- fiziki kuvvete önem veren takımların ortaya keyifsiz, durağan bir oyun anlayışı sergilemesi. buna bağlı olarakta teknik oyuncuların ezilmesi ve seyirci çekememesi. (bkz: ismail güldüren)
- büyük takımların hentbol şubesi açmaması.
- televizyon ve bahis gelirlerinin çok az olması.* sponsor bulma zorluğu.
9 sene boyunca oynadığım, omzumda kalıcı sakatlık bırakan ama sayesinde 50ye yakın şehir gördüğüm spor dalıdır...
yıldız milli, ümit milli ve a milli olarak ülkemi temsil etmekten dolayı da gurur duyduğum eğlenceli ve yorucu salon sporu...
öğrenmek için uzun zaman gerektiren, öğrendikten sonra bir türlü vazgeçemediğiniz bir oyundur. Hentbol oynamayı bıraksanız bile hayatınızın belli bölümlerinde alışkanlıklarınızdan vazgeçemezsiniz. Örneğin karyağdığı zaman elinizdeki kartopuyla camlara nişan almak gibi.
ülkemizde federasyon kararıyla ligimizi daha renkli kılmak amacıyla, genç takımların aldıkları puanın yüzde on'u kadar a takımlarına puan olarak yansıyacaktır.
7 sene oynadığım çok zevkli bir oyundur...solaksanız bu sizin için büyük bir avantajdır...adam geçmede çok işe yaramaktadır...hentbolu yazılarla anlatmak imkansızdır...yaşamak gerekmektedir...
ilkokul dördüncü sınıfta başladığım, Ortaokul son sınıfta kolumun kırılmasıyla jübilemi yaptığım spor. Salon sporları içerisinde en geniş alana sahip olup, sınırları siyah çizgi ile belirtilir. Oldukça sert bir spor olup insanı hayatından bezdirdiği de olur.
(bkz: yaşayan bilir)