Koop Island Blues - Hello my love
It's getting cold on this island
I'm sad alone
I'm so sad on my own
The truth is
We were much too young
Now I'm looking for you
Or anyone like you
We said goodbye
With the smile on our faces
Now you're alone
You're so sad on your own
The truth is
We run out of time
Now you're looking for me
Or anyone like me
Na na na na...
Hello my love
It's getting cold on this island
I'm sad alone
I'm so sad on my own
The truth is
We were much too young
Now I'm looking for you
Or anyone like you"
Selam aşkım
Bu adada hava soğumaya başladı
Yanlız ve üzgünüm
Kendi başıma üzgünüm
Gerçek şu ki
Çok gençtik
Seni arıyorum
Yada sana benzer birini
Hoşçakal dedik
Yüzümüzde gülümsemeyle
.... diye devam edip gider, nasıl mest olunmaz ki !
2010 şubat'ı. havalimanına gidene kadar hiç konuşmadık. yağmur bastırmıştı.
-sen seversin yağmuru..
+her zaman değil..
-bu ne kadar devam edecek?
+ne ne kadar devam edecek?
-bu, bu saçma halin!
+sensin saçma!
-ağlıyo musun? yapma bunu
+ağlamıyorum!
-tamam, sustum..
+en güzelini yaparsın, becerebilirsen!
...
yarım saat daha sürdü yol. arabayı otoparka bıraktı, "kim alacak bunu burdan" diye sordum. "şirket birini yollar alır" dedi.
...
-biletin nerde?
+çantamda.
-iyi, bu sefer unutmamışsın hayret
+kızmıyorum, sinirlenmiyorum da bugün sana, kavga etmicez bu sefer..
-ne alakası var
+çok alakası var
...
yolculukda eşlik edecek asistanı geldi, selamlaştık, onlar konuşmaya başladı, ben uzaklaştım, birkaç adım sonra ağlamaya başladım, gördü yanıma geldi, sımsıkı sarıldı, "yapma bunu lütfen" dedi, daha çok ağlamaya başladım, "ben gidiyorum" dedim. son defa gözlerinin içine baktım, "kendine dikkat et" dedim, "seni hep sevdim" dedi, "ben de" dedim.
...
havaalanı önünde bekleyen bir taksiye bindim, "nereye" diye sordu şoför, "kadıköy"e dedim. "peki" dedi. radyoyu açtı, buğulu bi ses beni kucakladı,
beni kederden kedere sürükleyen, her dinleyişimde içimden bir şeyler alıp götüren şarkı. aslında neşeli bir ritmi var gibi görünse de sözleri insanı hüzünlendirir.