Acıma başka ilaç yok, çölümü yağan yağmur, günümü aytınlatan güneş, içimi ısıcan sevgi, elimi tutacak el, kalbim yok, duygularım yok, sen yoksun, bir ben varım onda hayat yok.
Söylemeyeceğim. Benden daha güzel seveni bulamayacağını biliyorum, sen de biliyorsun. Bunları oturup konuşmanın da bir anlamı yok çünkü ben eskiyim hem de dünün eskisi değil çok daha fazla eski günlerin eskisi.
Çocukluğunun mahallesi, kadim bir tanıdık. O kadar fazla değil. Bir şey beklemenin ne anlamı var ki. Yıllar sonra bir sokakta seni görüp tanımışım ne anlamı var ki durdurup konuşmanın selam verip hatır sormanın hiç. Yürüyüp gittim mecbur.