bu frekanslarda çalan parçalardaki bir diğer dikkat edilecek husus da arka fondaki hu çeken insan sesleridir. bu sesler de hep aynıdır: ah tıdı ah tı ah tıdı ah tı diye sürüp gider.
direk 1. dakikadan sonra açıldığında normal bir oryantal parçadan farkı olmadığı görülecek olan zikirlerden bir tanesi daha.
arap yarımadasında adamlara bu parçaları dinlet, göbek atmaya başlamazlarsa ne olayım. bildiğin oryantal parçadan farkı yok. arka fonda çalan defler, çekilen hular da bir işe yarışamamış. o oryantal ve arabik ritmi dağıtamamış.
türkiye'nin az çok her şehrinde olan islami radyo frekanslarıdır efendim. buraya kadar herşey normal ancak çaldıkları parçalara gelince iş değişiyor.
normalde hep ilahi ve zikir veren bu frekansların parçalarında hiçbir enstrüman kullanılmadığından müzik sesinin yoksunluğunu telafi etmek için arka planda dikkat edin hep hu çeken adamların sesleri oluyor. bir de diğer enstrümanlar yasak olduğu için sadece def kullanılır bu parçalarda. bu ise parçaları aslında istenilmeyen bir ritme sokar. bu parçalar bu nitelikleriyle daha çok oryantal parçaları anımsatırlar.
bu parçaların sözlerini geçiniz efendim ama arka plana odaklanırsanız ne dediğimi anlarsınız. parça bir ilahi ve zikirden çok oryantal didem'in çıkış parçasını anımsatmaktadır nerdeyse. ritimleri oldukça canlı ve arabiktir. sözleri olmasa bu parçaların oryantal müzikten hiçbir farkı olmadığı görülecektir. hatta ilahi olduğunu bilmeseniz nerdeyse dansöz ne zaman çıkacak diye beklersiniz.
ne dediğimi anlamak için bir örnek vermek yeterlidir zannımca; bilhassa 16. saniyeden sonrasına odaklanın, şarkının o oynak ve oryantal ritmine: