ne kadar hoşgörü sahibi olduğumuzu gösteren bir açıklama. canlarım benim ne kadar saygılısınız insanların düşüncelerine. işte benim sözlüğüm bu.
ne pornoculuğu kalmış, ne trollüğü kalmış, ne şarkıcılığı kalmış, ne akılsızlığı kalmış.. saldırın düşüncesini açıkladı diye ad hominemciler sizi. sanki sizi de zorladı böyle düşünmeye.
farklılıklara biraz hoşgörü gösterin lan. yeri gelince de atar tutarsınız yüzlerce yıl müslüman hıristiyan şu bu yan yana yaşadı, kimseye karışılmadı diye.
edit: kötüle kötüle. benim fikrime saygı göstereceğini hiç düşünmedim zaten.
Bir Hülya Avşar klasiği de denebilir.Canı sıkıldığında böyle mantıksız demeçler vererek gündeme gelir.Şu aralar inzivaya çekildi yakında bir yenisi daha eklenirse şaşmayın.
hülya avşar'ın sarf ettiği cümledir. kendisi acaba et yiyor mu sormak lazım. çünkü yediği etlerin nerden geldiğini bilmediğinin apaçık göstergesi olan bir cümle kurmuş. eğer et yemiyorsa söyleyecek bişey yoktur. hayvansever bir fikirle söylemiş olabilir.
Yediği etler tarlada mı yetişiyor diye sormak gerek kendisine sürekli et yiyen biri için bayram değildir muhakkak fakat hayvancılıkla uğraşanlar için ve de 1 yıl boyunca kursağından et geçmeyenler için bayramdır.
açıkçası hülya avşar'ın pornocu olup olmaması ilgilendirmez beni. isterse hayat kadını olsun bu onu inançlarında özgür olmayı engellemez. fakat kendisinin bir yılbaşı röportajını hatırlarım. demiştiki zat-ı muhterem: "ben yeni yıla girerken yasin okurum." garip değil mi? hem de çok! eğer bir insan hem yasin okuyup hem o dini aklının almadığını düşünüyorsa bence kişi kendi içinde çelişiyor ya da ufak hesaplar peşinde koşuyor. dini kimliğini bulamamış belli. ister yahudi olsun, ister ateist, ister budist... ne fark eder? lakin hem inandığını söyleyip hem de aklını almadığını söylüyorsa o insan başta kendine yalan söylüyordur. yine de kalbini allah bilir!
kurban keseceğim diye hayvanlara yapılan eziyetleri izledikten sonra sorulabilecek gayet makul sorudur.
kimsenin gocunmasına gerek yoktur. sadece "aklım almıyor" denmektedir. kimsenin dinine, ırkına, cinsine saldırılmamaktadır.
hele hele "sen elletiyorsan biz de kurban keseriz" babında cümleler kusmuk görüntüsü yaratmaktadır zira elleten insan kimsenin boynuna bıçak çalmamakta; kimsenin yaşam hakkını elinden almamaktadır.
"azıcık mantık lütfen" diye yalvarılsa yeridir.. (bkz: aristo)
hülya avşar' ın bir sözü. hülya avşar söylediği için düşünmeden ayar verme ihtiyacı hissettiğimiz söz. peki bu kadar basit bir söz mü? bence değil.
dinlerin özü neden acıdır? neden dinde yükselmek için tüm dünya zevklerinden geçmek gerekir? hatta neden üzerine acı çekmemiz gerekir? cennet acı çekenlere bir ödül müdür?
kurban geleneği sadece islam' da değil birçok dinde bulunan ibadet şeklidir. tanrıya yakın olduğumuzu göstermek için yapılır. hatta yanlış hatırlamıyorsam kurban kelime olarak da yakınlaşmak manasına gelmektedir. fakat tanrıya yaklaşmak için bir hayvanın canını yakmak zorunda olmamız biraz tuhaf ve gerçekten insanın aklı bunu almıyor.
kurban bayramında dağıtılan etlerden fakirlerde yararlandığı için kurbanı savunabilirsiniz. ancak bu durumda neden kurbanda tavuk kesemediğinizi açıklayamazsınız. eğer maksat yardımlaşmaksa sadece zekat ve sadaka ne güne duruyor?
kurban bayramı dışında da insanlar hayvan kesiyor denebilir. ancak bunu bir bayram şeklinde kutlamak ironik değil mi? bildiğiniz gibi bazı hastaların fişi çekilir ve uyutulur. bu tüm dünyada yapılan bir eylemdir. fakat bunu tüm dünyada tören şeklinde yapmak ahlaki değerlere sığar mı?
ilkel kabileleri kuranlar da insandı ve onların da inançları vardı bu şekilde. değişen ne? teknoloji falan.
hala daha yangın, deprem oldu mu tanrı sinirlendi, tanrı kurban istiyor anlayışı yok mu? var.
akıl almayacak bir durum yok. insanın doğasında var korku.
insanların nelere inandıkları hakkında yorum yapanlara inanamıyorum senin göremediğin hissemediğin yaradan'ı ben hissedebiliyorsam bu benim sorunum olmadığı gibi senin de sorunun değildir. inanmıyorsan inanmazsın ama inanan insanların inançlarını sorgulamazsın. inanmamak da bir inanç şeklidir biz bunu düşünebilirken sen benim inançlarıma karışamazsın denilesi söylemdir.
