok güzel bir şey. evet; eğitim sistemimiz gereği "herşeyden biraz" bilen olarak yetiştiriliyoruz. ameliyathanede cerrahlık yapana yunan miti öğretmek nedendir hala anlamış değilim. casear usülü doğramayacak ya hastayı ! sorulduğu zaman öneğitim, gerekli eğitim, hatta ilköğretim deniliyor. günümüz itibariyle 12 sene boyunca "her konuda herşey ile" beyninin kapasitesini dolduruyorsun; ve ancak sana 12 seneden, en verimli yıllarından sonra ne istersin ? diye soruluyor. üstüne senden başarılı olmanı bekliyorlar. (e abi bana psikoloji dersinde beynin depolama kapasitesi vardır; gereksizlerle dolduğunda yeni bilgi almaz diyen sendin ?) *
sonuçta bir şekilde istemsizde olsa her konuda düşünme yetisi kazandırılıyoruz. hatta bu genellikle mantıklı düşünme oluyor. * durum böyleyken; mahalle bekçisi ağır abilik yapmayacaksan bu yeti senin işine yarayacaktır bir şekilde. *
türklere özel bir durum olduğunu düşünüyorum. aslında türk insanı her konuda fikir sahibi değildir. her konuda fikir sahibi olduğunu düşünür. hangi konu olursa olsun yapacağı mutlaka bir yorum vardır. genelleme yapıyorum diye eminimki eleştirilerle karşı karşıya kalıcam biliyorum. fakat bu genlerle alakalı bir durum değil. tamamiyle yetiştirilme tarzıyla alakalı bir durum.
ilkokulda olsun, lisede olsun hepimiz kompozisyon sınavlarına girmişizdir çok kez. orda bize verilen bir atasözü, bir özlü söz olur. bununla ilgili düşüncelerimiz yazmamız istenir. sorarım şimdi sizlere. kaçımız acaba o kağıda "bu konu hakkında bir fikrim yok." deme cesaretini gösterdik? bilmemek veya bir konu hakkında düşüncemiz olmadığını belirtmek "cahillik" değil aksine büyük bir erdemdir. fakat bizlere hep cahillik olarak dayatıldı bu. size şunu da söyleyeyim. hiç birimiz o kağıda bir fikrim yok yazmadık ama emin olun yazsaydık alcağımız notta "sıfır" olucaktı. malesef ülkemin eğitim sistemindeki eksikliklerden biri de bu. bilgimizin olmadığı konularda fikir sahibi olmamız istendi her seferinde.
çoğu zaman televizyonda halkla yapılan röportajları izlemişsinizdir. birine mikrofon uzatılır ve soru sorulur. bu soruyu cevaplayan kişi ise saçmalar durur. hemen örneklendirmek gerekirse;
örnekler daha da çoğaltılabilir. hepimiz bu videoları az çok biliyoruz. göbeğimizi tutarak gülmedik mi bunları izlerken? halbuki ülkemin çok derin bir yarasının belgeleri bunlar. üzerinde saatlerce düşünülmesi gereken konu. üzülüyorum sözlük. malesef bu şekilde yetiştirildiğimiz için üzülüyorum. hem kendim için hem benden öncekiler için hem de bizim çocuklarımız için. umarım bir şekilde çözülür bu.
her konuda biraz bilgisi olan insan modeli. fakat aziz nesin'n bu tip insanlar hakkında şöyle bir lafı vardır;
'türk insanı her konuda yarım yumalak bir şeyler bilir. her konunun çırağıdır bir konunun ustası olmak varken her konuda bir şeyler bilir söyler.' der üstat. haklıdır da sanki..