cumhurbaşkanımız abdullah gül'ün güzeller güzeli eşi sayın hayrünnisa hanıma gayet yakışan ayakkabıdır. ayrıca sözlükçülerin 5 aylık maaşlarıyla bile satın alamayacakları bir ayakkabıyı eleştirmeleri gerçekten bünyede kahkaha atılmasına vesile olmuştur.
Kraliçe 2. Elizabeth'in 2008'deki Türkiye ziyaretinde gül'e takdim ettiği, ''Yüksek Şövalye Nişanı''nı da takması için ingiltere'ye gidildiğinde kullanılan ayakkabı.
rezil olduğumuz ayakkabıdır. keşke birilerinin karşısına çıkmadan önce prova yapsaydı. vücudunu hakim olamayan, lise çağlarında yeni yeni topuklu ayakkabı giymeye başlamış kız gibi görünmüş. üzücü.
mesele kafaya türban takıp altına o topukluları giymek değil, mesele bir ülkenin first ladysinin kendisini ucuz pop şarkıcıları gibi gösteren bu iğrenç ayakkabıları giymesi. kraliçenin haklı olarak öyle bir bakışı var ki ben hayrünnisa hanım adına utançtan yerin dibine girdim. yardıra yardıra gidiyor kadının üzerine, az sonra dengesini kaybedip düşecekmiş gibi. hiç taşıyamamışsın sen o ayakkabıyı, sen o tür fantezi ürünleri evinde kocanın karşısında giymelisin, ingiltere kraliçesinin önünde değil. rezalet. nasıl arap ülkelerinin prensesleri ülkemize geldiğinde abartılı makyajları ve kıyafetleri ile dikkat çekip alay konusu oluyorlarsa aynısıdır bu, aynı şekilde görgüsüzlüğümüze güldürdük dünyayı. hayır neyi kanıtlama çabasındasın, hem türbanlı hem modern mi oldun şimdi? sadece gülünç olmuş ama gülmek gelmiyor içimden.
5 sayfadaki 114 entry'de tek bir "şövalye" veya "nişan" kelimesi geçmiyor sevgili sözlükçüler. ama nedense hiç şaşırmadım. adamlar dikkat çekmek istediklere yere gaaaayet güzel dikkat çekmişler. unutturulması, dikkatlerden kaçırılması gerekeni de yine gayet iyi unutturmuşlar.
abdullah gül ve eşi niçin buckingham sarayı'na gitmiş diye merak ettiniz mi hiç?
neyse ben cevaplayayım, sayın cumhurbaşkanımız abdullah gül, kraliçe elizabeth'in ona yüksek şövalye nişanını takması için orada bulunuyordu.
amaan boşverin bunları yeaa, topuklunun boyunu, başörtüsünün nasıl bağlandığını, renk uyumlarını filan konuşalım biz, şövalyeyse bize mi şövalye? dimi ama?
topuklu ayakkabı hastasıyımdır, bir bayan için tek seçenek olarak görecek kadar ama, yok yahu, hiç olmamış. taşıyamamış. yok mu sizin bir moda danışmanınız falan? hani renk uyumu, ayakkabı modeli güzel de, size gitmemiş hanım efendi. aşırı sırıtmış. bu kadar çok dikkat çeken birşey taşıyabilmek için, sadece ayaktan fazlası gerekiyor.
bir yanda kraliçenin zarifliği, inceliği, modern abartıdan uzak giyimi, görgülülüğü...
bir yanda first lady(!)'nin a....., m...., k...., ? hayır yapamicaaam.
"daily telegraph gazetesi, gül çifti onuruna dün akşam buckingham sarayı'nda verilen resmi yemeğine "saray'da bir Doğu tadı" başlığıyla verdi.
cumhurbaşkanı abdullah gül'ün eşi hayrünnisa gül'ü öne çıkaran büyük bir fotoğrafa ilk sayfasından yer veren gazete, iç sayfalarında da kraliyet karşılamasını "ihtişam, resmi geçit ve çarpıcı ökçeler" başlığıyla ve çeşitli fotoğraflarla aktardı.
gazete, "hayrünnisa gül'ün 15 santimetrelik gri topuklu ayakkabılarıyla ev sahibi kraliçe 2. elizabeth ve edinburgh dükü philip'in yanında yükseldiğini" yazdı.
not: 15 santim topuklu giyerek yükseldiğini söylemişler, daha ne desinler "anlayana".
doğu ve batı sentezi yapmak için çok güzel bir ftoğraf bu aslında. bir tarafda medeniyet, öteki tarafta şark gelişememiş toplumun aynası.
ne kadar üzücü canım türkiyemin böyle temsil edilmesi.