neyin sevinç neyin hüzün verdiğine dair ayrım yapmanıza yarayan tüm hislerinizin birbiriyle harmanlandığı anlamına gelir. eskide kalmış bir insan güruhunun payı yadırganamaz elbette bu durumda. aileden arkadaşa, yüreğinizi verdiğinizden konu komşuya kadar el birliğiyle neşelerinizi kursağınıza dizmiş, hüzünlerinizde sizden büyük sevinç gösterileri beklemişlerse, aslında mutluluğunu doyasıya yaşamanız gereken bir durum karşısında tek yapabildiğiniz düğüm düğüm olmuş boğazınız ve nemli gözlerinizle hayatınızı bir film şeridi haline getirmek ve başa sarıp seyretmek olur.
sevinmenin, hak edilmiş bir mutluluğun tadını çıkarmanın zevkini elinizden almalarına izin vermeyin. kendiniz için bir şiir yazın. bir şarkı söyleyin. bir çiçek alın. kek filan yapın. en olmadı uzanıp kendi yanaklarınızdan öpüverin kendinizi...
"Daha ilk oturumda suçsuz çıkıyorum
Oturup esmer bir kadını kendim için yıkıyorum
iyice kurulamıyorum saçlarını
Bir bardak şarabı kendim için içiyorum
Halbuki geyikli gece ormanda
Keskin mavi ve hışırtılı
Geyikli geceye geçiyorum.
Uzanıp kendi yanaklarımdan öpüyorum." Turgut uyar.