Platonik sevdalı günlerim çoktur benim.
Gelmeden gidişleri de en çok ben yaşadım bu yüzden.
Bir göz değmesini bir kıvılcıma,
bir kıvılcımı da bin sevdaya döndürür yüreğim.
Durmadan hayaller kurarım aşka dair.
Yastığımı, sebepsiz gözyaşlarım lekeler geceleri.
Sabah olur anlamsız kalır düşlerim.
Akşam olur devam eder düşünmelerim.
Nedendir bilmem, cevapsızdır bilmecelerim.
Tanımlayamam kendimi hiçbir zaman.
Uslanmaz bir yürektir bana kalan.
Sonra an gelir aynalara bakarım.
Yabancı gelir gözlerim gözlerime.
Dalar giderim sessizliğime.
içimde patlayan volkanlara,
Prangalar vurup sustururum bir anda,
Sözlerimde bir kifayet bulur,
olmayan birinden bahsederim yalızlığıma.
Yalnızlığımı teselli eden bir şiir yazarım sonra.
Yine de anlatamam içimi kağıtlara.
Karşılığımı bir türlü bulamam sözlükte ben.
Dilbilgimce beni tarif eder cümlelerim.
Kendimi satırlarda,
arayıp durmalarımdır şairliğim.
Platonik sevdalı günlerim çoktur benim.
Ne şehre aşkım biter,
ne de şehrin ışıkları bana yeter.
Karanlık ve pusludur belki yollarım.
Sonra dertleşmeye bir kaldırım kollarım.
Ben yürürüm.
Yürümek bana, ben Edirne de yürümeye yakışırım.
Saraçlar da her keder beni terk eder.
Gözlerimden eskiler gelir geçer,
ben eskilerden geçip gelirim.
Platonik sevdalı günlerim çoktur benim.
Gelmeden gidişleri de en çok ben yaşadım bu yüzden.
ve bu yüzden,
kendimi satırlarda,
arayıp durmalarımdır şairliğim.