bu şahıslar genellikle sorulduğunda hemen şöyle başlarla söze; istanbul dünyada en çok kürdün yaşadığı şehirdir!
bu paradoksa sürekli yenilir, kendisiyle çelişir ama zaten alışık olduğu ve aslında kafasında çok daha ağır ikilemlere sahip olduğu için unutur gider ve "davasına" devam eder.
nerde kalmıştık, evet türkiye de kürt halkının gördüğü baskıya değil mi?