19 mart 2011, saat 18:45 haçlı seferi başladı.
(tarihe notumuzu düşelim. yıllar sonra bunu okuyacak gençlere mektubumdur.)
tarihin acı cilvesine bakın ki, sefer yine libyada'n başladı. en son aynı ingiliz, fransız, italyan haçlı ordusu 1911 de yine bir mart ayında buradan başlamıştı haçlı seferlerine.
aradan tam 100 yıl geçmiş. aynı işgalciler aynı yerlere saldırıyorlar.
yine çocukları yakıyorlar. yine kadınlara tecavüz edecekler. yine ülkelerin doğal kaynaklarını ele geçirecekler. oradaki kültürü dejenere edecekler.
gemilerine uçaklarına doldukları sanat eserlerini medeni şehirlerindeki müzelerinde sergileyecekler.
Sınırları cetvelle çizilmiş yeni ülkeler yapacaklar. 'özgürlük/demokrasi' denilen sömürge sistemlerini empoze edecekler.
Sırada iran var. Ahmedi Nejad kaddafiden daha çılgın, daha şeytan, daha piskopat, daha tehlikeli.
Avrupa imparatorluğun modern engizisyonu böyle karar verdi çünkü. Tartışmak gericilik olur.
Bunu okuduğunuzda yıl kaç bilmiyorum. iran ile savaş başladıysa elinizdeki bütün işleri, siyasal ideolojileri bir kenara bırakın. Hala okutuluyor sa çanakkale'yi hatırlayın ve birlik olun.
Sıra Türkiye ye gelmiş demektir. Doğuda başlamış isyanları kontrol altına almaya çalışan devletinizi destekleyin. O devleti bahane edip sözde insani operasyonla girecekler yurdunuza.
Yaşlı anneleriniz ve babalarınız artık işe yaramaz diye kurşuna dizilecek. Genç kadınlarınız hala seks yapabilir güzellikte olduğu için haçlı ordusuna sunulacak.
Etrafınızda muhasır medeniyet batı diye bahseden, dünyanın değiştiğinden dem vuran, birleşmeliyiz diyen, sınırlara ve toprağa takılacak kadar ilkel olmamalıyız diyenler olacak.
Şarkılar söyleyip barış işaretleri yapanlara olacak. ilk iş olarak onları vurmakla başlayın vatan müdafaasına.
Kendi neslim adına sizden özür diliyorum. Şu anda sizin yurdunuz işgal etmiş işgalci Avrupa imparatorluğunun kapsında biz dilendik yıllarca. Şu anda evlerinizi yakan fransızlarınn paris şehirden parfümler alıp geliyorduk ve eyfel kulesinde çekilmiş fotoğraflarımızla medeni oluyorduk. Londra ve Roma hayranıydık. Onlar gibi olmak için tavizler verdik. Emperyalizmin dili ingilizceyi biz soktuk Anadolu'ya.
Bütün bu hatalarımızdan dolayı özür diliyorum.
islamiyete karşı alınmış her tavrın bir yansımasıdır. pis ve habis avrupalıdan alabileceğimiz hiçbir şey olmadığı gibi düşman oldukları ilmimizden alabilecekleri zerre yoktur. hee! sağa sola sıçmanın pis birşey olduğunu anlamışlar tabi.
sarkozy bacaksızının "yeniden başlattık" dediği şey. bir libya'ya girdi ya, havalar o biçim. geriye kalan türkiye olsun iran olsun ellerini havaya kaldırmış sarkozy gelsin de bize sefer başlatsın diyordu keza. bizim radikal islamcılardan farkı yok yemin ediyorum bu malın.
bu yaşımıza kadar tarih kitaplarından yanlış öğretilmiş bizlere.başbüyüğümüz sayın recep tayyip erdoğan iyiki var bizi aydınlattı aslında haçlılar dostlarımızmış kenetlenmek için yapmışlar o seferleri.
tarihte farklı devletlerden/ülkelerden hıristiyanların genelde papalığın ön ayak olmasıyla biraraya gelerek hıristiyan olmayan (genelde müslüman) devlet ve topluluklara karşı yaptıkları askeri seferlerin genel adıdır. en meşhur olan ve genelde bu adla bilinenleri, özellikle ispanya'da müslümanlara karşı yarımadanın önemli bir bölümünün hıristiyanların eline geçmesi ile sonuçlanan seferlerden alınan cesaretle ve papalığın önayak olmasıyla başlayan ve 11.yy. sonu ile 13. yy. arasında kudüs'ün ele geçirilmesi ve korunması amaçlarıyla yapılan toplam 7 seferdir. ancak bu 7 seferden bizans'ın başkenti istanbul'un işgaliyle son bulan örnek dahi vardır; tunus'tan ileri geçmeyeni de vardır. bu seferlerin ilkinde kudüs haçlıların eline geçmişse de sürekli ellerinde tutamamışlardır. yine de bölgede 13.yy. sonlarına kadar en azından kalıntıları devam eden bazı haçlı devletleri veya feodal yapıları kurulmuştur ve bu da savaşla geçmeyen zamanlarda müslümanlar ile hıristiyanlar arasında daha yakın temasların oluşması ve o zaman ileri bir medeniyete sahip olan müslüman toplumlardan hıristiyanlara bazı teknolojik buluşların ve kültürel eserlerin aktarılmasına vesile olmuştur.
öte yandan haçlı seferi mantığı bahsi geçen 7 seferden sonra da sürmüştür. özellikle 14. yy.dan itibaren hedefi daha ziyade bizans üzerinden avrupa'ya doğru genişleyen müslüman türk beylikleri, bir noktadan sonra da özellikle osmanlılar olmuştur. umur bey'in başarıları nedeniyle ege adaları ve izmir üzerine yapılan haçlı seferi ( (bkz: umur bey), (bkz: umurca gazileri)) , niğbolu savaşı'na yol açan haçlı seferi, inebahtı savaşı 'na yol açan haçlı seferi gibi örnekler verilebilir.
rönesans ve reform dönemlerinden sonra bu yaklaşımdaki askeri harekatlar giderek azalmışsa da, tutucu avrupa ve amerikan çevrelerinde bu zihniyetin halen sürdüğünü ve farklı adlar altında da olsa zaman zaman ortaya çıkabildiğini söylemek çok da yanlış olmaz.
etkileri itibariyle avrupa çapında büyük değişimlere neden olmuş seferlerdir.
sonucunda avrupalılar;
türklerden matbaayı,
çinlilerden pusula ve barutu,
araplardan kılıç yapımını öğrenmişlerdir. bunların yanı sıra gemicilikte ilerlemişlerdir. feodalite yıkılmış ve merkezi krallıklar güçlenmiştir.
her iki taraftanda sekiz kuşağın savaştığı, 200 yıl süren ve sonunda hristiyan dünyasının değil,avrupa medeniyetinin kazanmasıyla neticelenen din savaşları silsilesinin ismi.
kutsal toprakları müslümanların elinden kurtarmayı hedeflerken, aslında avrupadaki karanlık çağı bitirmeyi ve işsiz güçsüz profesyonel asker sınıfının, derebeyleri emrinde kendi insanlarına işkence etmesini engellemeyi amaçlayan papalık icraatıdır.
papa ikinci urban tanrı bunu istiyor, tanrı böyle istedi diyerek avrupa derebeyleri emrindeki şövalyelerden büyük bir haçlı ordusu kurarak kutsal topraklara göndermiş ve 1095 yılı itibari ile haçlı seferlerine start vermiştir.
200 yıl sonra sona erdiğinde avrupa ya doğunun zenginliğini ve bilgisini taşıyan şövalyeler, avrupa da rönesansı hazırlayan altyapıyı inşa etmişlerdir.
din kisvesi altında doğu'nun zenginliğini sömürmeye yönelik gerçekleştirilen seferler toplamı. günümüzdeki etkileri hala devam etmekle birlikte kapitalizmin doğuşunu etkileyen olaylar dizisi içinde gösterilmektedir.
genel olarak kudüs ve yöresi hedef alınarak düzenlenen 8 hıristiyan ordusu seferi için kullanılmakla birlikte, endülüs üzerine yapılan hırsitiyan seferleri, niğbolu savaşı gibi savaşlara yol açan saldırılar, izmir'in aydınoğulları'ndan alınması gibi aynı saikle yapılmış başka harekatları da kapsayabilecek bir ifadedir.
herhalde, tarihi literatürde en sık bilinen eksik yargılardan birisi de, haçlı seferlerinin misyonunun islamiyet ve islam tabanlı ülkelerin ellerindeki toprakları almak amaçlı olduğudur.
müslümanların elinde bulunan kudüs ve yafa hattını almayı istemek reaksiyonun çekirdeğini oluştursa da, esas neden; katoliklerin heretik saydığı bazı sapkın hıristiyan tarikatların belini bükmek ve elbette ki, doğu kilisesinin nüfusunu kırmak.
bilhassa, islam hayranı bir haçlı kral tarafından, selahattin'i takiben monark olan ismini anımsayamadığım bir kral tarafından yapılan lütuf üzerine kudüs geri alındıktan sonra, bir bakıma seferler misyonunu tamamlamıştı.
ama bunla yetinilmedi. zira, islamdan başka hedefler de vardı. barbarossa'nın karadan gelmek istediği kudüs yolu üzerinde bulunan doğu kilisesine bağlı bizansa saldırdığı, bizansın da karşılık vermesi üzerine çanakkaleyi çetelerin yardımıyla geçtiği bilinir.
bir ara, seferleri takiben bizans topraklarında bir latin imparatorluğu kurulup, latinlerin idareyi ele aldığını, bizansın içerisine pontus rum devletini de kapsayacak şekilde 4 despotluk ve imparatroluğa bölündüğünü biliyoruz. ha sonra yeniden birleştiler lakin, amaç salt islama yönelik olsa, bunlar yaşanmazdı.
başından beri batı ve doğu kiliseleri her ne kadar teolojik bir nedenden ötürü kapışsalar da, siyasi nedenliydi sürtüşmeleri aslında. çiftbaşlılıktı bu. hala sürer bu; katolik ve ortodoks kiliselerinin birlesme sureci, çifte kılıçlar kuramı
üstelik, kudüste bulunan mezhebe aykırı tarikatlar kutsal emanetleri ellerinde bulundurduklarından (anlaşma sandığı, gerçek haç) onlara da tokat indirilmek istenmiştir. ha bundan tapınakçılar galip çıkmışlardır, bu ayrı tabii.
2014 yılında halen devam eden ve hiç bitmeyecek olan seferlerdir. tarihte 8 sefer olarak bilinir. ama ne yazıkki sadece 8 ile sınırlı kalmamıştır. haçlı seferlerin amacı hernekadar kudüsü almak olsada asıl amaç doğunun zenginliklerini almaktır.
türklerin tarih boyunca haçlılara kök söktürdüğü seferlerdir.
doğu roma'nın acımasız ve kahpe pençesi türkler eliyle kırıldığı için, islam'ın ve mazlum halkların merkez kuvveti türkler olduğu için bu yüzden türk olmakla gurur duyuyorum.
eğer müslümanlara karşı dini sebeplerle birlik oluşturup onlara saldırmayı haçlı seferi olarak kabul edersek- ki öyle- Niğbolu savaşı, varna savaşı falan hep birer haçlı seferidir. hatta 2. viyana kuşatmasında jan sobieski'nin dini sebepleri göz önünde tutarak bizi yumuşak karnımızdan vurması bile bir haçlı seferi sayılabilir.
