Ya ileriyi nasıl görebiliyorlar merak ediyorum. Bu dini bir emir değil ki bu konuda hüküm verilebilsin. Bu konuda bir an önce açıklama yapılmalıdır. Kim mi en başta diyanet, ilahiyatçılar. Evet veya hayır demenin dindeki yeri nedir?
Bildiğiniz gibi şirk, allah'a ortak koşmaktır. Peki ne konuda ortak koşmak; yaratıcılık, dini kural koyma yetkisi, vs. ahiret hayatı konusunda allah'ın yerine kural koymak da bunlardan biridir. Ve allah yanlızca şirk ve kul hakkını affetmez.
a haberde yayınlanmamış sanırım. videoyu youtube de yandaş kanallardan arattım çıkmadı. bir taraf sadece o cümleyi vermiş, bir taraf komple konuşmayı yayınlayıp bu cümlenin olduğu kısmı çıkarmış.
bildiğimiz gibi medya da kanallar da, hiçbir zaman halkın yanında olmayacaklar. farkındalık gerekiyor..
üniversiteyi bitirip ekmek parası kazanmaya başlayınca bireysel hayatınıza adapte olmaya başlıyorsunuz. zor ya da kolay, belli olmaz kimsenin nasibi. tam olarak o zaman anlaşılıyor memleketin hali. bunu anladığımdan beri, ergenkene ''bu memleketin avukatı var, hakimi var.'' dediğim günleri anımsayıp o günlere kendimi hapsetmek istiyorum. ne kadar masumduk, langır lungur konuşamazdık, üslubuna bakılırdı. yıllar yıllaar öncesi olmamasına rağmen, 2000'li yıllardan sonra özellikle teknoloji hızla ilerledi ve geçen 1 yıl bile evvelindeki yılları solladı geçti. şimdilerde üslup anlayışı ise televizyondaki eğlence programlarında türkçe konuşabilmek ile sınırlı. ne denildiğine kimse bakmıyor.
para ne menem şey ki? acun ılıcalı diye biri var mesela, farkındalığı yüksek bir insan. sörvayvır falan filan hadi neyse, adamın kanalı var para kazanacak diyelim. ama o moda programı nedir? programdaki insanların davranışları nedir? sen nur yerlitaşsın özel hayatın kimseyi ilgilendirmez, şahsen umrumda olmaz benim. sen yıllarca mesleğinde başarılı olmuşsun, adını duyurmuşsun, kendine biçtiğin hayat bu mu? diğerlerini tanımıyorum tanımak da istemiyorum. ''yağğ ama çok başarılılaaar sen ne anlarsığnnn geri kafalığğğ. chanel candır tamam maa'' diyen en büyük derdi bogazda bırança gidip instagrama qıslarla branch qeyfisi:))))))) alt metinli fotolar yüklemek olan zeka gerisi kızlarımızın sesini duyar gibiyim susun iki dakka da şunu yazıp rahat rahat uyuyayım(konu moda yoksa kızlarla bir alıp veremediğim yok).
iki gün evvel iş yerindeki bir çalışma arkadaşımla muhabbet ediyorduk. 22 yaşında, üniversite mezunu bir kızcağız. gayet akıllı, uyanık, çalışma konusunda da bir sıkıntısı yok, pozitif bir kızcağız anlayacağınız. konu nerden açıldıysa bu evlilik programlarına geldi. dedi ki caner evlendi bilmemne. buraya kadar tamam(ben de caneri şu canlı yayındaki vukuatından biliyorum, yoksa mümkün değil.). sonrasında kurduğu cümle beni dumur etti:''caner çok iyi niyetli bir çocuk ya benim çok hoşuma gidiyor.'' bir şey demedim, çünkü insanlar benim nail olamadığım şeylere sahip olabilirler, hissiyatları benden farklı olabilir, sezgileri güçlü olabilir, olabilirler deryası yani. ama sonra bu kız caneri düşürmedi dilinden.
şimdi soru şu: üniversite mezunusun. aklın başında. işinde iyisin, fena sayılmazsın. kitap oku demiyorum, ben de yaşıma göre çok gerideyim. dil öğren demiyorum, ben de sadece ingilizce ile yetindim, dahası yemedi. gez dolaş diyemiyorum belkide maddi kaynagın sıkıntıdır, haddime değil. bre vicdansız, referandumu sorsam bana ''evet, hayır bir de kararsız mührü vurabilecekmişiz di mi?'' diyorsun, sen anket yürüttün bi de bununla alakalı, ertesi gün gelmişsin bana bunu soruyorsun; işletme okumuşsun özelleştirme nedir bilmiyorsun. hadi o konuda iktidara inandın ona da eyvallah. ama dersini görmüşsün paranın kiralandgını paranın borca eşit oldugunu bilmiyorsun. hadi diyelim sana bu okulda gösterilmedi, bilgim yok ben okulda ögrenmedim. hiç mi bu ekonomi nedir demedin? hiç mi ya ben de okuyorum bu bölümü diye düşünmedin? ''lanet olsun bu kadar mezunu var niye geldim ben bu bölüme ah o dayım beni kandırdı yazdırdı bana burayı:(((('' desen dahi, mazeret değil kardeşim. ben dünyadaki zalimlere hakkımı helal etmiyorum. ya en azından, ülkede neredeyse ''millet'' birbirini boğazlayacak, bu altına noluyor, bu doların sorunu ne demiyor musun?
bu kız 94 doğumlu. özünde hakikaten çok tatlı bir insan. sorsan evlilik programlarına karşıdır, çok saçma bulur. ama canerden hoşlanır. televizyon ona göre vakit kaybıdır, yani öyle ''der'' ama ertesi gün bir önceki gece yayınlanan diziyi anlatırken nefes nefese kalır. o tam anlamıyla mana fukarası olan programları çok gereksiz bulur ama akşam eve gidince''bahar çok eğlenceli, ba ba ba ne demiş saf yaaaaa eheuehuh'' diye videolar atar instadan.. ben böyle insanları gördükçe, aslında şöyle ifade etsem daha doğru; aklı olup farkındalığı olmayan insanlara inanamıyorum. ne yiyip ne içmişler bugüne dek anlamıyorum. ben versailles te filan büyümedim. anadolu çocuguyum. sokaklarda misket oynadım, ip atladım. paten aldırabilmek için ben de 40 kere takla attım. 12 yaşımdan beri memleketin haline üzülüyorum, ciğerim soldu. hadi ben durumun bokunu çıkardım, bizimkiler bizim yanımızda çok atarlanırlardı siyaset mevzu oldugunda, biraz da ondan. ama reşit olana dek hiçbir şey yaşamadın mı, hiç ters bir şeye denk gelmedin mi? anadoluda mistizm yaygın değil, nirvanada filan değilsin, o zaman süper bir müslümansın. e müslümanlık neree, hak hukuk aramamak, vaktini bu kadar saçma şeylere harcamak nere diye sormazlar mı adama??? ateist olsan daha çok sorgularsın?
yok canım sen anca şeker kız kendi olursun, heidi de en azından çayırlarda ovalarda koştu, doğayı sevdi. sen de gittin baharı sevdin..
çok canım sıkıldı geçenlerde yine bu şehit haberlerine. zaten izleyemiyorum tv çanakkaledeki depremi bile çok sonra öğrendim, millet bana marsta yaşıyormuşum mualemesi yaptı, çok görmüyorum onlara. rte nin bu konuşmasına bi yerde bi şekilde denk geldim, ama sonuna denk geldim. dedim bi dinleyeyim, bir cevabı var mı niye evet diye soranlara. buldum videoyu. birincisi niye evet demeliyiz diye bir soru da soran yok. ikincisi ne kadar dinlersen dinle, tam bir konuya girecekmiş gibi oluyor, gerisi yaaaaaaaaaaaaa şeklinde başlıyor ve işteeeeeeee, bunlar böyledirleeeeer, ahiret, dünya, cehennem, azap, kılıçdaroğlu, sayın bahçeli, ateş, kabir, anayasa (bi kere o da cümle içinde değil), bunların hayatı yalan, kılıçdaroğlu ssk yı batırdı, koyun ver kaybeder, tekrar dünya ahiret, hadis ayet, devlet marşı, saygı duruşu ve kapanış. konuşma bitti ama beni de bir kez daha bitirdi.
başlıkla ne alaka diyeceksiniz. bu memleketin geleceği; üniversite mezunu insanların evlilik programlarına, moda programlarına özenmesi, bunlarla gülebilmesi ise; (ha kimse oturup ağlasın da demiyorum yok öyle bir sadistliğim, bütün insanlarımız bize lazım), gençliğimiz marka marka diye almaya can attıkları ürünlerin 10 dolara mal edilip 4000 dolara satıldıgını akıl edemiyorsa/düşünmüyorsa, hala insanlar ''oohh sandık zamanı geldi, gelsin yardımlar paralar ohhh suyundan da'' diye içten içe mutlu olabiliyorlarsa rte çıkıp fetva vermeye kalkmış, çok mu?
türklüğümü memleketimde yaşayamıyorum. bir tane türkmen atı alıp moğolistana gideceğim. çadırda yaşarım ok atarım. kimse bana neden türküm diyorsun demez. neden düşünüyorsun diye sorgulamaz en azından. acun ve türevleri de beynini yediği birkaç nesil ile zenginlik içinde yaşar bu ülkede.. rte ye kafayı takmıyorum artık, çünkü onun şimdilerde diline doladığı üst akıl (herkesin malumudur) asırlık planlar yapar. insanlara bağlı calışmaz. acun daha tehlikeli o yüzden gençler. reyting olmasa para kazanamaz. ama hala mal gibi izleyen gülen eglenen insanlar var. kimse çıkıp saygılı ol demesin rica ediyorum, insanların zekasıyla alay etmeyin.
dua ediyorum bol bol. ateşiniz bol olacak şüphem yok.
