Engage attention:dikkatini çekmek
Vain:boş faydasız gururlu nafile
Endeavored:uğraş çaba
Shrewdness:cin gibilik açık gözlülük
Frock:cübbe geniş elbise
Resided:oturmak ikamet etmek
Complexion:cilt ten rengi görünüm
Slender:ince belli narin
Snuff-colored:taba rengi
Glossy:parlak cilalı sahte tavırlı gösterişli
Prepossessing:çekici cazibeli alımlı
Mingled:katmak karıştırmak katılmak
thither:oradaki
excursion:gezinti farklılık çelişki sapma
sufficient:yeterli kafi
deem:farzetmek varsaymak
whither:nereye neye ki orada ki oraya
linen:keten çamaşır
establishment:kurum kuruluş şirket kadro
mounting:altlık destek montaj
elated:sevinçli mutlu çoşkun
feat:kahramanlık yiğitlik başarı verim beceri
legerdemain:el çabukluğu hokkabazlık
beggarly:çok az muhtaç sadaka gibi
expression:ifade söz anlatım
lodging:iskan pansiyon
importune:ısrarla istemek başının etini yemek
expatiate:ayrıntılı yazmak etraflıca açıklamak
flattering:pohpohlayan yaltaklanan
prudent:ihtiyatlı tedbirli
occured to:aklına gelmek
oath:yemin ant
incredulous:zor inanan kuşkulu
supper:akşam yemeği
solicitous:vesveseli endişeli tedirgin
wickedness:günahkarlık
accessory:aksesuar
subtle:hemen göze çarpan güç algılanan hoş tatlı zekice
revolving:dönen
supposition:sanı vaysayım
pageant:gösteri alanı
shrouded:gizli örtülü kefen tabut örtüsü
firing:atış
stroll:dolanmak gezinmek
excess:aşırılık
intoxicated:sarhoş
partaking of:yemek içmek
potation:içme alem
aching:ağrıyan
inexpressibly:tarif edilemez
nauseous:mide bulandırcı
commiserating:acıma merhamet
parched:kavrulmuş
groping:el yordamıyla yoklama
conjecture:tahmin varsayım
vague:hayal meyal
recede:geri çekilmek
glimmering:hafif parıldama
recollection:hatırlama anı hafıza
subsided:dibe çökmüş
oppressive:sıkıcı bunaltıcı
clinking:tıkırtı tıngırtı
dim:bulanık anlayışsız
contemplated:tasarlanmış
desolate:ıssız
oppressed:mazlum
mouldy:küflü
odor:koku itibar izlenim
intersperse:serpmek serpiştirmek
flush:düz çıkıntısız ağzına kadar dolu
grossly:fena halde ağır şekilde
sinister:uğursuz meymenetsiz
repugnant:iğrenç itici aykırı
lackey:uşak dalkavuk
turnkey:zindancı gardiyan
plank:kalas tahta döşeme
fasten:bağlamak raptiyelemek
vault:tonoz kubbe mahzen
destitute:fakir muhtaç
loft:tavanarası çatı ktı
dispose:düzenlemek ikna etmek atmak
inclement:sert soğuk fırtınalı
herd:sürü
execrable:iğrenç berbat
satisfaction:tatmin memnuniyet
unmitigated:dinmeyen hafiflemeyen
villain:kötü adam cani
blashemous:kafir dine küfreden
profane:laik dinle alakası olmayan
vulgar:halk halka özgü
epithet:lakap sıfat
indecent:uygunsuz
oar:kürek
circumference:daire çevresi
auger:burgu delgi matkap
knot:düğüm ilmek bağ
unrelenting:acımasız sert
flendish:şeytanca şeytani
imprecation:beddua lanet
brute:hayvan canavar vahşi
lash:kirpik kamçı ucu/darbesi
stint:limit sınır ölçü kısmak
lacerate:yırtmak yaralamak
desist:vazgeçmek ayrılmak
admonitory:uyarıcı
fist:yumruk el yazısı
hissing:tıslayan
castigation:cezalandırmak dövmek kınamak
consolatory:teselli edici
ardently:gayretle şevkle
shuddered:ürpermiş
flogging:dayak
unjust:haksız adaletsiz
reconcile:barıştırmak uzlaştırmak
ascertaining:aslını öğrenmek
thraldom:kölelik
outer:dış dışarıdaki
forming:biçimlendirmek şekil verme
sprightly:neşeli
aspiration:istek özlem arzu
vicinity:civar çevre
overjoyed:çok memnun
clinging:sıkı dar yapışkan tırmanmak
neatness:temizlik zariflik
ornament:süs takı
hustle:ivedi itmek itelemek
lamentation:ağıt ağlama feryat
incessant:sürekli devamlı
slumber:uyumak uyuklamak
emancipate:azat etmek
manifest:belli aşikar belirgin
odious:iğrenç
wretchedness:sefillik perişanlık
wailing:ağlayan
woe:eyvah vah vah
mourn:yas tutmak
maternal:anne tarafından
interval:ara zaman müddet
incarceration:hapsetme
lantern:fener fanus
rung:portatif merdiven basamağı
vessel:kap tas damar kanal
reverently:saygılı hürmetkar
sacred:kutsal
bemoaning:sızlanmak
dram:dirhem dört gram
stern:arka sert katı şiddeli
verdure:yeşillik tazelik otlar
vainly:boşuna
exclusively:özellikle
cherishing:değer vermek
chattel:menkul mal
detract:eksiltmek azaltmak
warranty:yetki hak kefaret
cordiality:samimiyet içtenlik
brig:iki direkli gemi askeri hapishane
interrogatory:soru ifade eden soru türünden
countenance:yüz ifadesi
beheld:görmek bakmak
dishevel:karmakarışık etmek
unkempt:taranmamış dağınık
profusion:bolluk bereket savurganlık
beamed:tatlı bakış
handkerchief:mendil
sill:eşik pervaz kapı eşiği
precisely:kesinlikle
stout:cesur yiğit
fleshy:şehvetli bedensel
confinement:kapatılma hapsedilme
subsequently:sonradan daha sonra
exceedingly:son derece
jetty:dalgakıran
superintendence:kontrol denetim
rejoice:sevinmek sevindirmek
abreast:yan yana
rig:teçhizat donanım yalancılıkta yapmak
gratified:hoşnut memnun
wit:ince zeka bilmek öğrenmek
disreputable:adı çıkmış
assuming:kibirli küstah
haughty:mağrur tepeden bkan kibirli
mien:surat yüz görünüş
hatchway:bölme kapak kapı
suburb:banliyo varoş
gagged:ağzını tıkamak
pen:hapishane
irrecconcilable:bağdaşmaz uzlaşmaz
scorch:ağır eleştirmek kavrulmak
scorched:kavrulmuş
molasses:şeker pekmezi şeker tortsu
demure:ağırbaşlı çekingen
inflated:şişirilmiş abartılı
sea sickness:deniz tutması
loathsome:nefret uyandıran
compassionate:merhametli
remorseless:vicdansız
toil:zahmet emek
occurrence:oluş olma
thralldom:kölelik
interposition:karışma araya girme
imbruing:ıslatmak
borne:taşınmış götürülmüş
bondage:kölelik esaret
refrain:nakarat kendini tutmak sakınmak
speculate:tahminde bulunmak kurumsal olarak düşünmek
harmless:zararsız
termination:son bitiş
windlass:vinç çıkrık ırgat
zealous:gayretli hevesli
servilely:kölece
cinge:sinmek korkuyla eğilmek ylakalık yapmak
feasibility:uygulanabilirlik
exact:tam tamına dakik zorla istemek
respective:herkes kendi bir bir sırasıyla
berth:yatak ranza rıhtıma bağlanmak
cutlass:denizci kaması
galley:kadırga gemi mutfağı
forecastle:baş kasarası üst güverte
hammock:hamak
despatch:gönderi
confusion:karışıklık keşmekeş
personification:kişileştirme canlı örnek
log book:seyir defteri kütük ruhsat
small pox:frengi
ballast:safra çakıl
inanimate:cansız ölü
lime:kireç serpmek ökse sürmek
scatter:saçmak perişan etmek yaymak
malady:hastalık illet
desponding:umutsuz morali bozuk
interrogate:iadesini almak
blunt:kör körelmiş duygusuz
timber:kereste
flickering:titrek ışık alev alevlenmek
benevolent:yardımsever
levee:nehir taşmasına karşı set resmi kabul
errand:bir iş için gönderme ayak işleri
peculiar:has özgü acayip özel eşya
wink:gözetme göz işareti
thronged:kalabalık
wharf:iskele rıhtım
avenged:öcünü almak
whit:zerre
blasphemy:dine küfretme
consignee:alıcı emanetçi
saunter:aylak aylak dolaşma
dismal:kasvetli
protracted:uzun süren sürüncemeli
supplication:yalvarma yakarış
imploring:rica eden yalvaran
usher:kapıcı
pious:dindar sahte sofu
astir:uyanmış uyanık kalkmış hareket halinde
bustle:telaş koşturmaca
calico:pamuklu basma karışık
exhort:cesaret vermek
inducement:ikna yönlendirme kandırma
parade:alay gösteri
grieve:üzmek hüzünlendirmek
loquacious:konuşkan geveze
barter:takas değiş tokuş
inspect:denetlemek muaneye etmek
rebellious:asi isyankar
unruly:azılı asi
attainment:uzlaşma erişme
adroitly:ustalıkla
grinning.sırıtma
wringing:sırılsıklam
besought:yalvarmak
paroxysm:nöbet kriz
snivelling:çabuk ağlayan ağlayıp sızlayan
shrunk:çökmüş çekmiş daralmış
beseeching:yalvaran rica eden
piteous:acınacak halde zavallı
blubber:zırlamak hüngür hüngür ağlamak
bawling:haykırmak
wench:kız fahişelerle yatıp kalkmak
mention:anma söyleme ima
bosom:göğüs bağır bucak merkez
malady:illet
disfigure:biçimini bozmak
abiding:sonsuz ebedi
estimation:takdir tahmin değerlendirme fikir görüş
repulsive:itici antipatik
presence:huzur hazır bulunma varlık
depreciated:değer yitirmiş
haggard:yabani vahşi bitkin
ensue:meydana gelmek birbirini takip etmek
offspring:ürün döl çoluk çocuk
impending:olmak üzere eli kulağında
instinctively:iç güdüsel olarak
heed:dikkat etme önemseme
volley:yaylım ateş atma top yee değmeden vurma
staggered:çakışmayacak şekilde düzenlenmiş
responsive:cevap niteliğinde olan
heap:yığın küme tepeleme doldurma
pilgrimage:hac hacılık
beacon:fener işaret ateşi
minion:emir altındaki kimse köle
briskly:canlı olarak
incompatible:bağdaşmayan uyumsuz
hereinafter:gelecekte aşağıda
despise:hor görme
execrate:nefret etmek
consulting:danışman
inclined:eğik eğilimli
miscarriage:çocuk düşürme suya düşme
execution:sergileme uygulama yerine gtirme
pecuniary:para parasal
embarrassment:utanma şaşkınlık
disposed:istekli hazır eğilimli
syllable:hece
providence:hazırlık ihtiyat kader
conveyance:taşına nakil gönderme
marshy:bataklık gibi
dashing:canlı cesur havalı şık
premise:öncül
hasten:acele ettirmek
yoke:boyunduruk bağ çift
gang:ekip grup çete
superlative:en üstün
rascality:çapkınlık namussuzluk
piling:istif
log:kütük tomruk
remainder:arta kalan bakiye
expound:açıklamak
ilculcate:telkin etmk
upright:dik kalkık
solitude:yalnızlık
peruse:dikkatle okumak değerlendirmek
gratitude:minnettarlık
leniently:hoşgörülü bir şekilde
prompter:teşvikçi
hitherto:şimdiye kadar
bayou:bataklıklı yol
incessanly:sürekli olarak
malicious:kötü niyetli
remnant:artık kalıntı bakiye
subsist:geçinip gitmek var olmak
opossum:keseli sıçan
buckskin:güderi pantolon
breech:popo arka kısım
squaw:Kızılderili kadın
bridle:dizgin yular gem vurmak
girth:kolan çevre daire çevresi
stirrup:üzengi mengene
astride:ata biner gibi bacaklarını ayırarak
civilized:medeni
equestrianism:at biniciliğ ile ilgili
echo:yankı taklit ahenk
headlong:başı önde düşüncesz patavatsız
roving:gezici göçebe
fiddle:boş laf saçma zırva
variation:çeşitleme çeşitlilik
trot:hızlı yürüme
utterance:ses çıkarma söyleme telaffuz
guttural:gırtlaksı bğuk kısık
nondescript:tanımlanamaz
venison:av eti
pestle:havan tokmağı havanda dövmek
dusky:siyahımsı esmer
loom:dokuma tezgahı
garment:elbise
weave:dokuma örme
ceiling:tavan iç kaplama yükseklik sınırı
esteemed:saygıdeğer
withal:bununla beraber üstelik
murmuring:çağlama
forerunner:müjdeci
pitiless:merhametsiz
deed:iş eylem cesaretli davranış
bade:söylemek davet etmek emretmek
farewell:veda son
sluggish:tembel
stagnant:durgun hareketsiz
interminable:sonsuz
brooding:kara kara düşünmek üzerinde bela dolaşmak
emaciated:aşırı zayıflamış
nigh:hemen hemen aşağı yukarı
idle:boş kullanılmayan başıboş
keg:fıçı varil
morrow:ertesi gün yarın
unpardonable:affedilmez
saddle:eyer semer
clapboard:fıçı tahtası tahta kaplamak
morose:suratsız
contempt:aşağılama küçümseme
yon:şuradaki oradaki ötedeki
braided:şeritlenmiş
thereabouts:oralarda civarında aşağı yukarı
desist:vazgeçmek
gallop:dörtnala koşmak
latter:sonraki sonra gelen
gesture:jest işaret iyi niyet göstergesi
unutterable:kelimelerle anlatılmaz tarifsiz
ebullition:taşma taşkınlık galeyen
heinous:iğrenç çirkin
resent:alınmak içerlenmek
contumely:hakaret
shudder:titreme ürperti
decorous:terbiyeli zevkli
disposition:istek eğilim yaratılış yapı düzen kullanma yetkisi
comrade:arkadaş dost
cherish:değer vermek aziz tutmak
scoundrel:alçak hain
overawe:korkutmak sindirmak
mule:katır inatçi terlik traktör
fleetness:çeviklik fanilik geçicilik
at once: hemen derhal
insufferably:dayanılmaz bir şekilde
blistered:kabarcık su toplam kabarmak
perspiration:terleme ter
scanty:yetersiz kısıtlı
dangle:sarkmak sarkıtmak
swollen:şişmiş
uneasiness:huzursuzluk
trespass:girme izinsiz girme tecavüz etme
arouse:uyandırmak canlandırmak
valor:cesaret yiğitlik
blessing:dua nimet lütuf bereket
invoke:yalvarmak
balmy:sıcacık ve hoş rüzgar hoş kokulu huzur veren
fervent:ateşli harareli
fiery:ateşli atılgan
innumerable:sayısız
clothed:giydirmek
well disposed:iyi niyetli yardımsever
erroneous:hatalı yanlış
substantiate:gerçekleştirmek doğrulamak
assertion:iddia sav
indignantly:kızgın protesto ederek
nerveless:zayıf etkisiz sakin
titter:kıkırdama
regale:ağırlamak ziyafet çekmek hoşça vakit geçirmek
intimation:ima
sumptuous:masraflı pahalı
skulking:korkak
cower:çömelmek çökmek
bestride:ata biner gibi oturmak
hitch:çekme sıyırma aksaklık bağlama
taunt:alay başa kakma
scoff:alay küçümseme
cominal:komik garip
salutation:selam selamlama
diligently:gayretlice
clutch:pençe
sleen:dalak karasevda hüzün hınç huysuzluk
sweep:tarama süpürme etki alanı
chisel:oymacı kalemi
glitter:parlaklık parıltı
strait:dar sıkı sınırlı boğaz geçit darboğaz sıkıntı
unerring:şaşmaz yanılmaz
gripe:sızlanma yakınma sancı vermek sızlatmak
coil:kangal halka yay bobin bukle tomar sarmak dolamak
stinging:sokan acıtan kaşındırıcı
waist:bel orta kısım yelk
extricate:serbest bırakmak
sprung:yaylı esnek
vanish:tarihe karışmak gözden kaybolmak
undismayed:yılmayan yılmaz
vice:ahlaksızlık kötü özür
pliant:bükülür katlanır esnek
suffocation:boğulma bunama
spat:ağız kavgası münakaşa küçük istiridye
orb:küre
socket:göz çukuru
accursed:lanetli melun
forfeit:bedel ceza
wanderer:avare berduş
fugitive:kaçak
vagabond:başıboş kararsız serseri
swinging:sallanan etkili canlı
conspicuous:belli bariz
prospect:manzara görünüm beklenti umut ihtimal
thou:sen
forsake:terk etmek bırakmak
pity:merhamet
perish:ölmek can vermek çürümek
gait:yürüyüş yürüme biçimi
exert:kullanmak harcamak
clamorous:gürültül patırtılı
disconcerted:canı sıkımlı telaşlı
howl:uluma bağırma
booming:gelişen gürleyen ilerleyen
bog:bataklık bataklığa sokmak
impede:geciktirmek
stemmed:saplı
confound:şaşırmak
sycamore:firavun incuri akçaağaç
cypress:servi selvi
moccasin:zehirli su yılanı
shun:sakınmak dikkat
mantle:harmani kolsuz manto örtü kabuk
loaded:doldurulmuş
pendent:asılı tamamlanmamış
dreariness:kasvet hüzün
resonant:çınayan yankılanan
recesses:tatil ara mola yuva yatak girinti oymak yer açmak paydos vermek
intrusion:zorla girme
morass:bataklık sazlık
garrulous:geveze boşboğaz
multitudinous:çok kalabalık
sullen:somurtkan suratsız iç karartıcı
affright:korku
fowl:kümes hayvanı
refuge:sığınak barınak
vicinity:civar çevre
comparatively:nispeten
tatter:paçavra
besmear:kirletmek pisletmek
immerse:daldırmak batırmak
plod:ağır ilerlemek
mockery:alay
ruse:hile dolap
yonder:şuradaki oradaki ötedeki
sentinel:koruyucu nöbetçi
wobegone:acıklı
forlorn:ümitsiz perişan
attentively:dikkatlice
dainty:incelik nezaket lezzet
bud:tomuzcuk gonca filiz
luscious:tatlı lezzetli
indigenous:yerli
stub:ksilen ağacın kalan kütüğü
torn:kopuk
den:mağara in
scoffer:alaycı
benignant:yumuşak sevecen
vanity:değersizlik boşunalık
plight:hal durum
pernicious:zararlı ölümcül
castigation:cezalandırma
cachinnation:çılgınca gülüş
mirth:neşe sevinç
outstrip:daha ileri gitmak geçmek
boisterous:gürültücü fırtınalı sert
complimentary:övgü olarak verilen parasız onursal
remark:yorum düşünce ihtar
impervious:su geçirmez
shingle:çatı padavrası kısa saç
gnat:sivrisinek tatarcık
porch:sundurma veranda taraça
devour:oburca yemek
piecemeal:parça parç bölük pörçük
shabby:eski püskü
unmistakable:açık belli
loafer:aylak işsiz boşgezen
scrutinize:dikkatle incelemek ince eleyip sık dokumak
inn:han konak otel
sojourne:geçici olarak kalma
crouching:çömelme
clad:örtülü
coarse:kaba saba kalın iri tabeli
trifle:değersiz şey az miktar oyalanmak önemsememek hafife almak
gnaw:kemirmek acımak eziyet vermek
departure:ayrılış kalkış
unprovided:yoksun mahrum hazırlıksız
duly:hakkıyla gereken şekilde zamanında
abode:oturulan yer ikametgah
dimension:boyut ebat
spree:cümbüş alem
specimen:örnek numune acayip tip
welt:şerit bant kamçı izi
lagging:ahşap malzeme yalıtım malzemesi
hoe:çapa
knack:beceri ustalık püf noktası
celerity:hız sürat çabukluk
lapping:alıştırma
immaculate:saf masum tertemiz
chastisement:dayak cezaandırma
tote:toplayıcı
trembling:titreyen
chore:ev işleri
swine:domuz
scanty:yetersiz kıtlı
sprinkling:serpinti ekme
gout:gut
gourd:su kabağı
utensil:kap malzeme
crockery:çanak çömlek
pail:kova
superfluities:gereksiz şey fazlalık
superfluity:tam akışkanlık(fizik)
crevice:çatlak gedik
flogging:dayak
husks:telef döküntü
husk:kabuk kılıf
weevil:buğday biti
marl:kireçli toprak
invigorating:canlandırcı
vermin:haşarat parazit
tallow:don yağı
stipulate:şart koşmak
cabbage:lahana
turnip:şalgam cep saati geri zekalı aptal(argo)
withereth:solmuş bozulmuş
meadow:çayır oba çimenlik
peculiarity:acayiplik alışılmamışlık özellik hususiyet
helve:sap
crook:kanca çoban değneği
forcibly:şiddetle zorla
novelty:yenilik acayiplik
dizzy:baş döndürücü sersemlemiş kuş beyinli
boll:tohum kabuğu pamuk kozası
gushing:fışkıran taşan çoşan geveze
cumbersome:hantal ağır külfetli
fleecy:yün gibi yumuşacık
suffice:yetmek
delinquent:hatalı suçlu
offence:suç saldırı
unvarnished:cilasız süssüz
intoxicated:sarhoş
debauch:zevk ve eğlenceye düşkünlük
behoove:yakışmak düşmek
wary:dikkatli tedbirli
peep:dikizlemek
gaily:şen şakrak
languid:gayretsiz isteksiz
portly:iri yarı
presumptuous:küstah
cessation:ara durma fasıl
spurred:mahmuzlu uzantılı
upbraid:azarlamak çıkışmak
uproar:şamata curcuna
gratify:hoşnut etmek
whim:heves merak
extenuation:hafifleme hafife alma
repose:dinlenme uyku
revel:alem cümbüş
thong:tokyo sırım
inflict:vurmak atmak
insigation:kışkırtma tahrik
unremitting:sürekli aralıksız
insinuate:ima etmek çıtlatmak
spouse:eş arkadaş
genealogical:soya ait
retrace:geri akma
payment:ödeme masraf
patriarch:aile reisi
brethren:tarikat üyesi
versed:tecrübeli usta
glory:şan şeref ün
garrulous:geveze
lad:delikanlı adam
loftiness:yükseklik yücelik
enshroud:kefene sarmak
intellect:akıl zihin
furrow:saban izi tekerlek
Excel:üstün olmak sivrilmek
Unharness:koşum takımını çıkarmak
Chiefly:başlıca en çok
Excoriate:derisini soymak şiddetle eleştirmek
Licentious:seks düşkünü
Pout:dudak bükme surat asma
Hurl:fırlatma atma
Smite:cezasını vermek
Receipt:fiş makbuz
Depart:yola çıkmak ayrılmak
Procession:alay tören alayı
intuitively:sezgisel olarak
Commencement:başlangıç diploma töreni
Compensation:telafi karşılama
injurious:zararlı incitici
Remuneration:karşılık hizmet karşılığı
Revenue:gelir devlet geliri
Gaudy:çiğ renkli şatafatlı
Ribbon:kurdele
Freight:taşıma
Overhear:kulak misafiri olmak
Ardent:parlayan
Detection:buluş keşif
Confiscation:kamulaştırma haciz
Entreat:yalvarma
Endurance:dayanma katlanma
Sober:ölçülü aşırıya kaçmayan
Ruling:egemen yöneten
Sprightliness:neşe canlılık
Fiend:şeytan kötü ruh
Dainty:zarif nefis lezzetli
Overmaster:hakkından gelmek
conjugal:evlilikle ilgili
trample:çiğneme ezme
bondwoman:esir kadın
avarice:para hırsı
tumult:kargaşa
contention:kavga tartışma
tempest:çalkantı yaratmak alt üst etmek fırtına bora şiddet
benefactor:hayırsever bağışçı
marauding:yağmalama
palatable:lezzetli
feign:yalandan yapmak
practical:uygulamalı kullanışlı
gimlet:delgi matkap
stationary:sabit hareketsiz
notch:çentik dar ve derin dağ geçidi
prolific:doğurgan verimli
affront:hakaret
combatant:savaşçı
forthwith:hemen derhal
disastrous:talihsiz feci
strife:kavga çekişme
deter:gözünü korkutmak vazgeçirmek
scruple:vicdanı el vermemek pişmanlık
merit:değer erdem fazilet
condign:yerinde layık olunan
writhing:burkulma
endowed:bahşedilen
apt:uygun yerinde
as it is:bu durumda bu şekliyle
bliss:mutluluk
flippantly:saygısızca
rick:saman yığını
sprout:filiz sürgün
shear:kırpmak çok kısa kesmek kesip koparmak
unsalable:satılmayan sürümsüz
lenghtwise:boylu boyunca
in such a manner that:şekilde gibi
butt:popo sap dipçik dip kısım
undeterred:azimli kararlı
cobbler:myve pastası
muffle:sarınmak sesi boğmak sarınacak şey
crooked:eğri büğrü çarpık yamuk
sag:çökme sarkma
vaguely:belli belirsiz
flimsy:dayanaksız çürük inandırıcı olmayan
stave:fıçı tahtası çıta merdiven basamağı
shuck:kabuğunu soymak
frigate:fırkateyn yelkenli üç direkli savaş gemisi
spur:mahmuz dürtü güdü
whacked:bitkin yorgun
modesty:alçagönüllülük ılımlılık
citation:alıntı eserden aktarma celp çağrı
dispirited:moralsiz keyifsiz
charm:çekicilik sevimlilik
be wound up:tasfiye edilmek heyecanlı olmak
turnover:devirme atış işlemleri
monochrome:tek renkli resim
cynical:alaycı
desultory:iktidarsız tutarsız
lumbering:hantal
gait:yürüyüş
knapsack:sırt çantası
promenade:gezinti gezi mesire
nocturnal:gece geceleyin
roundabouts:dolambaçlı yol dolaylı anlatım
roustabouts:ıhtım gemi işçisi vasıfsız işçi
chorus:koro
gawk:sakar beceriksiz bön bön bakmak
ornery:kalitesiz
blat:melemek ağzından kaçırmak kabadayıca gürltü çıkarmak
intersection:kesişme kavşak
unfurl:açmak göz önüne ermek
defunct:öl geçersiz
payroll:maaş bordrosu kadro
studious:çalışkan gayretli
fraction:kesir parça bölme
multiplying:çarpma
kindergarten:ana okulu
pristine:eski zamana ait
premonition:uyarma önsezi
tuition:okul parası
eidetic:nesneleri önceden algılamayla ilgili
rebuke:azar azarlama
semester:dönem yarıyıl
postgraduate:lisans üstü üniversite mezunu
convincingly:tatmin edici
apologetically:özür diler gibi
binomial:iki terimli
lap:kucak etek halat dalga sesi
prodigy:olağanüstü şey
klutz:hantal tip
trudge:yorgun argın yürüme
dope:çiriş doping uyuşturucu
mustache:bıyık
supervise:yönetmek idare etmek
famished:çok aç
gleaming:ışıklar saçan
matriculation:üniversite yeterlilik sınavı
endowment:bağış bahşetme
relocate:taşımak yeniden yerleştirmek
trustee:yediemin emanetçi
superstition:batıl inanç
verbose:gereksiz sözlerle dolu
aspiration:istek özlem arzu
punchline:fıkranın espirili son cümlesi
munch:sesli yemek
proctor:disiplin görevlisi
provisional:geçici
admission:giriş girme katılma
contingent:olası muhtemel şartlı birlik rastlantı beklenmedik
whiff:esinti nefes koku
pipsqueak:kendini bir şey sanan önemsiz kişi
amoeba:amip
eerie:ürkütücü esrarengiz
smooch:öpüşmek
coast:deniz kenarı sahil boyunca gitmek yokuş aşağı salmak
curb:fren kaldırım kenarı
tinfoil:ince levha kalay
refugee:mülteci muhacir
rectangular:dikdörtgen biçiminde
antenna:anten
stubby:anızlı traşı gelmiş
pinching:kısma
cliche:klişe
flutter:çarpıntı
delirious:sayıklayan deli çılgın
bell-bottoms:ispanyol paça pantolon
trademark:ticari marka belirgin özellik
protruding:dışa çıkık
rhetorical:söz bilimine ait
buffoon:palyaço soytarı
spreadsheet:muhasebe programı
seam:dikmek tırmıklamak dikiş
wag:sallama sallamak hareket ettirmak
detestation:nefret
ripple:hafifçe dalgalanmak kırışmak
anorexia:iştahsızlık
scalp:kafa derisi
vantage:avantaj
dangle:sarkmak sarkıtmak
lariant:kement
lid:göz kapağı
dipstick:yağ ölçme çubuğu
maid:hizmetçi
swanky:gösterişçi
hoodlum:kabadayı
hoop:çember kasnak halka
boondock:taşra geri kalmış bölge
slather:çok harcamak kalın sürmek
rant:ağız kalabalığı atıp tutmak
jolt:sarsıntı darbe
goosebump:tüyleri ürpermiş deri
shuffleboard:disk iteleme oyunu
diameter:çap en kalınlık
toed:parmaklı
plot:komplo entrika
sassed:sululuk şımarıklık
poltergeist:afacan peri
curve:eğri kıvrım
pincushion:iğne yastığı
silverware:gümüş çatal bıçak
freakish:acayip tuhaf
vehement:ateşli çöşkulu
wiener:sosis
chum:ahbap arkadaş oda arkadaşı
wrinkled:buruşuk
goofy:aptal
doleful:hüzünlü
wistful:istekli arzulu
solemn:ciddi resmi
nominate:aday olarak göstermk
pox:frengi
dime:ucuz on cent
pos:poz tavır
hum:vızıltılı vızıldama uğultu
dismay:dehşet
angst:pişmanlık endişe
bench:bank sıra kürsü
recoil:geri tepmek(silah) irkilmek
lens:göz merceği
clench:sıkma sıkıca yakalamak
fist:yumruk girişim teşebbüs
ludicrous:komik
dimple:gamze çene çukuru
incentive:dürtü güdü
satirist:hicivci
debrief:bilgi almak
hush:hişt sessizlik
canoodle:kucaklamak bağrına basmak
germane:konu ile ilgili
pawn:piyon rehin
yank:birden çekme tatlı patates
prosaic:düz yazı şeklinde bayağı yavan
mistletoe:ökseotu
annex:ilave ek bina
chirp:cıvıltı
prefix:önek ismin önüne konulan unvan
squint:şaşı yan bakan
soldering:lehimleme
slope:yokuş bayır eğimli olmak
hip:kalça
beeswax:balmumu
swivel:dönen döner
merrily:mutlu olarak
throb:çarpıntı zonklama
caring:yardımsever şefkali
pang:sancı sızı
chime:ahenkli çan sesi melodi
scrounge:aşırmak
denim:kot kaba pamuklu kumaş
lopsided:aksak yana yatmış dengesiz
kibble:kabaca öğütmek
trundle:tekerlek yuvarlama
sheet:çarşaf
lounge:salon
mousy:fare gibi çekingen
overdue:geç kalmış rötarlı
jiff:an lafza
methuselah:çok yaşlı adam
geek:bilgisayar meraklılarıyla ilgili
pesky:belalı sinir bozucu
linchpin:dingil çivisi önemli kimse
trim:düzgün derli toplu
quash:iptal etmek feshetmek
conscript:askere alınmış zorla çalıştırılan
roundhouse:lokomotif deposu kıç güverte hapishane
rash:düşüncesiz aceleci
arduous:zor güç
onerous:ağır zahmetli
chipmunk:çizgili sincap
bemused:şaşkın
crinkly:kırışık
grudgingly:gönülsüzce
nip:çimdik
snobbery:züppelik
freckled:çilli
humiliating:aşağılama
spiky:sivri uçlu çivili
slather:çok harcamak
spooky:tekin olmayan
awhile:bir süre
captor:esir alan kimse
crotch:çatal(ağaç)pantolon ağı
par:ortalama vasat itibari değer kur
snot:sümük aşağılık kimse
thrash:dövmek yerden yere vurmak
tantrum:öfke nöbeti
devolve:devretme
tentative:deneme niteliğinde
hoarse:kısık boğuk
clatter:takırtı patırtı gürültü
smirk:sırıtma
snoop:her işe burnunu sokan meraklı
scurry:hızlı kaçma acele etme
flinch:kaçınmak
patio:veranda bahçe avlusu
resonate:çınlamak tınlamak
grip:sıkı tutma
fervently:çoşkuyla
impart:vermek pay vermek
gleam:ışın pırıltı
wink:gözetme göz işareti
roguish:çapkın derbeder serseri
futile:boş nafile
gulp down:yutmak yutkunmak
unplumbed:derinliği ölçülmemiş keşfedilmemiş sular
indignity:saygısızlık
residue:arta kalan
buggered:leşi çıkmış gebermiş
fuss:telaş yaygara
impotent:aciz güçsüz
resentful:alınmış içerlenmiş
mopping:pas pas
checker:dama oyunu denetçi
cribbage:bir tür iskambil oyunu
wager:bahis bahse girmek
laundry:çamaşır
spandex:tayt
staple:temel başlıca ana piyasada tutulmuş tel zımba raptiye ham madde
grimace:yüz buruşturma
crackle:çıtırtı
rectangle:dikdörtgen
furtive:sinsi
dunning letter:ihtarname
sallow:solgun soluk
grimly:gaddarca
traction:çekme çekiş
plausible:makul mantıklı
percentage:yüzde yüzdesi
stooge:alet olan kimse yardakçı şamaoğlanı
repeal:yürürlükten kaldırma
gurney:sedye
gape:ağzı açık alma bakakalma
hoist:kaldırma çekme
dazed:şaşkın
repellent:itici
springy:yaylı
racquet:raket
berth:yatak ranza
mallet:tokmak çekiç
draw together:bir araya getirmek
homely:basit sade çirkin
as of:itibaren
clap:el çırpma alkış
surmise:tahmin kanı
fussy:titiz zor beğenen
choke:boğma nefesini kesme
croon:mırıldanmak
priming:ağızotu astar boya macun
crisscross:çaprazlama çizgili
hoedown:meydanda gerçekleştirilen halk
dans partisi
drone:monoton bir sesle söylemek
decompress:basıncı azaltmak
gargling:gargara
panning:çevrinme alıcıyı göndererek çekim
primp:kendine çeki düzen vermek saçlarını taramak
bureaucrat:bürokrat
fore:ön öndeki
suburbanite:varoşta oturan kimse
relocation:başka yere yerleştirme
stash:saklamak iyi bir yere saklamak
rinse:durulama çalkalama
rancor:hınç garez kin
pathetic:acınacak acıklı
coverlet:yatak örtüsü
hunch:kampur önsezi
shin:incik bacak
kink:dolaşma ip dolaşması kramp garip düşünce
parsonage:papaz evi
squadron:filo uçak filosu zırhlı birlik
nosh:yiyecek
flunk:kalma başarısız olma
crossing:geçit kesit
cubicle:odacık hücre göz
scowling:sert bakan çatık kaşlı
megabuck:bir milyon dolar
piddling:önemsiz
scribble:karalama
bespectacled:gözlüklü
stint:limit sınır had
stall:ahır koltuk stand tezgah
turnpike:paralı yol
plump:dolgun tıknaz tombul
lessening:azaltma eksiltme küçültme
treadmill:ayak değirmeni monoton iş
emulate:özenme
insolent:terbiyesiz
twinge:sancı
belatedly:gecikerek
cup:kavramak
heartthrob:kalp atışı
cinching:kavrama sıkı tutma
knack:beceri ustalık
flounce:fırfır
lax:yumuşak gevşek
extracurricular:ders programı dışı
itramural:okul içi
hose:hortum
nettle:ısırgan
inertia:hareketsizlik
bulb:çiçek soğanı ampul lamba
blurry:bulanık
pitcher:atıcı(top)ibrik testi sürahi
scolding:azar fırça
perfunctory:üstünkörü
immersion:batırma daldırma
sheaf:demet deste tomar
alcove:girinti oyuk
missive:mektup tezkere
plushy:peluş gibi komforlu
unlit:ışıksız
dignitary:yüksek mevkili kimse
stanchion:direk destek
prep:hazırlık okulu
blather:saçmalık
linoleum:muşamba
flail:harman döveni
revved:devir
blabber:boşboğaz kimse
thud:güm pat
uproar:gır gır şamata
snarl:kargaşa karışıklık
civvies:sivil elbise
plexus:sinir ağı
be bandied about:ağızdan ağza dolaşmak
loll:tembelce oturmak
treble:üç kat
sedative:sakinleştirici
wisecrack:espiri
subjected to:bağlı olmak konu olmak tabi olmak
undies:iç çamaşırları(kadın)
influx:içeriye akma giriş
crematorium:ölü yakma yeri
boil down:özetlemek
snitch:aşırmak hakkında bilgi vermek
decency:terbiye edep namus
shreds:küçük kağıt parçaları
corollary:sonuç doğal olarak
tray:tepsi
dial:kadran skala
aerate:havalandırma-fiil
carousel:atlı karınca
frizz:kıvrım büklüm
butter up:yağ çekmek
nostrils:burun deliği
foreplay:cinsel ilişkiden önce ön sevişme
expunge:silmek çıkarmak
acuity:keskinlik sivrilik zeka
acuminous:keskin zekalı
acumen:çabuk kavrama yeteneği
agape:şaşırıp kalmak
imperceptible:sezilemek algılanamaz
crudity:hamlık kabalık
snigger:kişneme gülmesini tutamama
crown:taç çelenk hükümdarlık
clanky:madeni ses tınlama
palm:avuç içi
procrastinate:ertelemek
jostle:itip kakmak dürtmek
waggle:sallamak
upturned:kalkmış ters dönmüş alabora olmuş
sciatica:siyatik
lackadaisical:cansız uykusuz
tummy:karın mide göbek(argo)
counterfeit:sahte
curfew:sokağa çıkma yasağı
refill:iç doldurma yedek
gantry:rampa kızak
unpaved:asfaltsız
crek:gıcırtı
prong:çatal sivri uçlu alet
buttocks:kıç
thigh:kalça
orientation:doğuya doğru inşa etme yönlendirme
scorching:yakıcı
debut:sahneye ilk çkış
skeptic:kuşkucu
epiphany:görünüş
rigid:sert katı
convincing:tatmin edici
devle:arayıp taramak
dimensional:boyutlu
hesitate:tereddüt etmek
transcendental:metafizik
amplitude:genişlik bolluk
indicator:gösterge
demystify:açıklamak aydınlatmak
variability:değişkenlik
parlour:salon
contour:kontur biçimini oluşturmak
irrevocably:geri çevrilemez bir şekilde
discrete:ayrık münferit
provincial:il taşra insanı
garrison:garnizon
interregnum:hükümdarsız dönem
littoral:sahil kıyı
epicentre:merkez üssü can alıcı nokta deprem bölgesi
colloquially:amiyane tabirle halk arasında
circassian:Çerkez
highest-ranking:en yüksek rütbeli
official:resmi memur görevli
insidious:sinsi
dichotomy:ikilik ikiye ayrılma
caucasian:Kafkasyalı
diaspora:yayılma
seminal:ufuk açıcı tohum sperm
commerce:ticaret
straddle:iki tarafı da idare etmek
decimate:büyük bir kısmın yok etmek
encompass:etrafını çevirmek
backdrop:arka fon eklemek zemin uygun ortam
antecedent:öncül evvelki
valiantly:yiğitçe
forestall:erken davranıp önlemek önüne geçmek
swath:şerit tırpan
partition:bölme parçalara ayırma
unseating:yerinden etme azletme
deliverance:kurtarma kurtuluş hüküm
reminiscent:hatırlanan
saviour:kurtarıcı Mesih
mantle:harmani örten şey
creed:mezhep öğreti
negate:çürütmek aksini ispatlamak
embodied:şekillendirilmiş
literally:kelimesi kelimesine
detractor:küçük düşürücü kimse/şey hakir gören
discourse:söylem söylev
protracted:uzatmalı uzun süren
statist:devletçi
interpretation:yorum tefsir
legacy:miras kalıntı
disagreement:anlaşmazlık
typify:tipik örneği olmak simgesi olmak
disenfranchisement:haklarından mahrum etme
irredentist:toprak almayı amaçlayan saldırgan devlet
plotted:çizilmiş
hold over:uzatmak ertelemek
subdue:bastırmak
resurgence:yeniden dirilme
departure:kalkış ayrılış
indelibly:kalıcı bir şekilde
relative:hısım akraba göreceli
component:bileşen
allegience:biat
refined:arıtılmış has saf
underscore:üstünde durmak altını çizmek
conviction:inanç kanı suçlu bulma
subversive:tahrip edici
primordial:ilkel
indispensable:zaruri zorunlu
pervasive:her tarafa yayılan sinen
muddle:kafasını karıştırmak
figment:uydurma
entrench:sağlamlaştırmak
juxtaposed:sıralanmış yan yana
reconcile:uzlaştırmak
devotion:bağlanım
concede:kabullenmek
venture:girişim
robust:güçlü dirençli
sole:taban
arbiter:söz sahibi ara blucu
abrogation:ilga etme fesih
sidelined:gözden düşmek dışlamak kenar çzgisi
counterpart:mevkidaş kopya meslektaş
dissident:kiliseye karşı olan muhalif
surreptitiously:gizlice el altından
insurgency:isyan
hampered:engellenmiş
ineptitude:kabiliyetsiz beceriksiz
impotence:güçsüzlük acizlik
draconian:zalim gaddar
mould:kalıp şekil
unionist:birlikçi sendika yanlısı
sovereignty:egemenlik
cohesion:yapışma birleşme
intensified:şiddetlenmiş
merit:değer
clique:komite takım hizip
fancied:sanılan
vanguard:öncü keşif kolu
context:bağlam kaynak
ascendancy:üstünlük
the large:serbest özgür genişçe
bourgeoisie:burjuva
node:düğüm
instill:damla damla akıtmak aşılamak
immaterial:maddi olmayan
constitute:atamak seçmek yürürlüğe koymak oluşturmak
lavish:çok bol savurgan
sectarian:mzhep tarikatçı bağnaz
stymie:alt etmek engellemek
co-opt:seçmek oy birliği ile seçmek
citizenry:tüm yurttaşlar
rescript:ferman
outlined:özetlenen
combustible:kolay tutuşan yanıcı
tore:yırtık burkula
recruitment:işe alım iyileştirme temin takviye
diverging:değişik ayrılan
polarization:kutuplaşma
conditioned:şartlı
tenuous:seyrek belli belirsiz çok ince
descendant:nesilden olan torun oğul
environ:kuşatma içine alma
transience:geçicilik
burgeoning:filizlenen
estranged:şoğumuş ayrılmış
stratification:tabakalanma katmanlaşma
onset:başlama hücum
inflow:akış giriş
output:ürün faaliyet
ply:eğmek yapmak
seep:sızmak sızıntı yapmak
woefully:ne yazık ki kederli olarak
adherent:yapışık taraftar mürit
wielded:savurmak pala çalmak kullanmak
inaccuracy:yanlış olma kesin olmama
proselytization:din değiştirme
recipient:alıcı hassas duyarlı
ordain:nasip etmek mukadder kılmak atamak
overture:teklif öneri giriş müziği
preacher:vaiz hatip
congregation:cemaat
intermittent:kesikli aralıklı
orphanage:yetimhane
exasperated:kızgın bezmiş bıkmış
wive:gelin almak evlenmek(erkek)
prowess:kahramanlık hüner
muster:geçmek toplanmak hazır bulunmak
lieutenant:teğmen üsteğmen yüzbaşı vekil yardımcı
potentate:hükümdar nüfuslu kimse
plethora:fazlalık dolgunluk
trait:haslet hususiyet karakter
exile:sügün sürgüne göndermek
trickle:sızmak akmak
shepherd:çoban önderlik etmek
makeshift:eğreti geçici çare
tyhus:tifüs ateşi
rue:pişmanlık duymak
incompetence:yetersizlik kabiliyetsizlik
kin:akraba hısım
instruct:görevlendirmek
construct:inşa etmek
devoted:sadık bağlı
crimean:kırımlı
concerted:düzenlenmiş kararlaştırılmış
envelope:sarmak zarf
auxiliary:santral yardımcı teçhizat
disastrous:feci talifsız
culpable:suçlu kabahatli
facilitate:rahatlatmak hafifletmek
infusion:içine akıtma telkin
menial:hizmetçi
manumission:azad etmek
gendarmerie:jandarma teşkilatı
cadre:çerçeve çekirdek kadro
agenda:gündem görüşülecek işler ruzname
strata:katmanlar tabaka
synonymous:eş anlamlı
prevalence:yaygınlık hakim olma
cited:alıntı olrak alınmış
magrin:marj fazlalık mesafe
rallying:toplama
campaign:sefer mücadele seferberlik
usage:kullanım şekil üslup
elicit:ortaya çıkarmak aydınlatmak
partial:taraflı eksik kısmen etkili
thesis:tez sav
subset:altküme
opted:seçilmiş
harbinger:müjdeci
identity:kimlik
amalgamation:alaşım karışım
sublimate:yüceltmek arıtmak süblimleşme bilinçaltındaki güdüler iyiye yönlendirme
allure:cezp etmek
cachet:kapsül prestij
coarseness:kalınlık hantallık terbiyesizlik kalitesizlik
permeable:geçirgen
cataloguing:kataloglama
derelict:harabe
decree:hüküm vermek emretmek
shy away from:çekingen
meagre:az yetersiz
cynical:alaycı
inescapable:kaçınılmaz
innately:doğal olarak
overtone:ima edilen fikir ardındaki anlam
eloquently:ikna edici bir şekilde
budding:gelişme tomurcuklanma
demure:çekingen
hindsight:önemini sonradan anlama geç fark etme
connotation:çağırdığı anlam ifade
unregistered:kayıtsız
havoc:tahribat yıkım
pivotal:eksen odak asıl
humanitarian:insalcıl
seize:yakalama ele geçirme
aftermath:sonuç akıbet
multiplicity:çokluk çeşitlilik
sown:ekili
implementation:yerine getirme uygulama
enact:çıkarmak sahnelemek yasallaştırmak
tutorial:özel dersle ilgili
ensure:sağlamak sağlama almak
thracian:Trakyalı
unscathed:yarasız
treason:hainlik vatan hainliği
entailed:icap etmiş
forfeiture:hakkın kaybedilmesi ceza
strangelehold:bastırma engelleme
secession:uzaklaşma ayrılma
duplicity:düzenbazlık hilekarlık
seditiousness:isyankarlık
infer:anlam çıkarmak
encased:kapanmış sandığa konulmuş
admixture:karışım ilave harman
riddled:delik deşik edilmiş
primacy:üstünlük
mirrored:yansımalı
dormant:uyku halinde
sedition:kargaşalık
influx:akın etmek
integrity:bütünlük
engendered:meydana çıkmış hasip olmuş
relocation:tehcir
proponent:taraftar
bypass:yanından geçmek ikinci yol yapmak
strain:gerginleşmek kasılmak(kas)
fallout:atık döküntü
interdicted:kısıtlanmış
touring:gezi gezici
ongoing:süregiden
menace:tehdit
volition:istem irade
imminent:eli kulağında olması yakın
brigandage:eşkiyalık
moot:tartışmak münakaşa
hub:en önemli yer merkez
repercussion:geri tepme
rapprochement:uzlaşma
pre-empt:önceden satın almak/tutmak
unruly:azılı asi serkeş
virulent:düşmanca öldürücü
transcript:kopya suret
intertwine:birbirine geçmek
ardent:parlayan
substantiate:gerçekleştirmek doğrulamak
intrinsic:esas asıl gerçek
inconsistency:uyumsuzluk bağdaşmama
loophole:gözetleme deliği mazgal kaçamak
incongruity:uyuşmazlık aykırılık
minister:bakan vekil papaz
stipulate:şart koşmak
uproot:kökünden sökmek kökünü kazımak uzaklaştırmak
untrustworthy:güvenilmez
battalion:tabur kıta
outright:tam açık düpedüz
forthcoming:yaklaşan
filthy:pis kirli müstehcen
manure:gübre
purport:mana anlam
convert:din değiştiren kimse
assurance:güvence teminat
consistent:tutarlı bağıntılı
chide:azarlamak
oversight:dikkatsizlik gaflet
exemption:bağışıklık muafiyet çürüğe ayırma
dispensation:dağıtım dağıtma muafiyet
issued:çıkarılmış ihraç edilmiş
subject to:bağlı tabi karşı karşıya olan
rescind:yürürlükten kaldırmak
treasonous:vatan hainliği
confiscation:kamulaştırma
indiscreation:boşboğazlık
oversee:gözetlemek denetlemek
emanated:çıkmış doğmuş
in charge of:sorumlu yükümlü
ransacked:yağmaya uğramış
condone:bağışlamak görmezden gelmek
ofset:dallanmak kaşılamak
amend:düzeltmek onarmak
entrance:giriş mest etmek
hastening:hızlandırma
guise:kılık kılıf
milieu:çevre ortam
bent on:peşinde koşmak kararlı olmak
breadth:saha uzaklık
conceived:tasarlanmış
arguably:muhtemelen tartışılır bır şekilde
menacing:tehditkar
predilection:yeğ tutma tercih
mitigated:yatıştırılmış
conversant:bilinen tanınmış
recalcitrant:aksi kimse kafa tutan kimse
antithetical:karşıt
caveat:uyarmak ikaz etmk
commonality:avam özellik aynılık
dissonance:uyumsuzluk
plebeian:ayak takımı üyesi avam
worrisome:kaygılandırıcı
detainee:tutuklu
mandated:manda altında olan
negligible:önemsemeye değmez ihmal edilebilir
dormant:uyku halinde olan
threadbare:bayat yırtık pırtık
liturgy:aşai rabbani
sermon:vaiz vaaz
annulment:iptal kaldırma
tribunal:mahkeme
admission:itiraf kabul giriş izni
armistice:ateşkes mütareke
uninhabitable:yaşanmaz
skeletal:iskelet
unabashedly:utanmadan
correspondence:mektuplaşma yazışma uygunluk benzeşme
stationery:kırtasiye yazı malzemesi mektup kağıtları ve zarflar
remedy:deva çare
respective:şahsi
abysmal:çok derin
restitution:eski durumuna döne onarma
resilience:esneklik
reverberate:yansımak
uproar:curcuna şamata
annexation:topraklarına katma ilhak
thwart:kösteklemek önlemek
ordered:düzenli sıralı
contravention:karşı gelme ihlal
aide-de-camp:yaver emir subayı
greet:karşılamak
peril:vahamet risk tehlike
in-law:üvey
envisioned:tasavvur edilmiş planlanmış
coveted:istenen can atan
behest:ısrarlı istek irade
intercommunal:toplumlar arası
undo:açmak çözmek telafi etmek
foment:kışkırtmak
tying:bağlama akit
predecessor:öncül selef
strongman:dikdatör
repository:depo ambar mahzen
expediency:amaca uygunluk çare
backbone:bel kemiği
instigating:kışkırtıcı
sizeable:büyükçe oldukça büyük
inordinate:aşırı ölçüsüz düzensiz
belligerency:kavgacılık
allude:kast etmek
jurisdiction:yargı yargılama yetkisi
acquaintance:tanışma tanıdık
epitomize:özetlemek örneği olmak
nascent:doğan oluşmaya başlayan
springboard:tramplen sıçrama tahtası
sketche:skeç kısa hikaye tahta
pedigree:safkan cins
conduit:kanal oluk su yolu
middleman:aracı komisyoncu
expedient:uygun avantajlı çıkarcı
stopgap:geçici eğreti
nay:hayır inkar
agitated:heyecanlı tedirgin
glean:toplamak derlemek
hail from:geliyor olmak
stalwart:sağlam güvenilir
undisturbed:rahatsız edilmemiş
hoiste:yukarı çekmek kaldırmak
loom:dokuma tezgahı belirmek karaltı gibi görünmek uzakta belirmek
ebbed:zayıflamış suları çekilmiş düşmüş
reap a profit:kar elde etmek
misappropriate:haksız olarak almak zimmetine para geçirmek
niche:oyuğa koymak uygun bir yere yerleştirmek
syndicate:şirketleştirmek kartelleştirmek
sanctuary:sığınak ibadethane
highland:dağlık arazi yayla
outlying:uzakta bulunan çevredeki
mule:katır inatçı
contraband:kaçakçılık
tobacco:tütün
ready-made:hazır kullanışlı amaca uygun
livestock:çiftlik hayvanı hayvancılık
lurched:zor durum sendeleme sallanma
brother-in-law:enişte kayınbirader
rambunctious:neşeli gürültülü taşkın
benevolent:yardımsever
vie:yarışmak rekabet etmek boy ölçüşmek
plunder:yağmacılık yağma ganimet
upper hand:galip gelme
defying:meydan okuma
feud:kan davası
general amnesty:genel af
disintegrating:dağıtma ufalama
ceremoniously:çok resmi bir şekilde
fiefdom:tımar derebeylik
disapprove of:doğru bulmamak beğenmemek
deep pocket:çok zengin
artillery:ağır silahlar toplar
decapitation:başını kesme işten çıkarma
triumvirate:üç kişilik yönetim
veteran:eski kurt emektar kıdemli
widowed:ıssız dul kadın
maimed:sakat
ambivalent:karışık hisleri olan değişken
supine:kaygısız insiyatiften yoksun miskin
reinstate:yeniden kurmak
inspectorate:müfettişlik
contingency:ihtimal olasılık tesadüf
detour:dolambaçlı yol saptırmak
commentator:yorumcu
unanimously:oy birliğiyle
catalyst:katalizör
catastrophe:afet felaket
disband:ayırmak dağıtmak
groundwork:altyapı temel
convene:toplamak toplantıya çağırmak
interlocutor:muhatap konuşulan kişi
hallmark:kalite işareti ayar damgası özellik nitelik karakterize etmek
ominous:uğursuz
unbounded:sınırsız ölçüsüz
joyous:neşeli sevinçli
prosecute:yürütmek devam etmek
outspoken:çok konuşmak yüksek sesle konuşmak korkusuzca kendini ifade etmek
cheerlead:desteklemek cesaretlendirmek
inaugural:açılış açılış töreni
perimeter:çevre çevre uzunluğu
linchpin:önemli kişi temel taşı
intriguing:entrikacı
notables:kodamanlar ileri gelenler seçkinler
fatherland:memleket vatan
stated:belirtilmiş belirtilen düzenli muayyen
steering:idare kumanda
statement:ifade söz beyan açıklama
perpetrated:işlenmiş(suç)
elementary:başlayanlar için basit öz
lingo:argo yabancı dil
denote:göstermek(belirtmek) işareti olmak ifade etmek
state:ifade etmek bildirmek hal devlet durum
entity:mevcudiyet varlık
wilted:solmuş solgun
shied:korkmuş ürkmüş
appeal:başvurmak çağrı temyiz
delimiting:sınırlandırma sınırlandırılan
invocation:zikir niyaz yakarma
defy:küçüsemek karşı koymak dayanmak
transgress:aşmak(sınırını) günah işlemek emir çiğnemek bozmak
rested:dinlenmiş
shaky:titrek sarsan
placate:yatıştırmak sakinleştirmek
immemorial:çok eski hatırlanması zor
trope:kinaye mecaz
editorial:başmakale başyazı
allusion:kinaye zikir ima
proselytize:başkasını kendi dinine çevirmek kendi dinini yaymak
evocation:çağrışım yapma aklına getirme ruh çağırma
cede:vazgeçmek feragat etmek
disposal:ortadan kaldırmak
contrive:becermek yolunu bulmak
manpower:personel
pivot:bağlı olmak dönmek
usurp:gasp etmek
prerogative:imtiyaz yetenek kabiliyet hak
contingent:beklenmedik olay birlik grup
coincidentally:şans eseri
intinsically:özünde
unabated:şiddeti azaltılmış
abated:kısılmış hafifletilmiş
stewardship:kahyalık yöneticilik idarecilik
secure:sağlam emin güvenli
assuage:hafifletmek yatıştırmak
testify:şahitlik etmek doğrulamak
ragtag:ayak takımı
nominal:düşük sözde itibari
racking:bekletme
proliferating:çoğalma
bleak:kasvetli rüzgarlı
brewing:mayalama kaynatma
garnered:istiflenmiş depolanmış
dues:ücret aidat
firearm:ateşli silah
disillusionment:gözünün açılması
foreboding:kötü bir şey olacağını sezme içine doğma
contend:uğraşmak çarpışmak
vowed:adaklı
offender:fail
tenure:kadrolu olmak imtiyaz memuriyet
outburst:patlak verme
rampage:kudurmak saldırmak öfkelenmek
bottle up:bastırmak gizlemek kuşatmak
expeditionary:seferi
coalesce:yekvücut kaynaşmak
coalition:birleşme
malcontent:hoşnutsuz kimse
exponentially:üssel katlanarak
loyalist:yönetime sadık kimse
andincite:kışkırtmak dürtmek
outrage:zedelemek hakaret etmek kanuna karşı hareket etmek
victimized:kurban edilmiş
factionalism:hizipçilik gruplaşma
depict:anlatmak resmini çizmek tarif etmek
unreconciled:barışmamış uzlaşmamış
gain over:dostluğunu kazanmak desteğini almak
broach:konuya girmek ileri sürmek
constellation:seçkinler grubu takım yıldızı
troika:üç kişilik yönetim
magnify:büyütmek abartmak göklere çıkarmak
mongrel:melez kırma
disposition:istek eğilim yaratılış yapı
conservative:tutucu muhafazakar geri kafalı(argo)
disgruntled:kırgın şikayetçi
constitutionalist:meşrutiyetçi
nadir:ayak ucu
brainchild:buluş parlak fikir
endorse:onaylamak desteklemek
purportedly:söylendiğine göre varsayıldığına göre
hindering:engelleme engelleyici
reportedly:söylentilere bakılırsa dediklerine göre
stemming:sıkılama
rival:rakip ile rekabet etmek
walk of life:meslek kesim toplumsal sınıf
wedded:evli evlenmiş
pooling:havuzlama ortaklama
vestige:işaret kalıntı
antebellum:savaştan önceki
gravitas:ağırbaşlılık
lent:ödünç verilmiş
heed:bakmak önemsemek
foreshadow:önceden ima etmek belirtisi olmak
deputy:milletvekili mebus
supremacy:üstünlük yücelik
scornfully:küçümseyerek
reign:hüküm sürmek
far-off:uzakta çok uzak
posse:takım heyet
convening:toplama toplayan
homestead:çiftlik ve eklentileri çiftlik evi
landholder:toprak sahibi
pillaging:talan etme talan yağmalama
backer:destekçi torpil dayı taraftar
amassed:birikmiş yığılmış
tabulation:çizelgeye geçirme listeleme
ruffian:kabadayı kalas yontulmamış tip
uneasy:huzursuz tedirgin
standoff:uzaklaştırma ayrılık
bayonet:sungu kasatura
ultimatom:benimsetme bildirisi
apprehend:kavramak korkuyla beklemek tutuklamak
preclude:imkansız kılmak dışarıda bırakmak
larceny:çalma hırsızlık
entail:yol açmak istemek şarta bağlamak
enabled:devreye sokulmuş etkilenmiş
hold sway over:hakim olmak
boon:iyilik nimet rahatlık lütuf
instability:iktikrarsızlık kararsızlık dayanıksızlık
monopolize:tekel altında tutmak
pilfer:araklamak yürütmek
highlight:belirtmek altını çizmek
stark:sert boş katı
reversal:tersine çevirme geri dönme
tipped:uçlu eğilmiş yatık
memoir:tutanak hatıra
asynopsis:özet
forefront:ön olan ön saf
bastion:kale
Rooster:horoz
Kitap okurken Kendim oluşturduğum kelime listesinin bir kısmı.
Ne ingilizcesi daha Türkçeyi doğru kullanmıyoruz ama çok istiyorsanız havagi takşim şaka lan gül diye şuan buraya yazmak için yazıyorum yüz kelimeye ulaşmam lazım yani sacmaliyorum de napiyosunuz iyimisiniz bu zor günlerde herkese iyilik sağlık diliyorum kendine iyi bakın gorusuruz Good by.