hayvan hakları

    5.
  1. insan haklariyla ve diger haklarla butunluk olusturan haklardir. hayvan haklari insan haklarinin rakibi veya alternatifi degildir. hayvan haklari da, insan haklari da gelismisligin gostegesidir. hayvan haklari olmayan, hayvan sevgisinin dusuk oldugu ama insan haklarinin duzgun isledigi bir ulke gosteremezseniz cunku hayvanlara saygisi olmayanin insanlara da saygisi, sevgisi olmaz. ayagi tele takilan yarali bir kediyi kurtarmak insan haklarini zayiflatmaz, guclendirir.

    depremde gocuk altinda kalan hayvan haklari savunucularina yardim edilmemesini isteyen azimli insan haklari savunucusunun (!) deprem enkazinin altindan bir kopegin yardimiyla kurtulanlarla konusmasi yararli olabilir.

    aylar sonra gelen edit: en begenilen entrylerim arasina giren bu entrymi ankara'da 300 kilo bomba yuklu araci teshis ederek belki de coluk, cocuk dahil yuzlerce kisinin hayatini kurtaran Maske ve Rocky isimli polis kopeklerine adiyorum.
    14 ...
  2. 2.
  3. ehh insan haklarini bile savunamioz hayvan haklari bize luks diyen zihniyete cevap olarak 'eh kardesim insan haklarini savunmuyoruz diye hayvan haklarini da savunmayalim' denilmesi gerekir. evde hayvan besleyen kisilere 'ulaayn bisuru cocuk ac geziyo onlari evlat alsaniza diyenlere cevap olarak da 'dunyada birsuru insan var ne cocuk evlat edinen ne de hayvan evlat edinen, ben en azindan bir hayvani mutlu etmeye calisiyorum sana ne, sen cok istiyosan cocuk evlat edin' denilmelidir. zaten sorun insanlarin, insan haklari ve hayvan haklari karsilastirmasi yaptigi yerde baslar. zira insan ve hayvanin biyolojik farkliliklar haricinde aralarinda baska hicbir fark yoktur. insan hakkini ne kadar cok savunursaniz, hayvan haklarini da o kadar cok savunmaniz gerekmektedir cunku unutmamak gerekir ki hayvanlar da insanlar gibi hisleri, fikirleri, zevkleri, kabiliyetleri olan canlilardir. ve asla ve asla unutulmamasi gereken baska bir sey 'hayvanlarin var olus amaci, insanlari mutlu etmek degildir'.
    11 ...
  4. 12.
  5. insanın insana ettiği eziyetten örnekler verip, "çocuklar can çekişirken, sokarım hayvanlara" demek çok "insani". tıpkı kendini dünyanın sahibi gibi görüp, ona buna haklar tanımak gibi, dünyanın ebesini becerip, sonra protokoller hazırlamak gibi. diğer bütün organik yaşam formlarından daha zeki olmanın hepsine hükmetme hakkını verdiğini düşünmek de yine öyle "insani" bir tavır.

    bütün şımarık kalabalığına rağmen dünyada hala bir azınlık olduğunu görmezden gelerek yaşayan insandan hak talebi yok hayvanların. çevrelerine adapte olmakta gösterdikleri yetenekleri insanın bütün saldırılarına, soykırım çabalarına rağmen dayanabilmelerini sağlıyor.

    sana söylüyorlar insan: kimsenin senin inayetine ihtiyacı yok; gölge etme, başka ihsan istemiyorlar!
    10 ...
  6. 6.
  7. hayvan dedigimiz yaratik ne yazikki insan dedigimiz yaratigin acgozlululugu ve kendini begenmisligi sayesinde haklarini koruyamamaktadir.korusaydi zira insan dedigimiz yaratiklara yem olmaz, mezbahalarda goz yasi dokmez, hormonlu besinlerle beslenip 2 gunde 6 kilo alip kendi agirligini tasiyamayacak sekle gelmezdi. ayni sekilde yerden yerlere vurulup cansiz bir nesneymis gibi kendisine davrandirttirmayacagi gibi, sirklerde zorla calistirilmaz, kurku icin iskence gormezdi. insanlar tarafindan her daim kucuk gorulup assagilanan bu yaratiklar dogal ortamlarindan zorla cikartilip, annelerinden zorla ayrilip, yine annelerinin gozu onunde canli canli ve ilac bile verilmeksizin hadim edilmezlerdi. hayvanlar eger insanlara karsi haklarini koruyabilselerdi keske bazi empati yoksunu kisilerin sandigi gibi.
    8 ...
  8. 14.
  9. insan türüne ait bir canlı olarak dünyaya geldiği için peşinen, yaşamanın ve dünyanın nimetlerinden yararlanmanın sadece kendinin hakkı olduğuna inananaların görmezden geldiği haklardır.

    bir ülkenin uygarlık seviyesini anlamanın göstergelerinden en önemli olan ikisi kadınların ve hayvanların durumudur.

    insan haklarının olmadığı, kadınların yasalar bazında haklara sahip görünmesine rağmen toplumsal yaşamda yazılı olmayan kuralların boyunduruğunda olduğu bir ülkede hayvan haklarını savunmanın abesle iştigal gibi algılanmasında şaşıracak birşey yoktur aslında.
    ya da bunu savunanlara "deli", "kafayı yemiş" gözü ile bakılması ortalama, çok yaygın olarak görülen bir anlayıştır. bunların hayvansever olarak algıladıkları eski türk flmlerinden kalma "kucağında fifisi olan sosyetik karı" prototipidir hala.

    böyle düşünen insanlardan hayvanlara şefkat göstermeleri beklenemez, zorunda da değiller belki ama en azından hayvanlar için birşeyler yapmaya çalışan insanlara engel olmasınlar. onları ne şekilde yaftaladıkları önemli değil.

    asıl sorun hak kavramının algılanış biçiminde.
    8 ...
  10. 13.
  11. dunyada ac kalan insanlarinin neden ac kaldigini dusunursek, hayvanlari insanlarin zevkleri icin kullanan ve su anda da dunyayi yoneten sistemin getirdigi bir yan etkisi oldugunu anlamak guc degil. insan haklarini hayvan haklarindan daha onemli olarak bile gorsek, o zaman 'kes bic ye, butun hayvanlar senin malin zaten yeter ki kimse ac kalmasin' mantigiyla hareket edenler acaba dusunurler mi yedikleri cesetlerin sahipleri onlarin tabaklarina gelene kadar kimbilir kac tane acliktan olme sinirinda olan insanin yiyebilecegi yemegi yemistir. kisacasi bazi seyleri yuzeysellikten ote dusunmeli, doganin dengesini ve herseyin birbirine bir zincirle baglandigini, bu dengeyi bozdugun anda ne hayvanin ne de insanin hakkinin olamayacagini anlamak lazim. kisacasi demek istedigim bu dunyada ac kalanda, hakki yenilen de (insan ya da hayvan), magdur olan da su anki sistemi elestirmeden yasayan, kendini dunyanin en ustun yaratigi zanneden insanin sucudur. ve ne yazikki bazi seyler kotuye gidiyor diye diger kotuye giden seyleri gormezlikten gelmek ne kadar mantiklidir bunu insanin kendi vicdani belirler.
    6 ...
  12. 22.
  13. Hayvan haklarını hayvanseverler savunur. Şöyle ki,

    1-hayatı boyunca bir defa eminönü camiinin önünde para verip kuş yemi alan, sadece sevdiği için kuşları besleyenler.
    2-köpeği olan ve hayatı boyunca en az bir defa, bir köpekle uyuma güzelliğine sahip olanlar, sadakatın alasını görenler.
    3-Bir kedinin komik kaprislerinin ve oyunlarının tadını çıkaranlar.
    4-Tüm çiftçiler, dalgıçlar,
    ve insanların büyük bölümü hayvanseverdir. Hayvanların yenmesine değil, eziyet görmelerine karşıdırlar ve insanlığa yapılan eziyetlere de gayet yerinde tepki verirler.

    Bu kadar büyük bir topluluğun hepsi "taş karı için dernek üyesi olmuş" değildir herhalde. insanın aklına nereden gelir ki böyle alakasız şeyler?
    (bkz: dervişin fikri neyse zikri de odur)
    6 ...
  14. 11.
  15. hayvan hakları ve insan hakları: biri diğerine tercih edilecek şeyler değil, olmamalı. dünyayı güzelleştirebilmek sadece işkenceyi yenmekten, emeğin özgürlüğünden falan ibaret değil. biyolojik varlığın sürdürülemeyeceği bir dünyada sosyalizmin ne anlamı var! ekolojik dengeyi korumak sosyalizme, komünizme aykırı bir şey midir!
    7 ...
  16. 9.
  17. insan ve hayvan arasinda ucurumlar oldugunu dusunen bazi insanlarin 'ehh ulaann insan hakki yok, hayvanlari sikiyim' demesi suresince asla ve asla korunamayacak haklardir.ayrica her hayvan haklarini savunan kisiyi evde hayvan besleyip sonra et yiyen insan cesidiyle karistirmamak gerekir. alakali konular icin (evet hemde cok alakali)
    (bkz: irkcilik)
    (bkz: seksizm)
    (bkz: ayirimcilik)
    6 ...
  18. 15.
  19. hayvan haklarindan anladigi "insanlar acken hayvanlara yem veriliyor" ve "hz muhammed essekleri cok yuklemeyin dedi"den ibaret olanlarin anlayamayacagi haklardir. hele hele entrylerini ingilizce ve turkce kufurle bezeyip hakli ciktigini sanip digerlerine ders vermeye calisanlarin hic anlayamayacagi haklardir. anlatmaya calismak da gereksizdir.
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük