bencilliğin insan doğasından kaynaklanma durumudur ki; bu durumda her insan biraz bencildir tabi.
zira; "Bir şeyden hoşlanmaktan söz edilir, aslında doğrusu, bu şey aracılığıyla kendinden hoşlanmaktır." nietzsche
aşk ilişkilerinde bunu ele alırsak önce karşısındakine verir verir verir her türlü sevgisini verir gerektiğinde en özelini verir ama gün gelir bi kazık yerse daha sonra biten ilişkisinden sonra hayatına girecek insanlar konusunda bencil olur,karşısındakinden dengesizliğini anlamasını bekler,hep kendi duyguları önemsensin ister.sevdiği beğendiği herşeyi kıskanır sadece kendisinin olmasını ister sevgilisinin ailesinin kendisinin bile,her insan biraz bencildir aslında.
"bencil olmayan insan gösterin bana size mısırdan bir haftalık tatil hediye edeyim" denilesi laftır. insan her daim açtır, ne kadar versen de hep fazlasını ister. yetinmeyi, paylaşmayı bilmez. insanların ellerindekini paylaştıklarına bakmayın, hep içlerinden "acaba mı? vermesem mi ki?" soruları geçer. insan, kim olursa olsun bencildir. hatta biraz deyip küçümsenmeyecek kadar çok...
sencil oncul buncul diye bir kavram olmadığından her insan bencildir. bencil doğmuştur ve bencil olarak hayatına devam edecektir. basit birkaç örnek verecek olurak bir bebeğin gece yarısı herkesi uyandıracak kadar gürültülü ağlamasının nedeni ya acıkmış ya altına işemiş ya da susamış olmasıdır. ihtiyaçlarının giderilmesi için kıyameti koparır.bilinçsizde olsa bu insanoğlunun hayatında ki ilk bencillikleridir. bir öğrencinin sınıfta ki çalışkan öğrenciden sınav esnasında yardım istemesi o kişiyi durduk yere riske sokmasıdır yani bencilliktir. insanoğlu yaşamının her döneminde hatta her anında bencil olarak yaşamını sürdürmeye devam edecektir. yani başlıkta yer alan biraz kısmının tıraşlanması gerekmektedir.
her insan biraz bencil olsa zaten bu kadar adaletsiz olmazdı dünya. malesef yanlış önerme, çok az insan biraz bencil geri kalanı da hayatı bozmaya yetecek kadar fazla...