hastalık derecesinde olmasa da çoğu zaman ben de direnemiyorum.
hatta bu yüzden bir şeyi yapmam "gerekiyormuş" gibi buyurgan bir tavırla isteyen insanları seviyorum, çünkü hayır derken içim burkulmuyor.*
kibar bir şekilde makul bir istekte bulunan birine hayır dediğimde ise sonrasında saatlerce afrikalı bir çocuğun içmek üzere olduğu su bardağını vurup yere düşürmüşüm gibi hissediyorum. o yüzden çoğunlukla evet diyorum bu insanlara.
şu lanet olası hastalık adamı yer bitirir. dışarıya çıkmak istemezsin ama hadi kırılmasın diye çıkarsın, para isterler verirsin, telefonu kapatmak istersin ama ayıp olur üzülür diye kapatamazsın. hele bir de karşınızdaki insan bu durumun farkındaysa hayır deseniz bile ısrar eder ve istediğini yaptırır. ama aynı durumda siz bir şey istediğiniz zaman adamlar gayet rahat bir şekilde olmaz diyebiliyor. vay amına koyim demek o kadar kolay olmaz demek. ama hata tabi ki karşı tarafta değil. bu kadar yüz verirsen kullanırlar. insanların çoğu bu şekilde maalesef.
ne yazık ki yetiştirilme tarzımızdan gelen büyük bir sorun. sırf hayır dediğimde kırılmasın diye zerre hoşlanmadığım biriyle kahve içmişliğim var. yeni nesile çocuklarıma öğrencilerime ilk aşılayacağım şey bu olacak.