zordur. sevilen kişi için çok güzeldir her zaman yanında olacağını bildiği birinin olması. her şeye rağmen seven ise terk edilir sen nasıl iyi olacaksan öyle olsun der sonuçta mahvolur. sevdiğinin 1 hafta içinde başka birini bulmasıyla bir kez daha mahvolur. zaman geçer o, vicdan azabıyla arar ve sevenin bir kez daha hayatını alt üst eder ama seven onun vicdan azabını görünce üzülmesine acı çekmesine kıyamaz ben iyiyim sorun yok vicdan azabı duymana gerek yok der. eh böylece vicdan azabı falanda kalmaz ve her şeye rağmen seven kişi sonsuza dek unutulur.
yapamadığımdır. terkettim çok zor ama böyle olması gerekliydi. zordur ama dayanıklılık katar kişiye, karakterinizin sağlamlığını gösterir. (bkz: saçmalıyorum)
o sevgi bir his olmaktan çıkmış ve artık bir parçanız olmaya başlamış ise, kaçınılmazdır. seversiniz her şeye rağmen, sevmiyorum diye kendinizi de kandırırsınız hatta.
işin özü;
zor zanaattir, her şeye rağmen sevmek.
herşeye rağmen güzel olan, herşeye rağmen katlanılabilen tek duygu. belki de bu duygunun yüceliği, herşeye rağmen' den sonra kullanılabilen tek sözcük olmasında yatıyordur.
hocam, güç de budur, sabır da budur, yürek de budur, aşk da budur, yaşamak da budur. içimiz bizi yenmek için hazır bekleyen zayıflıklarımızla dolu, bu kimisi için öfke, kimisi için çaresizlik, kıskançlık, küçüklük, korku ya da başka bir şey demek olabilir. sanıyor musun ki her şeye rağmen sevemediğin şey öz'ünden çok şey yitirdi bu zaman zarfında? senin gördüğün o şey'in başka bir yüzü, gördüğünü değil görmek istediğini sevmek isteyenler için namümkün olabilir. her şeye rağmen sevemiyorsan, bence hiç sevmeseydin. seçici geçirgen yüreklerle bu iş zor.
gerçek sevginin, ileri boyutları için de aşkın ta kendisidir. "için" ler sayesinde birini seviyorsanız çıkar ilişkisidir. ama "rağmen"ler olduğu halde hala sevebiliyorsanız, saf sevgidir.
sevmenin doğası gereğidir. sevmek ama gerçekten sevmek çıkarsız, çünküsüz, beklentisiz hatta bazen de karşılıksız sevmektir. biri seni sevdiği için değil, biri senle ilgileniyor olduğu için değil, o biri senin için bu dünyada ki her şeyden daha değerli olduğu için seversin.
şimdi düşün, yeri geliyor bir futbol takımına bile karşılıksız ,gönülden bağlanabiliyorken, bir insanı sevmeyi, illa ki bir şeyler beklemeyi nasııl düşünüyorsun.
ha tabi bütün bunlar dile kolay şeyler. hepimiz istiyoruz ki sevdiğimiz kadar sevilelim, düşündüğümüz kadar düşünelim ama olmuyor işte dostlar hayat öyle bir şey değil. sevgi dediğin iman gibi olmalı, şüphesiz inanmakla olmalı ki insanın içini ıstsın.
ve şunu da unutmayın,kendi sevginizden ne kadar emin olursanız olun, sevildiğinizden asla o kadar emin olamassınız, çünkü insan kendi duygularını düşüncelerini bildiği, emin olduğu gibi karşısındakinin duygularından emin olamaz.
her şeye rağmen sevin. zordur, çok zordur ama o kadar da güzeldir.
kalbindeki aşkla beslendiğin zamanlarda yaşayamadığın karşılıkları bile bile her şeye rağmen sevmek. ertelenmiş sorunlarla yüzleşmeden ya da yüzleşmekten korkarak sadece o anı yaşamak ve karşılık alamasan da sevmek. yarın yüzüne tokat gibi döneceğini bilsen de, gözüne kendi kendine çekmiş olduğun o perdeler kalktığında her şeye rağmen sevmek diyeceksin çünkü buna değer dersin. onu o olduğu için sevmek mi yoksa sevmenin ne derece kutsal olduğunu bildiğin için sevmek mi? cevapların arasında gerçek olan tek şey her şeye rağmen verdiğin sevgiler olacaktır.