efendim malum 14 şubat'ın eli kulağında. sevgili olsun, nişanlı olsun, eş olsun, bu günün, her duygusal çiftin günü olarak cins-i latifler tarafından dayatıldığı aşikardır.
şimdiye kadar tanıdığım erkeklerin yüzde doksanı özel gün diye tabir edilen günlerde hediye alma taraftarı değildir. buna karşılık, şimdiye kadar tanıdığım kadınların yüzde doksandokuzu bu hediye olayına körü körüne, sımsıkı, savaşçı, yırtıcı, kafa eti yeyici, duygusal bir bağla bağlıdır. o kadar bağlıdırlar ki, erkeğin ona istemeyerek, kendini zorlayarak, binbir tövbe ederek aldığı hediyeyi büyük bir mutlulukla kabul ederler.
normal herhangi bir günde onunla beraber gezerken, gel canım şurdan sana bir şey alalım içimden geldi, gibi yaklaşımlar kattiyetle hediye olarak yada en azından hediyeye yükledikleri derin manada bir hediye olarak kabul görmez.
allah sonumuzu hayır eylesin, hediye almayanların, almayı unutanların da mekanını cennet eylesin.*
olmayandır. herkesin aynı anda sevgilisine hediye aldığı bir gün , hediye alsan kaç yazar almasan kaç yazar? maksat sevgilini özel hissettirmek olduktan sonra 18 şubat ne güne duruyor? ya da 26 mart?