"tüm teknolojik ve ekonomik gelişmelere karşın, ayrıcalık ve hiyerarşiye dayalı, baskı mekanizmalarıyla korunan insan ilişkileri biçimlerinin sonu gelmedi, sadece yeni biçimler aldı. hep muhalif olmalıyız, çünkü insan onuruna yakışan, ayrıcalıklar, hiyerarşiler ve bunları korumak için kaçınılmaz olarak kurulan ve korunan, her türden baskı sistemlerinden, onların yerküreyi talan eden siyasetlerinden yana olmak değil."
arka kapaktan:
"nuray mert'in, küreselleşmenin türk "liberal"lerince algılanma biçimleri, bu algılamanın yoksulluğa/ yoksullara karşı köreltici etkisi, bu toplumsal "sterilizasyon" isteğiyle de bağlantılı din korkusu... ve bütün bunlar karşısında siyasetin gerekliliği üstüne yazıları...
ahlakçılık ve hamasete düşmeden sosyal hayata, kamusallığa dair bir ahlakın gerekliliğini duyuran, öfke yazısı üslupçuluğuna kapılmadan, serin bir kararlılıkla siyasetin anlamına sahip çıkan yazılar..."
kitabı okumadık; lakin şunlar bile nuray mert'e reverans nedenimizir.