her şeyi bırakıp çekip gitmek

entry229 galeri1
    79.
  1. kendinize bir sınır koyma zamanı gelmiştir, çekip gitmeler cumhuriyetinde bekleyenleriniz vardır belki. önce bir sürü eğer düzenlersiniz aklınızın bavulunda, sonra matematik hocanız gelir; -eksileri artıları iyice hesapladın mı- diye sorar gibi bakar size. ardından edebiyat hocanız dikiliverir karşınızda -mefail ün müydü me fail ün mü- diye sorar; faili meçhul dersiniz ve sıfırınızı da eklersiniz valizinize, ardından coğrafya hocası dikilir karşınıza - gittiğin coğrafyaya yakışacak mısın, toroslar çok sıralı gelmesin sana- cevaplayamazsınız sadece gittiğinizin yerin adını yazdınız diye bir de 2 eklersiniz valizine. uzun eşşek oynayalım mı diye zıpırca gülümser arkadaşlarınız - tek misin çift mi- siz de cevap olarak bir de yastık alırsınız yanınıza. tarih hocasına geldi sıra - söyle bakalım ülkemizi paylaştıklarında çekip gittiğin yeri hangi soysuzlar istiyordu- onu bilmem ben sadece giderim dersiniz, tarihe yazılacak sözler söylemediniz ancak cevap verdiniz; cevabınız 5 puan değerinde. tarihi birazcık kurtardınız. felsefe hocasında şimdi sıra, rendekardan evrilmiş eğreti laflar;
    -düşünüyorsun neden yoksun o halde, sen gittiğinde burada kalanlar var olmaya devam edecek mi, yani sen yoksan hiçbiri olmayacak mı?--düşünmeye devam ediyorum ama yokum-- ben düşündüğüm sürece onlar hep var, kalan 1 giden0 - diyeceksiniz. cevabınızdan etkilenen felsefe hocası kanaat notuna 10 ile kayda alacak adınızı. bilgisayar öğretmeni dikilecek karşınıza - hata 404 ne demek- der. -aradığınız sayfa bulunamadı hocam- dersiniz; işte şimdi bilgisayar mantığıyla 11' i hackettiniz.

    fizik ve kimyadan zaten hiç çakmazdınız, yine de sorarlar size - şimdi biz birbirine bağlı ama birbirinden ayrı parçacıklar mıyız?, giderken çözünürlüğümüz artar mı? sahi hocam şeker suda erimezmiş, sadece gözle görülemeyecek kadar mikro parçalara ayrılırmış, öğrendiğimiz iyi oldu. soru soracak tek kişi kalır geriye kendiniz; gitmek mi zor kalmak mı? ya amigdalanız ne tepki verecek bu gidişe, bari onu da arkanızda bırakın giderse zaten hiç sizin olmamıştır. arkanızdan sallanacak elleri hesaba katmayın hiç, size gitme demeyecekler, size kal demeyecekler. rest çekeceksiniz blöfünü gördüm diyecekler ancak kartları açtığınızda görecekler floş royali. kendinize ait ne varsa hackedilmiş, geri alacaksınız bir bir, zoraki bir gülümsemeyle oysa onlarda kalsın istiyordunuz.ingilizce hocası görünecek uzaklardan yine o içgıcıklayıcı soruyu soracak "ver ar yu fırom" - ay em fırom anyver- diyecek ve kalıplara meydan okuyacaksınız çocuk ingilizcesiyle, diyebilecekseniz amenna, bal gibi biliyorsunuz nereli olduğunuzu yine de 12'yi hackettiniz. ve gerisi bildik şeyler işte , bir gidiş için gereken nedir? bir bilet ve bir valiz, bir kamyon dolusu az kullanılmış eşya ve hesap kesimleri. 21 kez düşünecek 1 kerede halledeceksiniz bu işi, yoksa kartları iyi saymadınız mı?

    herşeyi yanınıza aldınız. durun aslında yanınıza aldıklarınız herşeyiniz değildi, herşeyinizi bırakmaya hazır mısınız? nasıl çekip gitmiş bir şaman? siz koşmuyorken de sonsuz bir at olabilir misiniz? gerçek herşeyin üstünde miydi? öyleyse onu da ardınızda bırakacaksınız. hırkalarınızı çatışmada bıraktınız ve koca bir şehrin kursağında haram bir lokma gibi oturmaktansa gitmeyi tercih ettiniz. bütün sınavlardan aa almadınız ama sorulara verebildiğiniz kadar cevap verdiniz. gücünüz yettiğince. çan eğrisi kimin umrunda.

    yine de çekip gideceksiniz eğer her -gitmenin bitmek olmadığını da biliyor- olmalısınız, yani şehir değiştirmek değiştirecek mi sizi, yalnız kalmanıza bahaneler üreteceksiniz hepsi bu. bunu da kabullendiyseniz çağırın bir korsan taksi, çünkü bir daha hep sarı taksilere binmek zorunda kalabilirsiniz. ne yani onların ki de emek değil mi? hem valizlerinizi daha içten taşır onlar, inanmazsınız ama arkanızdan el bile sallarlar, her şeyi bırakıp gidecekseniz biraz da illegal bir gidiş olmayacak mı zaten?

    eh artık yolun başına geldiniz evet evet sonuna değil başına, geldiğiniz yere dönüyorsunuz, ikinci tura geçiyorsunuz ve tur bindiriyor canınızı son kez yakmak isteyen birileri, tüm maskelerinizi unutmadınız inşallah, gittikten sonra orjinallerini bulmak epey zaman alırdı çünkü. güneşin ilk ışıklarıyla artık bu şehrin sabahında olmayacaksınız. iyice vedalaştınız mı, denizin tuzunu fazla kaçırmadınız umarım. giderken ağlayacaksanız açın işte gidiyorumu. mendile gerek yok içinizdeki hüznü silemedikten sonra. bayram harçlığını az önce kaybetmiş mahsun çocuk gibi bakmayın öyle, ilk giden siz değilsiniz ya? lodosta karaköy iskelesi batacak değil siz gittiniz diye, batsa bile yenisini yaparlar göremediğinizle kalırsınız.

    haydi "iyi yolculuklar" deyin kendinize... gitmenizi istemediği halde kal demeyenler için bir şişe su dökün arkanızdan ve sırf kendilerini yenemediler diye. bırakıp gittiğiniz herşey için bir fatiha okuyun, ateist bile olsanız okuyun çünkü kalan ruhunuzun hackkıdır hem fonetiği güzel...güzeldir herşeyi bırakıp çekip gitmek, bazı güzelliklere dayanmaz yürek, yüreksizliğe de hazır mısınız? korkaklıktan bahsetmiyorum artık sizin göğsünüzde saklayamadığınız öksürüklerinize, içinize gömdüğünüz hıçkırıklarınıza eyvallah demeyecek olan yüreğin vicdani reddinden söz ediyorum . aman yüreğinize iyi bakın giderken, hala zamana eş işliyor mu? gittikten sonra spontane bir yaşama savrulmaya hazır mı? son kontrollerini yapın, hem neyi çekip gideceksiniz giderken? siz en iyisi perdeyi de çekin giderken. prestijiniz sağlam olsun...

    sahi herşeyi mi bırakıp gidiyorsunuz, yoksa her şeyi mi?

    sır perde ayna
    6 ...
  2. 78.
  3. önce fikri düşer aklına... korku, heyecan ve umut birbirine karışır... epeydir yavaşladığını, hafiflediğini hissettiğin nabzının tekrar hızlanmasına, kuvvetlenmesine şahit olursun. bilirsin ki zor günler var önünde, özlenecek çok şey var ardında...

    'gitsem' dediğin an her şeyi göze alıp yollara düşme zamanıdır, -çünkü- kalmak, gitmek hayaliyle yaşamaktan fazlası olamayacaktır artık.
    5 ...
  4. 77.
  5. (bkz: burada yapılmışı var)

    insana yeni bir hayat tadı veren düşünce. lakin gerçekleştiği anki tat biraz kekremsi oluyor, anlamını yitiren tüm geçmiş, tüm anlamsızlığıyla arkanızdan geliyor. bu nedenle bu fikre çok da bağlanmamak gerek. bir gün gerçekleştirme imkanı bulunursa, allah muhafaza, tek bir tanıdığın bile olmadığı bir şehrin giriş katında bir çatının altında, anlamsız geçmişi döne döne duvarlara anlatırsınız, anlata anlata duvarlara dönersiniz, sonra duvar olursunuz geçmiş anlattıra anlattıra döner beyninizde, sonraa... sonrasını bilmiyorum, daha o konuya gelemedik.
    2 ...
  6. 76.
  7. ardınızda bir bekleyen yoksa, herşey anlamını yitirdiyse yapılması gerekendir. giderken yanınıza birtek zihninizde kalanları alırsınız, varsın gelsinler önemli değildir.
    2 ...
  8. 75.
  9. karikatürü kendi pc'mde bulup da nete atıp, oradan da buraya koyana kadar götüm çatladı.

    http://img220.imageshack....p?image=ekipgitmekjj7.jpg

    (bkz: yiğit özgür)
    2 ...
  10. 74.
  11. adı bilinmeyen diyarlara yada sonsuz mekana.
    1 ...
  12. 73.
  13. hayal olarak gerçekleşebilir ancak, gerçekte bir insan asla sevdiklerini bırakıp çekip gitmez *.
    1 ...
  14. 72.
  15. 71.
  16. her şeyden uzaklaşarak yeni umutlara doğru (bkz: siktir olup gitmek)
    1 ...
  17. 70.
  18. çekip gitmek önemli değildir, önemli olan bulunduğun mekandan değil beynini meşgul eden düşüncelerden çekip gitmektir. bunu yapabilirse insanoğlu gerçek mana da herşeyi ardında bırakmış demektir, ortam değiştirmek çözüm değildir.
    1 ...
  19. 69.
  20. aslinda bir i$e yaramayan istekdir, cünki cekip giderken kendinizi de götürsünüz, uzakla$tiginiz sorunlar, kirginliklar, sevdiginiz insanlar size daha da yakin olur gittiginiz yerde. Bazi $ey leri dü$ünüp yüreginizi dinlendirmek istiyorsaniz gitmek gereklidir yinede, insan uzakdayken farkli görür her $eyi, gittigi yere döndügününde, farkli dü$ünebilir. birakip gittigi gibi görmeyebilir o bazi $ey leri.
    1 ...
  21. 68.
  22. 67.
  23. şahsım için teoride kalmamış pratiğe de dökülebilmiş eylem.

    bir keresinde sırtımda bir çanta vurdum kendimi tek başıma dilini bilmediği ülkelere, adalara...

    tek kelime türkçe konuşmadan haftalar geçirdiğim oldu..

    hiç kimseyi tanımadığım ve hiç kimsenin beni tanımadığı kasabalarda geçirdim günlerimi.

    özgürlüğün kokusunu aldım, tadını sonuna kadar çıkardım.

    sonra ne oldu?

    gün geldi "her seyi birakip cekip gitmek" isteği gittiğim yerde de yakama yapıştı.

    sözün özü, maalesef işe yaramıyor.

    hele ki bir yanınızı geride bırakmışsanız.

    bu, ana baba olabilir,
    sevgili olabilir,
    eş dost, ülke sevgisi olabilir..

    en kötüsü de kendiniz olabilir...
    2 ...
  24. 66.
  25. gidilecek bir yer varsa hiç vakit kaybedilmeden yapılması gereken eylemdir.
    1 ...
  26. 65.
  27. her insanın belirli dönem planını yaptığı düşüncedir.genelde düşünceden ibaret kalır.hayata geçirebilen çok nadirdir.insanın herşeyi bırakıp çekip gitmesiyle huzura ulaşmayacağı da kabul edilmesi gereken gerçektir.ne yaşananlar ne geçmiş hiç biri bırakmaz inasının yakasını.kurtulmak imkansız tek çare yaşamaktır.
    1 ...
  28. 64.
  29. çoğunlukla bi işe yaramayandır.
    çünkü insan kafasını da kendiyle götürür gittiği yere.
    2 ...
  30. 63.
  31. yanlızca kendi gönlünü avutabilenlerin tercihidir.
    1 ...
  32. 62.
  33. kişinin hayatla kapışmaktan bıktığı anda artık pes demek istemesi sonucu ortaya çıkan istektir.
    ancak ardındakileri üzmek istemeyen kişi gidemez.
    istek olarak kalır sadece.
    1 ...
  34. 61.
  35. zor
    gidenlerin ardından
    dönecekleri günü beklemek.
    ve üzücü
    ve yorucu
    üstelik diğer tarafta
    çok cazip
    herşeyi bırakıp çekip gitmek...
    1 ...
  36. 60.
  37. Sevgili olaylarından sonra olursa ,olayı dramatize eden bir cümledir..

    acı çektirmek için ve acı çekmek için kimi zaman bilerek söylenmiş bir damla göz yaşı aktırmak için yapılmış acı söz.

    Ama iş hayatında, sosyal çevrede de olabilir.
    iş yerinizde yıllardır tahammül ettiğiniz o insanın size yaptığı o son damlalık tavır yüzünden bir anda asılı olan ceketinizi bir elinizle kavrayıp
    sadece dışarı doğru hızlı adımlarla yürürken bir kaç ofis arkadaşınızı hoşça kalın diyip , şirket telefonunu bir duvara fırlatıp , bir daha asla geri dönmemk üzere çıkıp gitme durumu..

    iş için oldumu kabul edilebilir. iş bulunur ama sevgili için oldumu yani bir nevi hayattan aileden eşraftan dostan vaz geçip gitmek için çok çok büyük bir sebep olması gerekli olan durum.

    sevgili derken erkek için bayan , bayan için erkek değil. Sevgili olan herşey..
    2 ...
  38. 59.
  39. Kendimin ellerinden tutunca
    içimden nehirler gibi akmak geliyor
    Yollara çıkmak
    Yolculuklara bakmak geliyor
    Buralardan böyle ceketsiz kaçmak geliyor

    onur akının muhteşem parçası gidesi geliyor hakikaten insanın hem de ceketsiz.
    1 ...
  40. 58.
  41. gidenler, mutlaka, kesinlikle ama kesinlikle bir gece yüreklerinde pişmanlık duygusunun rövaşatasını hissedeceklerdir.
    2 ...
  42. 57.
  43. 56.
  44. 55.
  45. göt isteyen bir eylemdir. çevrendekiler ağızlarını , kasvet dolu gözlerini açmış senden bir şeyler yapmanı bekleyip dururken gerçekleştirmesi zor olacaktır bütünüyle. ancak gölgen kadar ilerleyebilirsin her şeyden.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük