arkadaşlarını, sevdiklerini kıramama durumudur bazen. sürekli bunlara girer her şey. sevmedikleri şeyi yapmak zorunda kalırkar angaryasını çekerler hayatın.
(!!!uyarıyorum lütfen yazdıklarımı referanduma getirmeyin) iyi niyetli olmakla beraber, hayır diyemedikleri durumlar yüzünden pişmanlıklar yaşayanlardır.
kişilik özellikleri irdelenirse anlaşılabilecek insanlardır. kendimizi veya karşımıza çıkanları... tempo dergisi kısaca tanıtmış: ''Psikiyatrlara göre, hayır diyememenin birinci nedeni narsistik beklenti, ikinci nedeni ise pasif agresif kişilik. Her ikisinde de narsistik beklenti var. Birinci grubun özerkliği çok yıkılmıştır, ikinci grupta ise narsistik ihtiyaç vardır ama aktif değildir. Biraz daha kendi başına karar verebilir ama onay bekler. Rahatlıkla evet ve hayır diyemez ama evet derken hayır, hayır derken evet der. Şunu yapar mısın? deyince hayır demez ama yapmaz. hayır deme güçlüğü vardır. Gizliden gizliye kendini gerçekleştirir. Mesela pasif agresif kişiye, Çeşmeden su al derseniz. O almak istemiyorsa hayır demez, çeşmeye giderken testiyi kırar. Her iki grupta da yoğun yalnızlık hissi vardır ve yalnızlık hissine tahammül azdır. Bu kişiler sevildiğini hissederse rahatlar ama terk edileceğini düşününce panikler. Terk edilme endişeleri fazladır, kendilerini anlama durumları yoktur. Hedef koyamazlar, her iki durumda da panik atak güçlüdür. Depresyon dönemleri oldukça sıktır. Bu kişilikler çocukken de evde yalnız kalamaz, odada yalnız yatamaz. Ergenlik döneminde cinsel tabuların olması, cinsel korkuların yaratılması, arkadaşlarına ailesinin karar vermesi pasif kişiliklerin yaratılmasında etkili olur. Bu kişilikler sonraki yıllarda kendi başlarına alacakları her kararda yanlış yapacaklarını düşünür. Böylece genç kendi başına karar alırken devamlı onay almak ister. Evlilik süreci başlayınca bu defa onayı eşinden bekler. Ailesi ile yaşamadığı çatışmayı eşiyle yaşar. Arkadaş çevresindeki ilişkilerinde ise hayır diyemez. Bazıları ise o kadar çok beğenilme ihtiyacında olur ki, ilişkilerini sürdüremez. Çünkü sürekli olarak beğenilmek ister. Daima parçalı ilişki yaşar. Bir ilişkisi varken bile bir başkasıyla, sadece o istediği için beraber olabilir, çünkü beğenilme duygusunu pekiştirir bu. Dolayısıyla özgüveni artar. Narsistik ve pasif agresif kişiliklerin boşluk hisleri çok fazladır. Zaman zaman boşluk hissi tanımlarlar. Kendilerini bütün hissetmekte zorluk çekerler, çünkü kendilik duyguları zedelenmiştir ve incinme eşikleri çok düşüktür. Zaman zaman öfke patlamaları olur. incinme eşiklerinin düşük olması, onların yalnızlıklarını körükler. Çok basit şeylerde bile suçluluk duyarlar. Daima kararları karşılarındakine bırakırlar, çünkü beğenilmemekten korkarlar.''
karsisindakileri kirmamak ugruna cesurca bir atilim yaparak, kendi istemese bile bazi seyleri kabul etme durumudur. özünde yatan insanlik ve saygidir ama günümüz sartlarinda saflik hatta daha da fenasi enayilik elbisesi giydirilmistir bu insanlarin üzerine.
evetlerin anlamını yitirmesine neden olurlar. sadece kırmamak adına değil de değer verilen insanlara içtenlikle, isteyerek denilen evetleri anlamsızlaştırırlar.
genelde sevdiği insanları kıramayan şahısların düştüğü durum. lakin bir zaman sonra yediğin kazıktan sonra çok rahat bir şekilde ''hayır'' diyebiliyorsun.e onu da yapamıyorsan cidden kötü bir durumdasın demektir. bu durumda bakırköy'de bulabilirsin kendini.**
genelde bu durum karşındaki insana göre değişir.karşında annen-sevgilin..vs.. birileri duruyorsa normaldir.ama sarı çizmeli mehmet ağaya da hayır diyemiyorsa acilen önlem alınmalıdır.
ayrıca bu eğer bir kadınsa ilerde tehlikeli sonuçlar doğurabilir:)
iyi niyetin gözünü çıkarmış, birine hayır diyemezken öbürüne(ki en yakınıdır genelde) verdiği sözü yerine getiremeyen, en yakındakilerin ipiyle kuyuya inerken iki kere düşünmesi gereken kişidir.